Bu hafta ziyaret edebileceğimiz sekiz sergi açılışı bulunuyor. Hazır hava koşullarının da izin verdiği şu günlerde bu açılışlar kaçmaz!
Ayna
Sarkis “Ayna” adlı sergisiyle 18 Ocak - 19 Şubat tarihleri arasında Dirimart’ta sanatseverlerle buluşacak. Sergide sanatçının hem zamana işaret koyan hem de zamansızlaşan farklı dönemlerden yapıtları, sergi için hazırladığı yeni işlerle karşılaşarak kırılmalara, çoğalmalara, çığlıklara ve sessizliğe alan açıyor.
Çalışmaları bellek teorisi etrafında yoğunlaşan Sarkis, sergiye tarihten farklı tanıkları davet ederek bugünün toplumsal ve siyasal meselelerine katmanlı bir eleştirel bakış sunuyor.
Kavramın Güzelliği
“Kavramın Güzelliği”, Türkiye’de çağdaş sanatın üç önemli alanını inceleyen sergi dizisinin üçüncü ve son sergisi olma özelliği taşıyor. Plato Sanat’ta, soyut sanatı ve formalizmi inceleyen “Formun Gücü” ile figüratif sanatı yansıtan “Figürün Gizemi” sergilerinden sonra “Kavramın Güzelliği” sergisi, kavramsal sanat ve araştırma temelli sanat üzerine farklı fikir ve kavramları sunuyor.
18 Ocak-16 Nisan tarihleri arasında Plato Sanat’ta görülebilecek sergide yer alan sanatçılar: Burak Arıkan, Elçin Ekinci, Özlem Günyol & Mustafa Kunt, Yasemin Özcan, Sümer Sayın, Tayfun Serttaş, Eda Soylu, Cemre Yeşil.
Tepeden Yukarı Yokuştan Aşağı
Hacer Kıroğlu'nun “Tepeden Yukarı Yokuştan Aşağı” adlı sergisi, 18 Ocak - 18 Şubat tarihleri arasında Pilot Galeri’de sanatseverlerle buluşuyor. Hacer Kıroğlu üretirken "akış" haline girer. Zaman algısını yitirir, benliğini bir rutine teslim eder, her hareketi bir öncekini kaçınılmaz şekilde takip eder. Çevresinden ve kendinden koparken bir çeşit esriklik haline ulaşır. Seyirci önünde olsun ya da olmasın, Kıroğlu’nun performatif sanat pratiğine damgasını vuran ve bu anlamda serginin merkezine oturan "akış" hali, mutluluk ve yaratıcılık üzerine uzmanlaşan psikolog Mihaly Csikszentmihalyi'nin geliştirdiği biçimiyle, kişinin kendisini bütünüyle bir aktiviteye adadığı ve bu esnadaki odaklanmadan dolayı kendini o etkinlikte kaybettiği bir bilinç durumuna işaret eder.
Ağrı Kesiciler
Joanna Rajkowska'nın İstanbul'daki ilk kişisel sergisi “Ağrı Kesiciler”; savaş, sansür, ilaç sanayii ve bunların yarattığı tahribatların karşılıklı olarak birbirlerini nasıl beslediği üzerinde duran bir seri eseri izleyici ile buluşturuyor. 18 Ocak - 17 Şubat tarihleri arasında RAMPA'da gerçekleşecek sergi, adını sanatçının daha önceki döneme ait heykellerinden (Ağrı Kesiciler I ve II, 2014-15) alıyor. “Ağrı Kesiciler”, Rajkowska'nın 2014'ten bu yana gerçekleştirdiği video, heykel ve neon çalışmalarını bir araya getiriyor.
Mixer’de İki Sergi
Mixer, 20 Ocak - 1 Mart tarihleri arasında iki yeni sergiyi ağırlıyor. İlki beş farklı sanatçının kişisel projelerinden oluşacak olan “Gözlemlenir Gerçekler” adlı çok sesli bir sergi. Mutlu Aksu, Eren Bayrak, Irmak Canevi, Özcan Saraç ve Ezgi Tok’un çalışmalarının yer alacağı sergide mekân, her sanatçı için beş ayrı alana bölündü. Bu anlamda mini solo’lardan oluşan sergi, her sanatçının kendi özgünlüğünü değerlendirmesinin yanı sıra güncel ve şu an’a ait olanın izlerini sürüyor.
Farklı sanatçıların kişisel projelerini sergilemeyi sürdüren Mixer Açık Depo alanı, Burak Kabadayı’nın "20’sinden Sonra" isimli projesine yer veriyor. İstanbul’un kuzeybatısında bulunan orman köylerinden birinde, biyolojik kömürün üretim sürecinin kayıt altına alınmasıyla oluşturulan proje, tek bir ağaçtan yola çıkıyor. Sanatçı, tek bir ağacın hikayesi üzerinden giderek kurguladığı analojide, temsiliyet halinin aşamalarına tanıklık ediyor; temsil edilenin izlerini sürerek ve taşıyarak, artık temsil edilmeyen'in üzerinden bir yolculuk sunuyor.
Şeylerin Anatomisi
Yonca Karakaş’ın ilk kişisel sergisi “Şeylerin Anatomisi”, insan zihninin zaman içindeki gelişim sürecine ve dayatılan dogmalara odaklanıyor. Karakaş, kullandığı objeler, kurguladığı mekânlar, yarattığı karakterlerle 'gerçeklik' algısını yeniden tariflendirdiği sergisiyle 21 Ocak – 25 Şubat tarihleri arasında Pg Art Gallery’de izleyiciyle buluşuyor.
İzleyicinin ‘gerçeklik’ algısını kullandığı objeler, mekân, durum ve karakterler ile değiştirerek yepyeni bir evren yaratıyor. Seride dikkat çeken obje ve kavramlar arasında; çerçeve içinde etler, şekerden haçlar, dev ıstakozlar, donut'tan kolyeler, kusursuz tenler, göz temasıdan kaçınan android ve soğuk karakterler ve klonlama yer alıyor.
Botanik Üzerine
“Botanik Üzerine” sergisi on sanatçının botanik ve sanat ilişkisini irdeledikleri çalışmalarını bir araya getiriyor; sanatçılar sergi üzerinden bitkibilimine hem arşivsel hem de hikayesel yaklaşarak bitkiler üzerine farklı alanlarda ve coğrafyalarda yapmış oldukları araştırmalarını sunuyor. Bu araştırma sürecinin de bir parçası olan izleyiciler seçili bitki türlerini farklı estetik açılardan inceleme olanağı buluyorlar. Bitkibilimini farklı alanlar üzerinden inceleyen bu on sanatçı botaniğin yan ve alt araştırma dallarından olan bitki biyolojisi, bitki geometrisi, doğa üzerinden yapılan estetik araştırmaları, bitkilerle tedavi yöntemleri, bitkilerin evrimi gibi farklı alanlarda ürettikleri eserleriyle araştırma alanlarıyla ilgili yeni sorular da üretiyor. Dünya-dışı bitkilerin tasvirlerinden, dünyada soyu tükenmek üzere olan bitkilere uzanan bu yolculukta sergi aynı zamanda botanik terminolojisinin de sınırlarını genişletmeyi amaçlıyor. Sergide yer alan sanatçılar: Ali Taptık, Ayşe Gül Süter & Dr. Joseph DeGiorgis, Gözde Becerikli, Işık Güner, İsmail Eğler, Macoto Murayama, Melike Kılıç, Paula Doepfner, Sadık Arı. Sergi 21 Ocak-15 Mart tarihleri arasında BLOK art space’de görülebilir.