Bu Hikâyeler Asi Kızlara

Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler, hep kitap'ın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne istinaden 7’den 70’e tüm kadınlara adadığı bir kitap. Uyuyan prenseslerin uyanmaları için bir prensi beklememesi gerektiğini anlatan başarı hikâyeleriyle dolu. Bu kitap asi kızlara sesleniyor!

Mart ayı yeni çıkan kitapların basın bültenleri arasında hep kitap’tan gelen bir mail şu cümlelerle başlıyordu:

“Denizlerin derinliğinden ormanların kuytusuna, savaş meydanlarından şaşaalı saraylara, hastanelerden gökyüzünün sonsuz maviliğine, dünyanın ve zamanın her köşesinden kendilerine dayatılan kurallara ve geleneklere isyan etme gücü bulan kadınların hikâyeleri bunlar. Prenslerini bekleyen değil, kaderlerini ellerine alan prenseslerin hikâyeleri.”

Kapağı ilk çevirdiğinizde önünüze bu cümle düşüyor: “Dünyanın asi kızlarına: Daha fazlasını iste, daha çok mücadele et. Ve kuşku duyduğun zamanlarda unutma: Sen haklısın.”

Elena Favilli ve Francesca Cavallo tarafından hazırlanan Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler, hayatlarına dokunabileceğiniz 100 özel kadını bizlerle tanıştıran bir ilham kaynağı. “Peki kimlere?”, cinsiyetin güce sahip olmada önemli bir kriter olduğu ataerkil dünyada; güçlü, değerli ve eşit, başarmak için gerekli olan cesarete sahip olduklarını bilmeleri gereken kız çocuklarına ve yetişkin kadınlara. 

Favilli ve Cavallo, bu kitabı Kickstarter isimli bağış şirketi aracılığıyla başlatılan bir fon sayesinde, tüm dünyadan gelen bireysel desteklerle hazırladı. Yani bu kitap kitlesel bir gücün başarısı. Kickstarter; internet üzerinden toplanan bağışlarla sanatçı, müzisyen, film yapımcısı, tasarımcı ve yayıncıların projeleri için kaynak bulmalarını sağlayan bir bağış şirketi. Favilli ve Cavallo’nun kurduğu çocuklara yönelik bir yenilikçi medya laboratuvarı olan Timbuktu Laboratuvarı, Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler‘in hayata geçirilmesi 20.025 destekçi buldu ve bu şahane kitap ortaya çıktı.

“Bir kadın değişmeye karar verirse, çevresindeki her şey değişir.” Meksikalı Aktivist ve Siyasetçi Eufrosina Cruz

Favilli ve Cavallo tarafından derlenen 100 kadın, 100 hikâyenin her biri ödüllü 60 kadın illüstratör tarafından renklendirildi. İçerisinde sadece tanıdığımız isimler yok. Frida Kahlo’nun yanında denizci Jessica Watson, Kleopatra’nın yanında aktivist Helen Keller, Coco Chanel’in yanında korsan Grace O’Malley, Yoko Ono'nun yanında boksör Mary Kom da var. Primatologtan süfrajete, dövme sanatçısından sörfçüye, genetik bilimciden savaş kahramanına pek çok meslek dalına mensup isme hatta bir ilkokul öğrencisine; her dinden ve dünyanın dört bir yanından pek çok kadına yer verilmiş. Tek tip ve kalıplaşmış yargıları, ayrımcı düşünce yapısını yıkan bir tavırla, kadınların her alanda başarılı olabileceğini, her mesleğin değerli olduğunu gösteren bir kitap. Her sayfada ele alınan karakterin yaşam öyküsü öyküleştirilmiş ve özel hazırlanmış illüstrasyonunun üzerinde çarpıcı bir sözüne yer verilmiş.

“Bütün dünya sessiz olduğunda, tek bir ses bile güçlüdür.” Pakistanlı Aktivisit Malala Yusufzay

Her sayfada egemenliği elinde tutan eril güce meydan okuyan ve pek çok önemli başarıya imza atan kadınların hikâyeleri anlatılıyor. Kitap, kızların önlerindeki engelleri bilmeleri, anlamaları ve bunları aşacak gücü bulmaları ve aştıkları zaman sadece kendilerine değil arkalarından gelenlere de ilham verebildiklerini gösteriyor.

“Çocukluğumdan beri her zaman güçlü olduğumu düşündüm.” Iraklı Mimar Zaha Hadid

Düşündüğümüzde her kadının hikayesi ilham verici değil midir zaten? Bazen bir cesaret sözcüğünü bekleyen, bazen de içindeki cesareti sokaklara, caddelere, dünyanın her yerine saçan kadınlar vardır. Tüm “sen yapamazsın, kadın dediğin evinde oturur, yemeğini yapar, çocuğuna bakar, kadın şöyledir, kadın böyledir...” yargılarına, nasıl gülmemiz gerektiğine, insanın varlığının taşıyıcılığını yaparken bile ne yapmamızı söyleyen bir dile karşı, birer “Biz de varız” haykırışı yaşamlarımız. Belki de bu kitapta eksik kalan diğer hikâyeleri de biz tamamlarız günün birinde.