Mısır kökenli ünlü şarkıcı Tamino, Sahar isimli yeni albümünü müzikseverlerle buluşturdu.
Tamino’nun Radiohead’in basçısı Colin Greenwood, yapımcı PJ Maertens ve baterist Ruben Vanhouette ortaklığıyla çıkardığı yeni albümü, orkestra düzenlemeleri ile Arap halk müziği ve deneysel indie rockı bir araya getiriyor. Tamino albümde Arap udunu daha “tipik” bir indie rock enstrümanı hâline getiriyor. Sahar, Jeff Buckley’nin romantizmi ve trajedisini estetik duyarlılıkla bir araya getirerek Avrupa, Amerika ve Orta Doğu etkilerinin bir karışımı hâline geliyor.
Tamino’nun yeni albümü Sahar’ı buradan dinleyebilirsiniz.
Belçikalı indie rock grubu Balthazar’ın solisti Maarten Devoldere’in tek kişilik projesi Warhaus, 11 Kasım’da yayımlanacak yeni albümü Ha Ha Heartbreak’ten “Desire” isimli teklisini yayımladı.
11 Kasım’da Play It Again Sam desteğiyle, Türkiye’de GRGDN Müzik iş birliğiyle yayımlanacak olan Ha Ha Heartbreak albümü 12 inch plak, CD ve dijital formatlarda siparişe açıldı. Albüm anonsuyla beraber gelen çıkış teklisi “Desire”, Devoldere için ruhani inançlarda çare ararken yaşanılan hayal kırıklığıyla ilgili yüksek groove’lu bir meditasyon. Devoldere şarkının sözleri ve temasıyla ilgili sosyal medyada şunları söyledi: “Birine bağlanmadan sevmeyi mi denemek, sonu gelmeyen hazcılık tuzağına mı düşmek? Yoksa Celine Dion’un sesi olarak dünyaya yeniden gelme gibi hayaller mi kurmak? Instagram’da beni takip ederseniz yeni şarkımla ilgili daha nice yanlış bilgiler verebilirim, ama nihayetinde ana tema inandığımız idollerin bizi yarı yolda bırakması. Sevgiler, Warhaus”
Maarten Devoldere, 2016’da başlattığı Warhaus projesi altında şu ana kadar iki albüm çıkardı. We fuck a flame into being albümünü 2016 yılında ve kendi adını taşıyan, aynı zamanda sound’unu grubundan daha keskince ayırmasını sağlamış ikinci çalışmasını ise 2017 yılında yayımladı. Ha Ha Heartbreak albümünde Warhaus’u şu ana kadar tanımlamış, Balthazar’a kıyasla solo şarkıcı-söz yazarı kıvamına daha yakın, Leonard Cohen ve Serge Gainsbourg eğilimindeki besteler, bu sefer daha ritmik bir destek buluyor. Sanatçının her zamankinden daha etkin narin, bariton vokalleri, sadece alışageldik soft rock ve alt-pop türevleriyle değil, soul gibi renklerle de harmanlanıyor. Ortaya çıkan “Desire” gibi sonuçlar, Warhaus’un olgunluğundan ödün vermeden, aynı karakteri ve hikâyeyi heyecan verici yeni bir çevreye taşıma dengesini ustaca tutturuyor.
Warhaus’un “Desire” isimli yeni teklisini buradan dinleyebilir, klibini ise buradan izleyebilirsiniz.
https://www.youtube.com/watch?v=7bVFQTzOHwc
Tel-Aviv’li indie pop grubu Lola Marsh, “Satellite” isimli yeni teklisini müzikseverlerle buluşturdu.
Şarkıcı Yael Shoshanna Cohen ve multi-enstrümentalist Gil Landau’dan oluşan Lola Marsh’ın yeni şarkısı “Satellite”, bir ilişkide beraberlik devam ederken, bir yandan da birey olarak özgür olmaya duyulan özlem arasındaki çatışmayı ele alıyor. Grup, çaresizlik duygusunu dinleyiciye yumuşak ve samimi bir dille aktaran şarkının yazım sürecinden bahsederken, bazen akıllarda kalan soruları cevaplamak için geriye sarmamız ve cevapları bulacağımız yere, en başa dönmemiz gerektiğini fark ettiklerine değiniyor.
Yıllar önce bir arkadaş buluşmasında bir araya gelip müzik yapmaya başlayan ikili, Remember Roses isimli albümüyle çıkış yaptı. Grup ikinci albümleri olan Someday Tomorrow Maybe’yi 2020’de pandemi süreci başlamadan bir ay önce yayımladı. Albümün ilk teklisi “Echoes” Berlin Music Video Awards’ta en iyi şarkı ödülünü kazandı ve grup ikinci teklisi “Only For a Moment” ile dünyada 50 milyondan fazla dinlenmeye ulaştı. Pandemi nedeniyle beş konser yaptıktan sonra ertelenen turnelerine bu sene devam eden grup, geçtiğimiz günlerde Bursa’da gerçekleşen Nilüfer Müzik Festivali’nde konser verdi.
Lola Marsh’ın “Satellite” isimli yeni teklisini buradan dinleyebilir, klibini ise buradan izleyebilirsiniz.
Bu yıl 74’üncüsü düzenlenen ve televizyon sektörünün Oscar’ı olarak bilinen Emmy Ödülleri’nin sahipleri, Los Angeles’taki Microsoft Tiyatrosu’nda gerçekleştirilen tören ile sahiplerini buldu. Geceye The White Lotus, Ted Lasso, Succession ve Squid Game dizileri aldıkları ödüllerle damgasını vurdu.
Zendaya, 2020 Emmy Ödülleri’nde Euphoria dizisindeki rolüyle Drama Dizisinde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü alarak bu ödülü kazanan en genç oyuncu olmuştu. Bu yıl 26 yaşında olan Zendaya, yeniden Euphoria’daki rolüyle Drama Dalında En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı. The White Lotus mini dizisi beş ödülün sahibi olurken, Ted Lasso dört ödül, Succession üç ödül, Squid Game ise iki ödülün sahibi oldu.
En İyi Drama Dizisi: Succession
En İyi Kadın Oyuncu (Drama): Zendaya, Euphoria
En İyi Erkek Oyuncu (Drama): Lee Jung-jae, Squid Game
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Drama): Julia Garner, Ozark
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Drama): Matthew Macfadyen, Succession
Drama Dalında En İyi Yönetmen: Hwang Dong-hyuk, Squid Game
Drama Dalında En İyi Senaryo: Jesse Armstrong, Succession
En İyi Komedi Dizisi: Ted Lasso
En İyi Kadın Oyuncu (Komedi): Jean Smart, Hacks
En İyi Erkek Oyuncu (Komedi): Jason Sudeikis, Ted Lasso
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Komedi): Sheryl Lee Ralph, About Elementary
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (Komedi): Brett Goldstein, Ted Lasso
Komedi Dalında En İyi Yönetmen: MJ Delaney, Ted Lasso, “No Weddings And A Funeral”
Komedi Dalında En İyi Senaryo: Quinta Brunson, Abbott Elementary, “Pilot”
En İyi Mini Dizi: The White Lotus
Mini Dizide En İyi Kadın Oyuncu: Amanda Seyfried, The Dropout
Mini Dizide En İyi Erkek Oyuncu: Michael Keaton, Dopesick
Mini Dizide Yardımcı Kadın Oyuncu: Jennifer Coolidge, The White Lotus
Mini Dizide Yardımcı Erkek Oyuncu: Murray Bartlett, The White Lotus
Mini Dizide En İyi Yönetmen: Mike White, The White Lotus
Mini Dizide En İyi Senaryo: Mike White, The White Lotus
En İyi TV Filmi: Chip 'n Dale: Rescue Rangers
Gorillaz, Warner Records’tan 24 Şubat 2023’te çıkacak olan yeni albümleri Cracker Island’da yer alacak “New Gold” şarkısı için Tame Impala ve Bootie Brown ile bir araya geldi.
Gorillaz’ın klasik tarzını yansıtan “New Gold” dahil olmak üzere Cracker Island albümünde on şarkı yer alıyor. Albüme Tame Impala ve Bootie Brown haricinde Thundercat, Stevie Nicks, Bad Bunny ve Beck konuk olacak. Gorillaz, albümde Greg Kurstin ve Remi Kabaka Jr. ile birlikte çalıştı.
Gorillaz üyeleri albüm hakkındaki düşüncelerini ise şu şekilde ifade ettiler:
Noodle Hobbs: “Cracker Island, değişimin sesi ve kolektifin korosudur.”
Murdoc Niccals: “Cracker Island’ın kutsal tonları, yeni boyuta toplu yükselişimizi seslendirecek! BANA KATIL!”
Russel Hobbs: “Hesap geldiğinde, geçitten geçmeye hazır olmalısın. Cracker Island'da giriş kodları var...”
2D: “Cracker Island'a giden yolu bulmak kolay değil çünkü su altında.”
Cracker Island albümünde yer alacak şarkılar;
“Cracker Island” ft. Thundercat
“Oil” ft. Stevie Nicks
“The Tired Influencer”
“Tarantula”
“Silent Running” ft. Adeleye Omotayo
“New Gold” ft. Tame Impala & Bootie Brown
“Baby Queen”
“Tormenta” ft. Bad Bunny
“Skinny Ape”
“Possession Island” ft. Beck
Gorillaz’ın yeni şarkısı “New Gold”u buradan dinleyebilirsiniz.
İngiliz rock grubu Muse, Will Of The People isimli dokuzuncu stüdyo albümünü bugün (26 Ağustos) yayımladı.
Matt Bellamy, Chris Wolstenholme ve Dominic Howard’dan oluşan Muse’un yeni albümü on şarkıdan oluşuyor. Grup, geçtiğimiz aylarda albümden “Won’t Stand Down”, Compliance”, “Will of the People” ve “Kill Or Be Killed” şarkılarını paylaşmıştı. 2018’de çıkardığı Simulation Theory albümünden dört sene sonra yeni albümü Will Of The People’ı yayımlayan Muse, albümle birlikte “You Make Me Feel Like It’s Halloween” şarkısının klibini de yayımladı.
Muse’un yeni albümü Will Of The People’ı buradan dinleyebilir, You Make Me Feel Like It’s Halloween” şarkısının klibini ise buradan izleyebilirsiniz.
Will Of The People albümünün şarkı listesi ise şu şekilde:
“Will Of The People”
“Compliance”
“Liberation”
“Won’t Stand Down”
“Ghosts (How Can I Move On)”
“You Make Me Feel Like It’s Halloween”
“Kill Or Be Killed”
“Verona”
“Euphoria”
“We Are Fucking Fucked”
Alternatif rock grubu Arctic Monkeys, The Car isimli yeni albümlerini 21 Ekim’de Domino Recording ve Türkiye’de GRGDN Müzik etiketi ile müzikseverlerle buluşturacak.
Grubun yedinci albümü olan The Car’da solist Alex Turner tarafından yazılmış on yeni şarkı yer alıyor. Prodüktörlüğünü James Ford’un üstlendiği albüm, Suffolk’un Butley Priory stüdyosunda, Londra’daki RAK Studios’da ve Paris’te La Frette stüdyolarında kaydedildi. 2018 çıkışı bir önceki albümleri Tranquility Base Hotel + Casino’nun ardından gelen The Car, Arctic Monkeys’in diğer projelerine kıyasla daha çok orkestrasyonla farklı boyutta bir deneyim sunuyor. Albümde Alex Turner şu ana kadarki en zengin ve etkili vokal performanslarını sergiliyor. Albüm grubun resmî sitesinden satın alınabilecek.
The Car albümünün şarkı listesi ise şu şekilde:
“There’d Better Be A Mirrorball”
“I Ain’t Quite Where I Think I Am”
“Sculptures Of Anything Goes”
“Jet Skis On The Moat”
“Body Paint”
“The Car”
“Big Ideas”
“Hello You”
“Mr Schwartz”
“Perfect Sense”
Alternatif rock grubu Interpol, 2002’de yayımladıkları ilk stüdyo albümleri Turn On the Bright Lights’ın yirminci yılını kutlamak için albümü canlı çaldıkları bir kaydı dinleyicilerle buluşturuyor.
Black Sessions adı altında gerçekleşen kayıt, 2002 yılında Paris’te Radio France için yer almış, Ağustos 2003’te sınırlı sayıda The Black EP olarak CD’ye basılmıştı. Şimdi aynı EP, kayıttan altı şarkıya yoğunlaşmış şekilde dinleyicilerle buluşuyor. The Black EP, baş teklisi “Obstacle 1” şarkısının canlı versiyonuyla birlikte Beggars Group desteğiyle ve Türkiye’de GRGDN Müzik iş birliğiyle yayımlandı. Interpol’ün The Black EP isimli yeni kaydını buradan dinleyebilirsiniz.
Interpol, gitarist Daniel Kessler ve o dönemde New York Üniversitesi’nde okuyan davulcu Greg Drudy’nin ilk stüdyo seansları sırasında kuruldu. Kessler’ın aynı üniversiteden arkadaşı Carlos Dengler bas ve klaveyci olarak grubu dahil olduktan sonraysa vokalde de Paul Banks’le beraber ilk formasyonları tamamlanmış oldu. Daha sonra davulda Sam Fogarino’yu tercih eden ve nihayetinde trio olmaya dönen grup, Matador Records’la anlaştıktan sonra çıkardıkları ilk albümlerini yayımladı. İlerleyen yıllarda, yine Turn on the Bright Lights başta olmak üzere 2004’te Antics ve 2007’te Our Love to Admire albümleri ve “Evil” gibi tekliler yayımladılar.
Geçtiğimiz yıl yaşama veda eden Pulitzer ödülü sahibi gazeteci ve yazar Joan Didion’ın sanat koleksiyonu ve özel eşyaları New York, Hudson’da yer alan Stair Galleries adlı müzayede evinde açık artırmayla satışa çıkarılacak.
“An American Icon: Property From the Collection of Joan Didion” başlıklı açık artırmada yazarın Upper East Side’daki evinden gelen kitapları, mobilyaları, evindeki dekorasyon objeleri, sanat eserleri ve kişisel eşyaları yer alacak. Sanat eserleri arasında birçoğu yazara hediye edilen Jennifer Bartlett, Ed Ruscha, Sam Francis, Richard Diebenkorn, Vija Celmins, Eric Fischl, Brice Marden ve Patti Smith’e ait işler yer alıyor. Bunların yanı sıra Annie Leibovitz, Mary Ellen Mark, Brigitte Lacombe ve Julian Wasser tarafından çekilmiş Joan Didion portre fotoğrafları bulunuyor. Yazarın Late Regency Pembroke masası, yazarın yazı masası, aile yadigarı mutfak eşyaları da artırmada satılacak.
Müzayede evi 31 Ekim’de satışta yer alacak eşyalara dair bir katalog yayımlayacak. 4 Kasım’dan 16 Kasım’daki satışa kadarki süreçte de koleksiyonu showroom’da sergileyecek. Didion’ın varisleri satıştan gelecek geliri hayır kurumlarına bağışlayacak.
Açık artırma 16 Kasım saat 11.00’de Stair Galleries’de gerçekleşecek. Kataloğa ve ayrıntılara buradan ulaşabilirsiniz.
Haber kaynağı: Artnet
Tel Aviv merkezli araştırma ve ürün tasarım grubu Reddish Studio, yeni heykel projeleri Venus of Jaffa’yı Jerusalem Design Week 2022’de sergiledi.
Tarih öncesi Venüs figürlerinden ilham alan formların eğlenceli bir incelemesi olan eserler, arkeoloji ve tasarım arasındaki diyaloğa odaklanan bir dizi seçilmiş eser ve hikâyelerinin sunulduğu “Go for Broke”un bir parçası olarak sergilendi. Bu tema doğrultusunda, Reddish Studio’nun kurucuları Naama Steinbock ve Idan Friedman, Paleolitik çağa dayanan muadilleri yeniden yorumlayarak lateks ve bakırdan yapılmış minimal heykelleri tasarlıyor. Tarih öncesi arkeolojik buluntuların mevcut kültürümüzde yer alma biçimlerine atıfta bulunan eserler ayrıca antik Venüs modellerine merak uyandırıyor.
Gizemli tarih öncesi Venüs heykelciklerinin arketipiyle deneyler yapan İsrailli tasarım stüdyosu, heykelleri lateks balonları farklı bakır çerçevelere üfleyerek şekillendiriyor. Süreçten ortaya çıkan doğal kıvrımlar metali kavrayarak, küçük ve zarif formlara, alışılmışın dışında soyutlamalarla ustaca temsil edilen kadın bedeni figürlerine dönüştürüyor. Eserlerin toprak ve ten tonlarının bir karışımını andıran nötr renkleri hem tarihi kil hem de taş muadillerine ve tasvir ettikleri insan vücudu formlarına atıfta bulunuyor.
Sınırlı sayıda üretilen heykelsi figürler, Jerusalem Design Week 2022’de sergilenmek üzere tasarlandı. İsrail’in önde gelen tasarım etkinliğinin on birinci edisyonu 40.000’den fazla ziyaretçiyi ağırladı. “For Now” teması için özel olarak oluşturulan çalışma hem tasarımın geçiciliğini hem de geçiciliğin tasarımını ifade ediyor.
Reddish Studio eserler hakkında şunları söyledi: “Jerusalem Design Week teması ‘For Now’ olduğundan, Venüs heykelciklerimize farklı bir ömür verdik - arkeolojik Venüs heykelcikleri on binlerce yıl hayatta kalırken, onların hanedanlığına yaptığımız bu eklemeler yalnızca geçici ve bir parti dekorasyonunun ömrüne sahip.”
Kaynak: designboom