Bu yıl 13-21 Aralık tarihleri arasında 42’nci kez gerçekleşecek Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, onur yazarı olarak Murathan Mungan’ı ağırlarken edebiyatın tüm renklerini “Edebiyatın Her Hali” teması altında bir araya getirecek.
Tüyap Fuarcılık Grubu ve Türkiye Yayıncılar Birliği iş birliğiyle gerçekleşecek olan fuar, kitapseverlere zengin bir etkinlik programı sunacak. Tüyap Kültür Fuarları Danışma Kurulu tarafından 42. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nın “Onur Yazarı” olarak seçilen Murathan Mungan, şiirden tiyatroya, hikâyeden romana uzanan eserleriyle edebiyatımıza derin izler bırakmış bir isim. Fuar kapsamında, Mungan’ın edebiyat serüveni çeşitli söyleşiler, paneller ve özel etkinliklerle ele alınacak. Ayrıca, yazarın hayatı ve eserlerinden oluşan özel bir anı kitabı da okurlarla buluşacak.
Bu yılki fuarın teması ise “Edebiyatın Her Hali” olacak. Edebiyatın farklı türleri, yaratıcı ifade biçimleri ve anlatı gelenekleri, fuar boyunca düzenlenecek etkinliklerle kapsamlı şekilde tartışılacak. Kitapseverler, yazarlar ve yayın sektörü profesyonelleri, bu tema altında gerçekleşecek paneller, imza günleri ve söyleşilerle edebiyatın geniş dünyasını keşfetme imkânı bulacak.
42. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı'na giriş, öğrenci, öğretmen, çocuk, emekli ve engelliler için ücretsiz olacak. Ziyaretçiler, hafta içi 10.00-19.00, hafta sonu ise 10.00-20.00 saatleri arasında fuarı ziyaret edebilecekler. Etkinlik, son günü olan 21 Aralık 2025 Pazar günü saat 19.00’da sona erecek. Fuardaki etkinliklerin detaylı programı, imza günleri ve daha fazlası için www.istanbulkitapfuari.com adresinden bilgi alabilirsiniz.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Dairesi Başkanlığı (İBB Kültür), şiirimizin yenilikçi şairlerinden, Garip akımının öncüsü Orhan Veli Kanık’ın doğumunun 111. yılını Metrohan’da özel bir etkinlik ile kutlayacak.
13 Nisan Pazar günü gerçekleşecek etkinlik dört oturumdan oluşacak ve Orhan Veli’nin yaşamı ve edebi mirası ele alınacak. Seray Şahinler’in koordinatörlüğünde gerçekleşecek oturumlarda Haluk Oral, Osmantan Erkır, Sevengül Sönmez, Nazım Alpman, Başar Başarır, Şeref Özsoy ve Sunay Akınbütün yönleriyle Orhan Veli’yi konuşacaklar. Etkinlik kapsamında İBB Şehir Tiyatroları sanatçısı Hümay Güldağ’ın Orhan Veli’nin sevilen şiirlerinden hazırladığı bir de özel dinleti olacak.
Program
13 NİSAN 2025 PAZAR – METROHAN
13.00 Açılış Konuşmaları
13.30 “Her Nisan Bir Yaş Daha Genç” / Konuşmacılar: Haluk Oral, Osmantan Erkır, Seray Şahinler
14.30 “Şairin ‘Garip’ Portresi” / Konuşmacılar: Sevengül Sönmez, Seray Şahinler
15.30 Şiir Okumaları / Dinleti / Sanatçı: Hümay Güldağ
15.45 “Bir Fikir İnsanı Orhan Veli” / Konuşmacılar: Nazım Alpman, Başar Başarır
16.45 “Şairane Söyleşiler” / Konuşmacılar: Sunay Akın, Şeref Özsoy
Goethe-Institut Istanbul yürütücülüğünde, Türkiye’de kültür ve sanat alanında faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarını, sanatçıları, inisiyatifleri ve aktivistleri destekleyen CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı için başvurular başladı.
Bir Avrupa Birliği projesi olan ve 2021’de başlayan CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı, geçtiğimiz 4 yıl içerisinde 200 projeye destek verdi ve ikinci 4 yıllık döneminde ilk açık çağrısını Yerel Projeler Hibe Programı için yapıyor. Yerel topluluklar ve izleyiciler üzerinde etkili olan girişimlere ve bireylere ulaşma amacıyla tasarlanan Yerel Projeler Hibe Programı, kültür-sanat alanında çalışan STK’lara, kültür üreticilerine ve aktivistlere fon sağlıyor. Programa başvurular, 20 Mayıs tarihine kadar Goethe-Institut’un Hibe Başvuru Portalı üzerinden yapılabiliyor.
Türkiye’de kültür-sanat alanındaki sivil toplum çalışmalarını güçlendirmeyi amaçlayan Avrupa Birliği projesi CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı’nın yürütücülüğünü Goethe-Institut Istanbul üstleniyor. Program, kültürel diyalog ve toplumsal katılımı, ifade özgürlüğünü, demokratik süreçleri ve ayrımcılığa karşı çoğulculuğu teşvik eden projelere ve bireylere destek sağlıyor. Öncelikli hedefi ana kültürel merkezlerin ötesine uzanarak Türkiye’nin kültürel altyapısını yerel düzeyde ve tabana yayılan bir yaklaşımla güçlendirmek olan programdan, kültür-sanat alanında çalışan sivil toplum kuruluşları, inisiyatifler, sanatçılar, kâr amacı gütmeden proje üretmek isteyen tüm kişi, kurum ve girişimler yararlanabiliyor.
Hibe Programları, Kapasite Geliştirme Programı ve Ağ Geliştirme Programı olmak üzere birbirini tamamlayan üç eksende yürütülen CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı’nın ikinci 4 yılında, farklı ihtiyaçlara yönelik hibe kategorilerinde 12 açık çağrı yapılarak 2029 yılına kadar 170’in üzerinde projeye destek sağlanacak. Kapasite ve Ağ Geliştirme programlarını daha da kapsamlı hâle getiren program yeni açık çağrısını ise Yerel Projeler Hibe Programı için yapıyor. Yerel Projeler Hibe Programı’na, sergi, çevrim içi ve matbu yayın, atölye-seminer-sempozyum, konser, performans, tiyatro prodüksiyonu, tüm sanat türlerinde eğitim programları, gazetecilik ve belgeselcilik faaliyetleri, koleksiyon ve arşivcilik faaliyetleri ile film prodüksiyonu projeleriyle başvurulabiliyor.
CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Künye:
1. Kulturlerin Senfonisi, Hatay Akademi Orkestrasi, 2022
2. Kadin Eli, Canan Budak'ın kamusal alanda sanat sergisi, 2022
3. Fata Morgana, Alper Aydin, Ordu, 2023
4. Ayvalik Uluslararasi Film Festivali, 2023
5. Sevgili Hafizamiz, BGST oyunu icin sanatsal uretim projesi, Istanbul, 2024
Kadir Has Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi’nde 2024-2025 Güz döneminde Meltem Ahıska tarafından verilen “Tasarım ve Toplum: Estetik ve Politika” başlıklı lisansüstü dersinin öğrencileri ders kapsamında yaptıkları araştırmaları 12 Nisan Cumartesi günü Depo’da tartışmaya açacak.
“Tasarım ve Toplum: Estetik ve Politika” başlıklı lisansüstü dersi kamusal alana taşınıyor. Robotlar, yapay zekâ, arşivler, hafıza, ekoloji ve sanatla ilgili olan bu araştırmalar, yaşanan gerçekliğin temsillerini estetik duyumsama ve modern iktidar ilişkileri bağlamında sorguluyor; görsellik, işitsellik, zaman ve mekân gibi kavramların ışığında harabeleşme ve hissizleşmeye işaret ederek estetiğin politikasını ve potansiyellerini tartışmaya açıyor. Etkinlik hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Bir Üniversite Dersi Nasıl Çoğalır?
Estetik ve Politika Üzerine Tartışmalar
12 Nisan Cumartesi, 15:00 - 18:00
Program Akışı
Açılış | 15.00
Meltem Ahıska
1. Oturum | 15.15
Teknoloji, Hata ve Macera
• Tolgay Keskin – Off-Modern Bir Harabe: Detroit: Become Human
• Çılga Doğukanlı – Kırık Yapay Zeka: Reflektif Nostaljik Bir Araç Olarak Kullanmak Mümkün Mü?
Duyu Rejimleri ve Hayal Edilen Topluluklar
• Sedanur Akyavaş – Hayal Edilen Topluluklar ve Modernizm: D Grubu’nu Yeniden Hayal Etmek?
• Beyza Oruç – Gerçeklik ve Yapaylık Arasında Estetik Algının Dönüşümü
• Özkan Fıçıcıoğlu – Pazarlama Görselleri ile İnsansı Robotların Günlük Yaşamdaki Konumu
2. Oturum | 16.15
Zaman, Mekân ve Tüketim
• Bengisu Öten – Mit ve İktidarın Gerilim Hattında Moda Fotoğrafçılığı: Ground Control
• Aydıncan Ataberk – Çağdaş Medya Politikalarında Hareket ve Güç İlişkileri: “Succession” Dizisi
Temsilin Ötesinde Yaratıcı Karşılaşmalar
• Bengisu Yağışan – Duyusal Dokuda Bir Dönüşüm Vaadi: Ses Şiiri
• Lisa Araz – Karşılaşma Olarak Arşiv: Huşamadyan Arşivindeki Aile Fotoğrafları
• Dicle Beştaş – SedimentXILT: Canlı ve Cansız Emeğin Katmanları
3. Oturum | 17.30
Tartışma: Üniversiteden ne bekliyoruz?
Fransa’da büyük ses getiren, uluslararası bir fenomen hâline gelen Neige Sinno’nun kaleme aldığı gerçek bir istismarın hikâyesini anlatan eseri Hüzünlü Kaplan, Ebru Erbaş’ın çevirisiyle Can Yayınları’ndan çıktı.
Hüzünlü Kaplan, üvey babası tarafından yıllarca tecavüze uğrayan küçük bir kızın hikâyesini konu alan otobiyografik anlatı türünde. Eser, hafızanın farklı yönlerini, tüm canavarlığı ve sıradanlığıyla istismarın kendisini keşfediyor.
Neige Sinno, on dokuz yaşında sessizliğini bozuyor, ardından kamu davası, tecavüzcünün hapsedilmesi, Sinno’nun Fransa’dan uzakta yeni bir hayat kurması geliyor. Sinno, Hüzünlü Kaplan’da okura karanlığı aşmak için konuşmayı ve soru sormayı öneriyor.
Argun Okumuşoğlu ve Esat Tekand’ın “2 tek” başlıklı sergisi 19 Nisan’a kadar Galeri Siyah Beyaz’da sanatseverlerle buluşuyor.
Argun Okumuşoğlu ve Esat Tekand’ın son dönem işlerinden oluşan sergi, “2 tek” üzerinden farklı okumalara imkân tanıyor. İkiliğin ve teklik algısının keskinleşen sınırında izleyiciyi dolaştıran sergi, sanatçıların yaklaşımlarını sanat ve bireysellik kavramları etrafında yeniden düşünmeye davet ediyor. Aynı mekânda, aynı kuşaktan, farklı üsluplarda çalışan iki sanatçının eserleri izleyici ile bir araya getiriyor.
Sergi, tek olanın kendi başına var olma hâli ile ikiliğin getirdiği tamamlanma hissi arasında gidip geliyor. Kavramsal düzeyde varoluşun temel dinamiklerini taşırken derin bir araştırma alanı açan sergi, ikilik, zıtlık ya da karşıtlık değil, bir aradalığın yaratıcı gerilimini sorguluyor. Bu bağlamda, birlikteliğin zorunluluğunun yanı sıra tekilliğin yalıtılmışlığını görünür kılıyor. Sergi, 2 ve tek olanın birbiriyle diyaloğunu belli belirsiz bir sınır ve sınırsızlık, geçirgenlik aracılığıyla mekân üzerinden yeni bir bakışla yorumluyor.
Künye:
1. Argun Okumuşoğlu, 2024, kağıt üzerine grafit
2. Esat Tekand, 2025, tuval üzerine akrilik, 148x197 cm
3. Esat Tekand, 2024, tuval üzerine yağlı boya, 100x90 cm
4. Argun Okumuşoğlu, 2024, kağıt üzerine grafit
Türkiye’de çağdaş sanatın gelişimine katkı sağlamak amacıyla düzenlenen CI BLOOM, dördüncü edisyonuyla 16-20 Nisan tarihleri arasında Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonu’nda sanatseverlerle buluşacak.
Çağdaş sanat galerilerini, sanatçılarını ve sanatseverleri bir araya getiren CI BLOOM, yeni edisyonunda 25 galeri ile 4 sanat inisiyatifin katılımıyla Türkiye’de üretilen sanatın gelişmesini ve çeşitlenmesini desteklemeyi amaçlıyor. Contemporary Istanbul tarafından gerçekleştirilen CI BLOOM’un 4. edisyonu, Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW Türkiye partnerliğinde, Pernod Ricard Türkiye’nin co-partnerliğinde, Türk Hava Yolları’nın iş birliği TGA (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) desteğiyle düzenleniyor.
CI BLOOM’un katılımcı galerileri arasında; 44A / SITKI KÖSEMEN, İstanbul; Anna Laudel, İstanbul, Bodrum, Düsseldorf; Art On İstanbul; Belm’Art Space, Ankara; Bozlu Art Project, İstanbul; C.A.M, İstanbul; Chi Art Gallery, İstanbul; DG Art Gallery, İstanbul; DIRIMART, İstanbul, Londra; Galeri 77, İstanbul; Gülden Bostancı Gallery, Antalya; Martch Art Project, İstanbul; MUSE Contemporary, İstanbul; One Arc Gallery, İstanbul; Öktem Aykut, İstanbul; Pi Artworks, İstanbul, Londra; Pilot Gallery, İstanbul; Piramid Sanat, İstanbul; Rıdvan Kuday Gallery, Diyarbakır; RS Sanat Alanı, İstanbul; SIMBART PROJECTS, İstanbul; Summart, İstanbul; The Key Art Gallery, Eskişehir; Vision Art Platform, İstanbul; ZILBERMAN, İstanbul, Berlin, Miami bulunuyor. Bu yıl fuarda The Key Art Gallery, Chi Art Gallery ve RS Sanat Alanı’na ilk kez yer alacak.
Ayrıca CI BLOOM’un 4. edisyonunda, bağımsız ve kültürlerarası birliktelikleri merkeze alan ve disiplinler arası etkileşimi teşvik eden bir platform olarak sergilere, atölye çalışmalarına ve deneysel projelere ev sahipliği yapan NOKS ART SPACE, sanatsal deneyim ve iş birliği odaklı bir alan olarak konumlanan, kimlik ve cinsiyetin akışkanlığına odaklanan ve değişimin gerekliliğine olan inançla faaliyetlerini sürdüren KOLİ Art Space, güncel sanat pratiklerini desteklemek amacıyla Cengiz Tekin ve Erkan Özgen’in girişimiyle kurulan, genç sanatçılar ve sanatçı adayları için kâr amacı gütmeyen bir sanat mekânı olarak sanat üretimini ve paylaşımını teşvik eden Loading Art Space, kültür ve sanat projeleriyle hem ülkemiz yarışma sergilerinde dikkat çeken hem de başarılarıyla yol almış genç sanatçılar ile sergiler düzenleyen bağımsız küratör, sanat danışmanı ve sanat yazarı DEHA ÇUN yer alacak.
CI BLOOM hakkında detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Künye: MONOLiT 2.0: The Iconic Glow- Can Büyükberber
Artweeks Istanbul, XI. edisyonu ile 10-14 Nisan tarihleri arasında Bilgili Holding ev sahipliğinde The Ritz-Carlton Residences İstanbul B Blok’ta sanatseverlerle buluşacak.
Bilgili Sanat ve Sabiha Kurtulmuş tarafından düzenlenen etkinlik, ilk kez Solo Edisyon formatıyla gerçekleşecek. Artweeks Solo adıyla sanat dünyasına farklı bakış açısı sunmaya hazırlanan etkinlik, bağımsız sanatçılar ve galerilerin kişisel sergileriyle izleyicilere farklı bir deneyim sunacak.
Artweeks Istanbul, bu yıl 11’inci kez kapılarını açacak. Artweeks Istanbul XI. Solo Edisyonu; genç ve usta sanatçıların aynı çatı altında bir araya geldiği, kuşaklar arası bir diyaloğa sahne olurken, izleyiciye hem kapsayıcı hem de yenilikçi bir sanat deneyimi sunmayı hedefliyor. Galeri sanatçılarının bağımsız üretimlerine de alan açan sergi, klasik sergi formatının ötesine geçerek sanatla kurulan bağı daha kişisel, daha özgür bir zemine taşıyor.
Artweeks Istanbul Solo Edisyon’da; MERKUR – Burak Kutlay, Ekrem Yalçındağ, Hüsamettin Koçan, Nilay Özenbay, Şeyda Cesur, Martch Art Project – Cenk Düzyol, Başak Çalışır, Pi Artworks – Kemal Seyhan, Özer Toraman, Kairos – Ecem Yüksel, Elif Özen, Sanatorium – Gizem Akkoyunoğlu, artSümer – Deniz Üster, Civan Özkanoğlu, Onur Gülfidan, Collect Gallery – Stela Vasileva, Ferda Art Platform – İnci Furni, Evin Art Gallery – Hakan Gürsoytrak, Emin Turan, Kader Genç, Olcay Art – Selim Turan, Seçil Erel, Deniz Kurdak, Mert Özgen, Hasan Sarıtaş Art Consultancy – Zafer Malkoç, Mine Art Gallery – Halil Akdeniz, Berna Erkün, Bahadır Yıldız, Nur Saygı ve MoCA gibi galerilerin yanı sıra Mehmet Dere, Fırat Engin, Suat Akdemir, Günnur Özsoy, Gülfem Kessler, Ahmet Oran, Şebnem Ercantürk, İrfan Önürmen, Antonio Cosentino, Nadide Akdeniz, Hazal Haznedaroğlu, Nilüfer Yıldırım, Seda Dokumacı, Mustafa Horasan, Şerife Bilgili Ercantürk, Metin Çelik, Meltem Sarıkaya, Ahmet Duru, Nihat Odabaşı ve Fatma Tülin gibi sanatçıların kişisel sergileri sanatseverlerle buluşacak.
10 Nisan Perşembe günü ön gösterim ile kapılarını sanatseverlere açacak olan Artweeks Istanbul XI. Solo Edisyonu, 14 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek.
İBB Kültür ve İBB Miras’ın ev sahipliğinde düzenlenen Denef Huvaj’ın “Dışarısı Büyüyor” başlıklı kişisel sergisi, 7 Eylül’ kadar Büyükada Taş Mektep’te sanatseverlerle buluşuyor.
Denef Huvaj’ın modern toplum eleştirisi sunan fotoğraflarından oluşan “Dışarısı Büyüyor” sergisi, İBB Miras’ın restorasyon çalışmasının ardından yeniden şehir hayatına kazandırdığı, İBB Kültür’ün düzenlediği etkinliklerle adalılarla buluşan Taş Mektep’te izleyicilere sunuluyor.
Modern toplum, hız ve tüketim üzerine inşa edilmiş bir yapıdır. Teknoloji, ulaşım araçları ve dijital iletişim, zamanı “kazanç” ve mekânı “geçici” bir değer haline getirirken, birey her geçen gün daha çok yer değiştiren ama aynı anda daha az hareket eden bir varlık halini almıştır. İnsan, çevresinde birikmiş beton yollar, motorlu araçlar ve dijital hız koridorlarının içinde yönünü kaybetmiş bir gezgine dönüşmüştür. Hâlbuki yürüyüş, bir araç ya da teknolojik yenilik gerektirmez; en yalın haliyle varoluşun kendisidir. İnsanlar yüzyıllardır yürüdüler: Kimi zaman bir araya gelerek toplumsal dayanışmayı ifade etmek için, kimi zaman kutsal bir yolun peşinde, kimi zaman da sadece zihni ve bedeni dinginleştirmek için. Yürümek, dışarının bir içeriden diğerine geçiş olduğu, adımların telaşla ölçüldüğü modern dünyada hem fiziksel hem de zihinsel bir özgürlük alanıdır.
“Dışarısı Büyüyor” sergisi, izleyicileri modern şehirlerin telaş ve tüketimle yüklü ritmine karşı durup düşünmeye ve yavaşlamaya davet ediyor. Fotoğraflarında yürüme yolları üzerinden bir keşfe çıkan Denef Huvaj, modern şehir sakinlerinin kaçış noktası olarak gördüğü Ada’nın dinginliğinde ve Taş Mektep’in sessiz sakinliğinde kurulu sergi; adımlarıyla mekânı hisseden, zamana dokunan, insanca bir ritim arayan herkesi bu telaşsız yolculuğun bir parçası olmaya davet ediyor. Yolun başlangıcından varışa, bir adımın ardında bıraktığı izlerden yön duygusunun yitimi ve yeniden kazanılmasına uzanan fotoğraflar, izleyiciyi sadece bir manzaranın değil, bir düşüncenin izinde gezdiriyor. Doğanın içinde kaybolan patikalar ve doğadan ayrı kaybolan insan, haç yollarını, izole edilmiş şehir sokaklarını her bir adımıyla yürümenin anlam katmanı olarak sunuyor.
Alex Latimer’in yazdığı ve çizdiği, hedefe odaklanıp tüm duyuları harekete geçirecek etkileşimli mizah öyküsü Bir Ördek Asla Göz Kırpmaz, Hülya Dayan’ın çevirisiyle Uçanbalık’tan çıktı.
5 yaş ve üzeri her yaştan okurunu hikâyesine katarak oyun tadında bir anlatı sunan Bir Ördek Asla Göz Kırpmaz, bakmak, görmek ve fark etmek kavramları hakkında düşündürüyor.
“Şu ördeği görüyor musunuz? İşte onun gözünü kırpmasını istiyoruz. Bunun için yardıma ihtiyacımız var: Evet, sizin yardımınıza!
Şimdi gözünüzü üzerinden ayırmayın. Acaba siz mi yoksa ördek mi gözünü önce kırpacak? Haydi... Haydi ama... Bir ördek hiç göz kırpar mı? İsterse kırpabilir belki. Peki bunu en iyi kim bilebilir? Tabii ki siz!”