08 ŞUBAT, SALI, 2022

Nasıl ve Neden Okumalıyız? Sorusuna Güçlü Yanıtlar

Harold Bloom’un okuma eylemini tartışmaya açtığı ve hem kişisel hem de entelektüel birikiminden damıttıklarını okura aktardığı kitabı Nasıl ve Neden Okuruz? üzerine bir yazı.

Nasıl ve Neden Okumalıyız? Sorusuna Güçlü Yanıtlar

Ahmet Ölmez’in çevirisiyle okurla buluşan Nasıl ve Neden Okuruz?, kendini “sıkı okur” olarak tanımlayan, kitaplarla zorunluluktan değil gönüllü şekilde ve güçlü bir bağ kuran herkesin ilgisini çekecek bir kitap çünkü yazar Harold Bloom bu kitapta, okurluğu nasıl daha güçlü ve faydalı hâle getirebileceğimize dair fikirlerini aktarıyor. Kitaplara olan tutkumuzun nedenini ve nasıl daha nitelikli okurlar hâline geleceğimizin yollarını paylaşan Bloom’un fikirlerini tartışmak, “Nitelikli okurlar olmak zorunda mıyız?” ya da “Her şeyi bilmemize gerek var mı?” gibi sorulara yanıt bulmak isterseniz, bunların da üzerine düşünebileceğiniz bir okuma grubuyla birlikte bu kitabı okumak daha keyifli olabilir.

Kitap, “Bilgi bize kendini sonsuzca açar, ama bilgeliği nerede buluruz?” sorusuyla açılıyor ve Bloom’un bilgeliği bulduğu yer, kitapların ta kendisi. Bunun, insanı doğal olarak yalnızlaştıran bir süreç olduğuna da dikkat çeken yazar, yalnızlığın beklenen ve asıl olması gereken şey olduğunu söylüyor. Ayrıca Virginia Woolf’un ikazını da hatırlatıyor: “Birisinin bir başkasına okuma hususunda verebileceği tek tavsiye, hiçbir tavsiyeye kulak asmamasıdır.” Kitabın açılışındaki ironiyi sevdiğimi söylemeliyim. Bloom, bu kitapta okuma eyleminin kendisini tartışmaya açıyor ve hem kişisel hem de entelektüel birikiminden damıttıklarını okura aktarıyor. Yine de okura önemli bir hatırlatma yapmayı da ihmal etmiyor: “Bu seçki okunacak hususi bir liste olarak görülmemeli, neden okumamız gerektiğini gösteren örnek bir liste olarak değerlendirilmeli. Okuma meselesini başarıyla yürütmek için insan kendi başına okumalıdır. Tam tamına kendini öğrendikten sonra kendi yöntemi dışında daha iyi bir yöntem yoktur.”

Harold Bloom, bu kitapta on öyküyü, on şiiri, on beş romanı ve dört piyesi neden okumamız ve bu okumayı daha nitelikli kılmak için bu metinleri nasıl okumamız gerektiğine dair bizi heyecanlı bir serüvene davet ediyor. Ancak bunların başlangıç seviyesinde, temel okumalar ve ipuçları olduğundan da bahsetmem gerekiyor. Dolayısıyla bence Nasıl ve Neden Okumalıyız?, teorik kitaplara aşina olan okurlara da bu alanda deneyimsiz okurlara da hitap eden bir kitap. Bu alandaki okumalarını derinleştiren okurlar ise umduklarını tam olarak bulamayabilirler. Bu yazının kapsamı gereği tüm başlıklardan söz etmem mümkün değil. Bu nedenle, en merak edildiğini düşündüğüm Calvino ve Morrison kısımlarından kısaca söz edeceğim.

​Bloom, Calvino’nun Görünmez Kentler’ine götürüyor bizi. “Kayıp hayallerin nostaljisi yarım kalan aşklar, az biraz tadılmış mutluluklar… Calvino’nun çağrıştırdığı duygular bunlardır.” Calvino denilince aklımıza anlattıkları ile birlikte, okurun hayal ve ilham gücüne bıraktığı boşluklar da gelmiyor mu?

Toni Morrison ise hayatını ve kalemini, sistemin dışına itilenlerin yaşadıklarını anlatmaya ve yaşadıkları ötekileştirmeyi görünür kılmaya adamış, çok önemli bir isim. Morrison’ın kitaplarını okurken bir yanda sistemin dayattığı yaşam pratiklerine şahit olurken bir yandan da içselleştirdiğimiz patriarkanın gündelik hayatlarımızdaki izlerini fark etmek mümkün. Tabii bunun için gönüllüysek… Bloom, Morrison’ın Süleyman’ın Şarkısı romanını ele alıyor ve bu romanın neden önemli olduğunu şu şekilde özetliyor:

“Eser zekice Melville, Faulkner ve Ellison geleneğini eleştirerek onların çerçevesine girer. …Morrison, sembolik meselini öyle takdire şayan bir şekilde anlatır ki öyküdeki zengin toplumsal gerçekçi ögeler öykünün fantastik ögelerini gündelik hayat gibi gösterir.”

Türkçede Harold Bloom’un üç kitabı var. Bu yazıya konu olan Nasıl ve Neden Okumalıyız? (Çev.: Ahmet Ölmez), Metis Yayınları’ndan çıkan Etkilenme Endişesi (Çev.: Ferit Burak Aydar) ve İthaki Yayınları’ndan çıkan Batı Kanonu (Çev.: Çiğdem Pala Mull). Bloom, Türkiye’deki edebiyatseverlerin ilgisini çekecek konularda yazıyor ancak üslubu ve dili kullanma alışkanlıkları sebebiyle, yaygın tarifi kullanırsam “akıcı” kitaplar ile karşılaşmayı beklemeyin. Onun kitapları, yazar ile sohbet etmekten ve okuma sürecini bir entelektüel sohbete dönüştürmekten keyif alan okurlar için daha uygun diyebiliriz.

0
13499
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage