Genel yayın yönetmenlerine ve editörlere yayıncılık dünyasında 2023’ün nasıl geçtiğine, okurların yatkınlıklarına, gelecek yıl yayın programlarında yer alacak isimlere dair merak ettiklerimizi sorduğumuz dosyamızın ikinci kısmında Dergâh Yayınları, istos yayın, İthaki Çocuk, İthaki Yayınları, Kafka Kitap, Ketebe Yayınları, Sanat Kritik Yayınları, Siren Yayınları, Timaş Yayınları ve Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık yer aldı.
2023 yılının yayıncılık dünyasına etkilerine geniş bir pencereden bakmaya çalıştığımız dosyamız 21 yayınevinin katılımıyla tamamlandı. Yayıncılık profesyonelleri hem dünya hem Türkiye bazında yayıncılığın durumunu, bu yıl okurlarının yatkınlıklarını ve gelecek yılki yayın programlarını anlattılar. Kitap basmanın artan maliyetlerinden, siyasal ve sosyal olayların doğrudan yayıncılık üzerindeki olumsuz etkisinden bahsederken, artan kitap fiyatlarını hem okur hem yayınevleri açısından değerlendirdiler. Bunun yanı sıra kitap fuarlarının yıllar içinde gördüğü ilgideki azalma da öne çıkan başlıklardan oldu. Soruşturmamıza katılan 21 yayınevinden genel yayın yönetmenleri ve editörlere çok teşekkür ederiz.
Yayıncılarımıza şu soruları yönelttik:
- 2023 yılı yayıncılık dünyası için nasıl geçti? Bu yılın öne çıkan başlıkları neler oldu, neler etkiledi yayıncılığı?
- Yayıneviniz açısından nasıl bir yıl değerlendirmesi yaparsınız?
- Okurların bu yılki tercihleri neler oldu? Hangi kitaplarınız öne çıktı? Hangi türe daha çok ilgi gösterdiler?
- 2024 yayın programınızda neler bekliyor okurları?
Dergâh Yayınları - Yayın Koordinatörü Beyza Ceran Karabali
2023 yılı yayıncılık adına ekonomik krizin ortasında belirsizliklerin hüküm sürdüğü bir atmosferde üretim yapmanın zorluklar yaşattığı bir sene oldu. Yükselen maliyetler, zaten hacmi çok küçük olan yayıncılık sektörünün daha da küçülmesine zemin hazırladı. Önce deprem ve sonra seçimler, ardından ekonominin belirsiz gidişatı bu yıl üretimin her safhasına -kitap seçiminden, basımda seçilecek kâğıda kadar- etki etti. Böyle bir ortamda kültür yayıncılığının daha da zor duruma düşeceğini gözlemledik bu sene yayınevi olarak.
Dergâh Yayınları olarak hâlihazırda kurmuş olduğumuz dizilere yeni kitaplar eklediğimiz, kimi kitaplıklarda radikal yeniliklere gittiğimiz ve yeni yazarlara yer açmaya çalıştığımız bir sene oldu. Yıl sonuna doğru Tanpınar kitaplığımızda üç yıldır süren emeğin ilk sonuçlarını görücüye çıkarmış olmanın mutluluğunu yaşadık. Sakine Korkmaz önderliğindeki tüm külliyatı çalışan ekip, her ayrıntısına kafa yorarak çok özel bir iş ortaya çıkardı. Tanpınar kitaplığı dışında Nurettin Topçu külliyatının kapaklarını da farklı bir bakışla yeniledik. Dünya edebiyatı dizimiz tam gaz devam ediyor. Dizi editörü Selim Karlıtekin saklı hazineleri gün yüzüne çıkarmada çok mahir, farklı coğrafyalardan farklı dönemlerden birçok eseri yayımladık bu dizide. Tarih dizimizde Jean Paul-Roux’dan, sosyoloji dizimizde Bourdieu’lara, felsefe dizimizde W. V. O. Quine’a kadar kurgu dışında da çok kıymetli gördüğümüz kitaplar çıkardık.
Bu yıl Mustafa Kutlu ve Ahmet Hamdi Tanpınar kitaplıklarına eklediğimiz yeniler dışında, sosyoloji ve felsefe kitaplarımızın ilgi görerek bizi sevindirdiği bir sene oldu. Yılın başında Hatice Aynur ve Tülay Artan hocaların hazırladığı Osmanlı Kitap Koleksiyonerleri ve Koleksiyonları kitabımızla başladık. Alanında çok özel bir iş olması bir yana güzel de bir ilgiye mazhar oldu. Halil Solak’ın ilk kitabı Kitap Sevenler Cemiyeti’nin gördüğü ilgi bizi çok memnun etti. Ayrıca Zeynep Arkan ve Erhan Genç’in son kitapları da yılın güzel sürprizlerinden oldu. Ama tabii ki yılın yıldızı Tanpınar kitaplarıydı. Proje çalışmasının sonucu olarak Tanpınar’ın Valery çevirisi ilk defa yayımlandı, Huzur ise hem edisyonuyla hem de içeriğiyle özel bir baskıya kavuşmuş oldu. Bu sene kurguda longseller yazarlarımıza olan ilginin devamı dışında, kurgu dışında hem çevirisine hem de editörlüğüne ehemmiyet verip yayıma hazırladığımız kitapların bir karşılık bulması bizi sevindirdi. Kültür yayıncılığının yayıncılık pastasındaki diliminin gitgide azaldığı bu zamanda bu ilginin artarak devam etmesi tek temennimiz.
2023’ün ardından, 2024 de çok çiçekler açan bir yıl olmayacaktır sanıyorum ama enseyi karartmadan önümüze bakarsak eğer şu an matbaadan gelmesini beklediğimiz güzel bir kitap var. Modern Türkiye’de din meselesiyle ilgilenen herkesin karşısına çıkması muhtemel, aynı zamanda Dergâh Yayınları’nın kurucu isimlerinden olan İsmail Kara’nın okurları tarafından yıllardır merakla beklenen Resimli Cumhuriyet Din Kitabı 2024’ün ilk büyük işi olacak bizim için. Ayrıca sosyoloji dizimizde bir süredir baskısı olmayan -Michel de Certeau’nün Gündelik Hayatın Keşfi gibi- kıymetli kitapların, tasavvuf kitaplığında başucu niteliği taşıyan bazı kitapların aramıza katılacağını, Tanpınar kitaplığının yeni özel üyelerle genişleyeceğini haber verebilirim.
istos yayın – Editör Meltem Oral
Hâlâ kültürel krizi de tetikleyen ekonomik kriz koşullarında geleceği çok öngöremeden kitap yayımlanmaya çalışılan bir yıl geride kaldı. Geçmiş yıllarda sezilen bir eğilim biraz daha belirginleşti. Bazılarını tenzih ederek elbette büyük yayınevleri daha garanti kitaplar ve yeni baskılarla yayın programlarını şekillendirirken, cesurca ve heyecan uyandıran işler küçük yayıncılardan geldi. Politik atmosferin yarattığı otosansür eğilimi kadar tehlikeli, ekonomik koşulların yarattığı bir yayın programı budama, bazı kitapların yayımından vazgeçme döneminden geçiyoruz.
Hem mesele ettiğimiz politik tartışmalara dair temel diyebileceğimiz tarihi metinleri hem de günümüzde Yunanca ve Türkçe üretilen edebi ve akademik çalışmaları kapsayan yayın menzilimizi bu yıl biraz genişlettik. “akritika” ve “neaturkika” adını verdiğimiz iki yeni yayın dizisi başlattık. Geçmişi adeta nostaljik bir nesne gibi incelemek yerine bugünle bağını kuran bir yayıncılık, istos’un kurucu perspektiflerinden biri. Eleştirel sosyal bilim çalışmalarının güncel tartışmalarına odaklanmaya çabaladığımız “akritika” dizisi de bu perspektifin bir sonucu. Genel olarak yayımladığımız kitapların temalarıyla ilişkisi aşikâr da olsa, yakın tarih ile bugünün pratiğini birlikte düşünmeye davet eden politik metinleri yayıma hazırlamak bizim için sınırlarımızı esneten bir yenilik oldu. Eş zamanlı yayımladığımız iki romanla birlikte ise günümüz yazarlarının Türkçe kaleme aldığı özgün edebiyat metinlerine yer vermeye çalışacağımız “neaturkika” dizisini başlattık. Çağdaş Yunancanın modern klasiklerinin Türkçeye doğrudan çevirilerini yapmanın veya Osmanlıca ve Karamanlıca metinleri yeni alfabeyle yayıma hazırlamanın yanına bu tecrübeyi de ekledik. Yeni dizilerin yayın çerçevesinde uzlaşmak, adını koymak, görsel diline karar vermek ve yayımlanacak dosyaları belirlemek de bizim için en az kitapları yayıma hazırlamak kadar kolektif ve yoğun bir emek süreci oldu.
“neaturkika” dizimizin ilk romanlarından, Talin Azar’ın kaleminden Ev-İskenderun Sancağı, 1934’ün yıl içerisinde ikinci baskısını yaptık. Aynı diziden Elif Gülez’in ilk romanı Midilli Operasyonu’nun da istos okurunun ilgisine mazhar olduğunu söyleyebiliriz. Ev, Sancak'ın Hatay’a dönüşme sürecinin sancıları ile Arsuzlu Hıristiyan bir ailenin iç çatışmalarının kesiştiği bir roman. Talin Azar, Arsuzlu bir aileden geliyor ve romanda parçası olduğu ailenin yaşadığı birtakım gerçek olaylar ile kurgu iç içe geçmiş vaziyette. Bölgenin politik geçmişini ve kültürel çeşitliliğini hatırlatan Ev, 6-7 Şubat depremlerinin yarattığı ve hâlâ devam ettirilen yıkımın ardından Antakya/Arsuz’un belleğine sahip çıkmak isteyenler, yani evi kent olanlar açısından ayrıca anlamlıydı. 12 Eylül Darbesi’nin hemen ardından on yaşındaki bir çocuğun gözünden okullarda öğretilmeyen tarihimizi sorgulatan Midilli Operasyonu ise, darbe rejiminden kaçan devrimciler, göç, mübadele gibi toplumsal hafızamızdaki olayları işlemesiyle, Ege sularının göçmen mezarlığına dönüştüğü günümüzde ayrıca öne çıktı. Özgür Sevgi Göral’ın, yeni eleştiri-inceleme dizisi “akritika”dan yayımladığımız Yaramız Derindir-Hafıza Sahası ve Sömürgeci Afazi metni aktüel politik eleştiri alanındaki tartışmaları takip eden okurların ilgisini çekti.
Yeni yayımladığımız kitaplara ek olarak Serdar Korucu’nun Şimdi Kim Kaldı İmroz’da-Mutlular Adasından Yasak Bölgeye: Gökçeada’sı gibi kitapların tekrar basımlarını yapmamız, istos’un geçmiş ile bugünü birlikte tartışma gayesinin okurlar nezdinde bir karşılığı olduğunu gösteriyor. Bunların yanı sıra yayınevimizin ilk kitaplarından Thomas Korovinis’in Fahişe Çika’sına ve Petros Markaris’in Sonsuzluk ve Bir Günlük’üne yönelik merak 2023’te de kesintiye uğramadı.
Yayın masamızda şu anda Aytek Soner Alpan’ın 1929’daki Tatavla Yangını’na dair ana akım söylemler ve ulusal kimlik inşası hakkında incelemesi, William Stroebel’in Yunan Vampir Şarka Gidiyor isimli Karamanlıcaya çevrilen bir şiir üzerinden 19. yüzyılın yayılmacı milliyetçiliğini tartıştığı bir metni, Şule Can ve Levent Duman'ın Antakya tarihi üzerine Keşke Kalsaydı isimli sözlü tarih çalışması gibi aşağıdan tarih yazınına katkı sunmasını umduğumuz kitaplar var.
İthaki Çocuk – Yayın Yönetmeni Alkım Özalp
2023 yılı önceki yıllara nazaran yayıncılar için biraz daha zorlu geçti. Baskı maliyetlerinin, kağıt ücretlerinin artışı etiket fiyatlarına yansıdığı için satışlarda genel bir düşüş söz konusu gözlemlediğimiz kadarıyla. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük kitap fuarlarındaki ziyaretçi sayısı ve satılan kitap adetleri, önceki yıllara göre oldukça azdı. İnternet sitelerindeki zararına yapılan satışlar, maliyetler nedeniyle çok indirim yapılamayan fuarları ve kitabevlerini vurdu gibi gözüküyor. Tabii ki etiket fiyatları bu kadar yüksekken okurların araştırıp daha uygun fiyatı bulmaya çalışması çok doğal. Çocuk kitaplarını yetişkin kitaplarından ayrı tutmakta fayda var tabii ki… Okullarda yapılan sunumlar ile okuma listesine giren kitaplar, yazar etkinlikleri ve okullarda açılan stantlar sayesinde çocuk kitapları biraz daha şanslı.
İthaki Çocuk bu yıl dördüncü yılını doldurdu ve 230 kitaba ulaştı. En başından beri çocukların severek okuduğu, ailelerin ve öğretmenlerin güvenerek kitaplarımızı seçtiği bir yayınevi olmaya çalışıyoruz. Bu yıl da Türk ve yabancı yazarlardan yayımladığımız içeriklerle bu yolda ilerlemeye gayret ettik. Birçok kitabımız okulların okuma listesine girdi, yazarlarımız birçok şehirdeki okullara etkinliğe gidip öğrencilerle buluştu. Elbette ekonomik koşullar daha iyi olsaydı daha farklı bir gelişimden söz edebilirdik ancak şartlar düşünüldüğünde yayınevimiz açısından güzel bir yıl geçirdiğimizi söyleyebiliriz.
Bu yıl iki kitabımızla ilk ödüllerimizi de aldık! Elvin Öven’in yazdığı Acı Biberin Acıklı Hikayesi ve Filiz Işık Bulut’un yazdığı İçinden Müzik Geçen Hikayeler-Mezopotamya kitaplarımız bu sene altıncısı düzenlenen Kocaeli Yüksek Öğrenim Vakfı Çocuk Edebiyatı Ödülleri’nde ödül kazandılar. Daha nicelerine diyelim…
Komşum Bay Tesla, Hayalperest, Kaygı Ne Diyor ve Tilki Tili’nin Yolculuğu, Gökyüzünden Gelen Gri Tüy ve Öfke Yönetimi Becerileri gibi yayımlandığından beri ilgi gören kitaplarımız bu yıl da aynı ivme ile çocuklarla buluştu. Çocukların duygularını anlamlandırmasına yardımcı olan, bir şeyler öğretirken maceralı ya da eğlenceli içerikleriyle severek okudukları kitaplar bu yıl da öne çıktı. Ejderha Dağı ve Canavarlar ve Hayaletler Atlası gibi fantastik, Ortaokul Talihsizlikleri gibi eğlenceli çizgi romanlar, Düşünce Denizi’nde Yolculuk ve Çocuklar İçin Felsefe gibi felsefe kitaplarımız ilgi gördü.
Yayımlanan serilerimize devam edeceğiz, yazarlarımızın yeni kitaplarını yayımlayacağız. Aynı zamanda Türk ve yabancı yeni yazarları bünyemize katmaya çalışacağız. Çok nefis macera kitapları, fantastik romanlar ve efsane bir mitoloji kitabı önümüzdeki yıl İthaki Çocuk’ta!
İthaki Yayınları - Editör Ömer Ezer
2023 iyi başlamadı aslında. Önce hepimizi oldukça üzen deprem, daha sonra seçim atmosferi derken hem okurların aklı hem de bizim aklımız “kitap”tan uzaklaştı. Yaz mevsiminde de hem ülkemizde hem dünyada okuma oranının bir nebze düştüğünü biliyoruz. 40. İstanbul Kitap Fuarı ise yayıncılar için bu yılın hayal kırıklığı oldu. Hem seçilen tarih hem de bazı önemli yayıncıların fuara katılamaması bunu etkiledi. Tüm bu olumsuzlukların temelinde durmaksızın artan enflasyon ve her şeye gelen zamlar var. Ben kitapların yine de konuşulanın aksine o kadar pahalı olduğunu düşünmüyorum. Sadece kitaplara verebileceğimiz para diğer her şeye gelen zamlar yüzünden azaldığı için kitaba para ayıramıyoruz. Dune’u ele alalım mesela. 2021’de asgari ücret 2800 iken Dune 80 liraydı. Asgari ücretin 35’te 1’i yapıyor. Şu an 325 lira ve asgari ücretin 37’de 1’i yapıyor. Tabii ki böyle düz bir hesaplamayla net bir gerçek ortaya koyamıyorsunuz ama diğer şeylerle karşılaştırıldığında kitap fiyatları o kadar da artmadı. Sadece kişisel zevklerimize ayıracağımız yeterince paramız yok artık. Market sepetini nasıl dolduracağım diye düşünürken 200 lirayı kitaba ayırmalı mıyım ikilemine düşüyoruz.
Yayıncılık dünyasının yaşadığı sorunları biz de yaşadık ama matematiksel olarak baktığımız zaman önceki yıllardan çok da farklı bir yıl geçirmediğimizi söyleyebilirim. Türkiye’de her an her şey değişebildiği için gelecekle ilgili bir şeyler ummak biraz hayalci bir yaklaşım ama 2024’ten daha umutluyuz.
Bu yıl da Uzakdoğu edebiyatından kitaplarımız çok ilgi gördüler. Osamu Dazai’den İnsanlığımı Yitirirken eseri en çok sattığımız kitap, çoğu sitede de gün itibariyle ilk sırada. Modern edebiyat dizimizden Dinlenme ve Rahatlama Yılım ile Biçimin ve Boşluğun Kitabı ilgi gördüler. Bilimkurgu serimizden ise İnsanlığın Çocukları öne çıkanlardan biri. Türk edebiyatından Polat Özlüoğlu, Arlin Çiçekçi ve Mehmet Altun’un kitapları çeşitli ödüllere layık görüldü, biz de yazarlarımız kadar sevindik. Yeni yılda klasik ve çağdaş Türk edebiyatına nitelikli katkılar sunmaya devam edeceğiz.
Yine her türden eseri okurlarla buluşturmaya çalışacağız. Mickey 7, Babel, The Dangers of Smoking in Bed, Blood Meridian gibi 2024 için bizi aşırı heyecanlandıran kitaplarımız var. Yılın son aylarına doğru şahane bir eserle İthaki Billimkurgu Klasikleri’nin 100. kitabına erişeceğiz. Bizim için çok önemli bir nokta olacak o da. Türk edebiyatından Okan Çil, Duran Emre Kanacı, İsmail Sertaç Yılmaz, Mehmet Bilal Dede, Beyza Doğuç, Barbaros Altuğ, Suat Derviş ve Tarık Dursun K. gibi birçok ismin dosyası masamızda. Şimdilik bunları analım. Dinamik ve sürprizli bir programımız var.
Kafka Kitap - Genel Yayın Yönetmeni Şebnem Soral Tamer
Muhtemelen yayıncılığı en çok etkileyen şey yine öngörülemez ekonomi ve “buna rağmen” yapabildiklerimizdi… Yayıncılık camiasının hayatta kalma becerilerine gerçekten saygı duyuyorum.
2023, Kafka Kitap’ın satış adedi olarak %60’ın üzerinde büyüdüğü, olağanüstü bir yıldı. Yalnızca yabancı edebiyattaki seçkimizin değil, Türkçe edebiyat ve kurgu dışı eserlere ağırlık vermeye başlamamızın da bunda büyük bir etkisi olduğunu düşünüyorum.
Yıllardır sessiz sedasız bir köşede okurunu bekleyen Ali Smith’in “Mevsimler Dörtlemesi”, bu yıl çok sayıda okura ulaşıp güzel övgüler aldı, buna ekipçe çok sevindik, iyi iş için sabırlı davranmanın karşılık bulması ne güzel şey… Öte yandan, Didier Van Cauwelaert’ın romanı Bir Ağacın Günlüğü de yılın en çok okurla buluşan başlıklarından biriydi. Ama rekor, açık ara Mahir Ünsal Eriş’in muhteşem kurgu dışı çalışması Babil Kulesi Kitabı’nda. Çok kısa sürede baskı üzerine baskı yapıp binlerce okura ulaştı. Cem Akaş da Dildo ve Ofelya adlı kitaplarıyla yazarımız olup bizi onurlandırdı. Ersan Üldes ve Nilüfer Kuyaş ise uzun yıllardan sonra yeni kitaplarıyla bizimleydiler. Kısacası bu yıl itibariyle yabancı eserler kadar Türkçe edebiyat ve kurgu dışı eserlere de yer verebildiğimiz, okurun da ilgisinin önemli ölçüde arttığı bir sürece girdik ki bundan dolayı çok mutluyum.
Onlarca sürprizle dolu, heyecan verici bir yayın planım var, birkaçından severek bahsederim: Bu yıl Marcel Proust’un ölmeden önce kaleme aldığı son metni Kafka Kitap etiketiyle Türkçe okuyacağız. Hitler’in Babası: Oğlu Nasıl Diktatör Oldu? başlığını taşıyan kitabımız da çok yakında yayında olacak ve Alois Hitler üzerinden çok ilginç bir araştırmayı aktaracak. Sevgili Dr. Töre Sivrioğlu’nun yıllardır yaptığı araştırmayı kitaplaştıracak Atatürk ve Arkeoloji adlı kitabımızın da eli kulağında. Bu arada, 2024 itibariyle Kafka Kitap, genç okurlar için de nitelikli kurgu dışı eserler yayımlamaya başlayacak. Diğer yandan rüya gibi bir ekibin dahil olduğu, müthiş bir organizasyonla Türk edebiyatının yeni seslerini aramaya koyulacak ki bunu çok yakında tüm detaylarıyla paylaşacağız.
Ketebe Yayınları – Genel Yayın Yönetmeni Furkan Çalışkan
Yayıncılık dünyası her yıl bir önceki yılı arıyor. Yani zorluk meselesi yeni değil. Birçok olumsuz dinamiğin etkisi olmakla birlikte ülkemizin yaşadığı deprem felaketi başka birçok alanı etkilediği gibi yayıncıları da etkiledi. Bunlar meselenin sektörel tarafları fakat en nihayetinde şunu söyleyebilirim; kültür yayıncılığı entelektüel motivasyon ile hayatını kitaplara adamış kıymetli kişiliklerin çok uzun yıllardır süren fedakarlıkları ile devam ediyor. Okur dünyasının bu insanları tanıması, yayıncılığın gerçek koşulları ve kitapları yayına hazırlama serüvenleri konusunda daha çok bilgi sahibi olması uzun vadeli de olsa toplumun kitabı konumlandırmasını etkileyecektir. Bu da bazı sorunların çözülmesine yardımcı olur. Ben şahsen yayın emekçilerini son yıllarda tanıma şansı buldum. Hikâyelerinin anlatılması gerektiğine her geçen gün daha çok inanıyorum.
2023 yılı yayın planımızı 2021 yılında yapmıştık. Bu sebeple yol haritamız belliydi. Lakin yayın süreçleri yolda karşılaşacağımız bin bir sürprize gebedir her zaman. Yani bir kısmı planlı bir kısmı daha hızlı aksiyon almamız gereken melez bir süreç ortaya çıktı. Nihayetinde hayal ettiğimiz büyük kütüphane için biraz daha mesafe aldık. Okurlarımızla ilişkilerimiz gelişti. Yazar külliyatlarını tamamlama çalışmalarımız devam ederken, uzun soluklu kolektif projelerimizin yayın aşamasına geldiğini gördükçe sevindik. Buradan aldığımız cesaretle 3-4 yıla yayılan başka neşir projelerine de başladık.
Biz yayın kataloğumuzun sütunlarını yazarlarımızın külliyatları üzerine bina ettik. Cahit Zarifoğlu, Cengiz Aytmatov, Kemal Tahir, Ülkü Tamer gibi modern klasiklere dönüşen edebiyatçılarımız her zaman gördükleri ilgiyi korudular. Düşünce alanında İhsan Fazlıoğlu, Ömer Türker gibi değerli hocalarımız her zaman ciddi bir okur alakasına muhataplar zaten. Yayımladığımız referans kitaplar da önemli karşılık buldu. Dizilerimiz büyüyüp, gelişmeye devam etti. “Exlibris”, “Minyatür”, “Pasaj”, “Bilim”, “Kült”, “Poetika” dizileri neredeyse müstakil bir kimlik kazandılar. Bu da hedeflerimiz arasındaydı.
2024 yılı bizim yaklaşık dört yıllık neşir çabalarımızın yayına dönüştüğü bir yıl olacak. Tehevani’nin Bilim ve Sanat Terimleri Ansiklopedisi ile başlayan Octavio Paz külliyatı ile devam eden geniş oylumlu ve senelerdir mutfakta uğraştığımız işler okurlarımızın karşısına çıkacaklar. Bunların haricinde yeni başlayacak ilginç dizilerimiz ve tüm yıla yayılan önemli kitaplarımız var fakat şimdiden bunlardan bahsetmek istemiyorum. Biraz merak unsuru katalım.
Sanat Kritik Yayınları - Editör Abdullah Ezik
2023, pandemi sonrası süreçte büyük beklentilerle gelmekle beraber gidişat pek de öyle olmadı. Deprem, seçim gündemi, yerel ve evrensel birçok sorun, savaş, siyasi gerginlik elbette yayıncılık sektörünü de, daha genel bir çerçevede kültür sanat faaliyetlerini de etkiledi. Öte taraftan yayıncılığın kendi içerisindeki birçok sorun daha da ayyuka çıktı. Kâğıt ve döviz krizine paralel bir şekilde yayınevlerinde baş gösteren sorunlar, hak gaspları, sözleşme ihlalleri, baskı gibi birçok olumsuz hadise ile karşı karşıya kaldık. Tüm bu başlıklar yerel ve evrensel boyutta elbette faaliyetlerine devam etmek isteyen yayınları derinden sarstı. Yine de bunca olumsuzluk söz konusuyken biz yeni bir oluşuma adım attık. Birkaç yıldır düzenli olarak içerik ürettiğimiz Sanat Kritik’in yanına bir de yayınevi ekledik: Sanat Kritik Yayınları bu yıl itibariyle yayın serüvenine başladı.
Biz yayın hayatına 2023 itibariyle başlayan bir yayıneviyiz. Yaklaşık bir yıldır yayınevi üzerine çalışıyorduk, ilk verimleri yılın son çeyreğinde almak mümkün oldu. Yine de bu kısa süreçte bizim için oldukça önemli işler yaptık. Kasım-aralık döneminde Metis Yayınları iş birliğiyle gerçekleşen “Bilge Karasu” sergisi, bu sergiye paralel olarak gerçekleştirdiğimiz yayın ve programlar bizim için oldukça önemli işlerdi. Sanat, psikanaliz ve edebiyatı birleştirirken bu çizgide bir yayın politikası geliştirmeye de özen gösterdik. Dolayısıyla bizim için umut verici ve heyecanlı bir yıl oldu diyebiliriz.
Bizim için bu süreçte Bilge Karasu Sözlüğü, Şule Gürbüz Sözlüğü, Şair Divanı, Akıl İzi gibi telif kitapların yanı sıra Ahmet Midhat Efendi’nin “Letaif-i Rivayat” serisi, İskender Fahrettin Sertelli’nin Çılgınlar Kulübü gibi çeşitli metinlerin ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Kolektif bir şekilde yayına hazırladığımız yazar sözlükleri, ilgili yazarlara dair yeni perspektifler geliştirmesi ve onların söz varlıklarını örnekleriyle ortaya koyması bakımından okurlar nezdinde olumlu değerlendirildi. Yayıncılık krizinin orta yerinde bir telif tiyatro eseri yayımlamamız da bize güzel dönüşler getirdi. N. Taner Büyükarman’ın Akıl İzi, Cumhuriyet’in 100. yılında okurla buluşturmaktan övünç duyduğumuz güzel işlerden biri oldu. Bir diğer noktada Bengi Düşgör’ün psikanaliz ile şiiri/edebiyatı buluşturan, kimi daha önce Sanat Kritik’te yayımlanan denemelerini bir araya getiren Şair Divanı da gerek yayınevi olarak bizim çizgimize işaret etmesi, gerekse içerisinde yer alan özgün metinlerle yılın özel çalışmalarından biri oldu.
2024’e yine büyük bir heyecanla giriyoruz. Öncelikle sözlük serisinden İhsan Oktay Anar Sözlüğü’nü yayına hazırlıyoruz. Bu eserle beraber Tevfika İkiz ve Hülya Ergün Taşdemir’in uzun süredir üzerlerine çalıştığı Türkiye’de Rorschach Testi Sözlü Tarih Çalışması önümüzdeki günlerde yayımlanacak. Rorschach Testi’nin Türkiye’deki serencamına dair bir sözlü tarih çalışması olan bu kitap, sanırım alan okurları ve çalışanları için bir başucu eser olacaktır. Ahmet Midhat Efendi, İskender Fahrettin Sertelli gibi isimlerin yanı sıra kimi klasik kimi ise bir köşede unutulmuş birçok yazarı/eseri 2024 yılı içerisinde yayımlayacağız. Yeni telif kitap çalışmalarımız da yıl boyunca sırayla okurla buluşacak. Eleştiri, deneme, sözlü tarih, tiyatro, roman gibi farklı türlerde yeni yayınlara yıl içerisinde yer vereceğiz.
Siren Yayınları - Genel Koordinatör Erol Aydın
Yayıncılık, ülkemizin gündeminden doğrudan etkilenen bir alan ve pandemi sonrası biraz olsun normalleşmeyi umduğumuz bu yıl da bunu başaramadık kanımca. Deprem felaketi bu senenin olayıydı, hepimizi etkileyen afet ve sonrasında yaşadığımız öfke, keder, çaresizlikle karışık kolektif ruh hâli, bu yıla damga vurdu. Kitap dünyasında artan üretim maliyetleri ve bunların kitap fiyatlarına yansıması, hiçbir zaman kolay olmayan işlerimizi daha da zorlu bir hâle soktu. Yayınevi olarak fuarlara önem veriyoruz ve İstanbul Kitap Fuarı’na on yılı aşkın bir zamandır katılıyoruz, fakat kişisel tarihimde anımsadığım en zayıf fuardı bu seneki, yayıncının varlığının ve okurla kucaklaşmasının yüceltileceği yerde büyük yayınevlerinin ve bankaların ticari oyun alanına dönüştürülmüş, ruhunu yitirmiş bir fuar… Kitapların fiyat etiketlerine indirgenmesini, yayıncının itibarsızlaştırılmasını ve fuarların -içeriği umursamadan- ticarete odaklı gidişatını üzücü buluyorum, bu konuda birtakım iyi niyetli çabalar göstermiş olsak da kemikleşmiş yapılara nüfuz etmek kolay değil – burada okurun da sorması lazım tabii, bu fuarda neden bütün yayınevleri yok, neden çocuklar için ayrı ve onlara göre tasarlanmış alanlar kurulmuyor, neden uluslararası yazarlar ağırlanamıyor, kapıdan giriş neden ücrete tabii, kitap fuarında neden incik boncuk satılıyor vs.
Dünya genelinde de manzara iç açıcı değildi, Ortadoğu’daki savaş ve Frankfurt Kitap Fuarı’nda Filistinli yazar Adania Shibli’nin ödül alacağı törenin iptali, Masha Gessen’in bir makalesinde Gazze’yle Varşova gettosunu kıyaslarken söyledikleri gerekçesiyle layık bulunduğu Hannah Arendt Ödülü’nün iptalinin gündeme gelmesi gibi olaylar büyük tartışmalar yarattı. Bir etkinlikte sahnedeyken ağır yaralanan Salman Rushdie’nin sağlığına kavuşması ve bir kitap yazarak geri dönmesi, bütün bu olumsuzluklar yaşanmasaydı bu yılın olayı olabilirdi, ama bu sene maalesef daha çok olumsuzluklarla hatırda kalacak…
Bizim açımızdan beklenen kitapların yılıydı; Türkçede ilk defa yayımlanan Lisa Caldwell ve kitabı Yakınlıklar (çeviri: Tülin Er) okurlarımızdan büyük ilgi gördü; ITEF kapsamında Türkiye’ye gelen Vigdis Hjorth’un etkinliği ve sonrasında saatler boyu süren kitap imzası, okurlarımızın bizi yalnız bırakmadığını görmekle kalmayıp yayımladığımız kitapların bizi aşıp okurla yazar arasında bir köprüye dönüştüğüne -bir kere daha- şahit olmamızı sağladı.
Muriel Spark, Henry Miller gibi klasikleşmiş yazarların yanı sıra Claudia Durastanti ve Lisa Caldwell gibi yeni ve ümit vaat eden seslere alan açtığımız, David Foster Wallace’ın Sicim Teorisi’ni nihayet yayımladığımız bu yıl bizim için şenlikli geçti. Ekibimize şef editör olarak Yankı Enki’nin de katılmasıyla büyüdüğümüz ve yeni hayaller büyüttüğümüz bir sene oldu 2023.
Bu sene en çok ilgi gören kitabımız pandemi döneminde yayımlanan Vigdis Hjorth imzalı Miras’tı; senenin son haftalarında okurla buluşan yine Hjorth’a ait Postane Günlükleri de coşkulu bir biçimde karşılandı. Henry Miller’ın Yazmak Üzerine’si ve Muriel Spark’ın Memento Mori’si de heyecan yaratan kitaplar oldu.
Yeni senede yine çağdaş edebiyatın özgün seslerini modern öncülleri sayılabilecek metinlerle bir arada sunmaya devam edeceğiz. Gabriel Garcia Marquez’in torunu olan genç yetenek Mateo Garcia Elizondo’nun Kız’la Randevu romanı Roza Hakmen çevirisiyle, Violane Huisman’ın son derece sarsıcı metni Anne’nin Kitabı Siren İdemen çevirisiyle ve muhteşem Aurora Venturini’nin muazzam metni Kuzenler, Seda Ersavcı çevirisiyle okurlarla buluşacak, şimdiden heyecanlıyız. Truman Capote’nin Tiffany’de Kahvaltı’sı da yılın ilk aylarında Fatih Özgüven’in yeni çevirisiyle okurla buluşacak - bu kitapları ve daha nicelerini sabırsızlıkla bekliyoruz.
Timaş Yayınları – Şef Editör Ayşe Tuba Ayman
Bütün sektörler gibi yayıncılığı ve toplumun genelini etkileyen 6 Şubat depremi gerçeği, ekonomiyi büsbütün sarsan bir etmene dönüştü. Depremde direkt kayıp yaşamayan illerin de maddi-manevi etkilemesiyle bir süredir ülke genelinde hakimiyetini sürdüren olumsuz hava perçinlendi. Çeviri edebiyatla birlikte çocuk ve gençlik eserlerinin yükselişinden bahsetmek mümkün.
Çocuklar ve gençleri hedefleyen başlıkların daha şanslı olduğu bir süreçten geçiyoruz. Bu doğrultuda Timaş Çocuk ve Timaş Genç markalarımızda yayınlarımıza devam ediyoruz. Timaş ana markamızda ise “Dünya Edebiyatı”, “Popüler Bilim” ve “Psikoloji” dizilerimizde öne çıkan çeviri başlıklarla okurlarla buluşmaya devam ettik.
Dünya Edebiyatı, Popüler Bilim ve Psikoloji dizilerimizde yayımladığımız çeviri başlıklar bu yıl öne çıkanlar arasında yer aldı. Kurgu dışında özellikle psikoloji ve kişisel gelişim başlıkları, dünyadaki trendlerin de bir uzantısı olarak ilgi gördü.
Yeni yılda yayımlayacaklarımı ise; Olga Tokarczuk'un Nobel Edebiyat Ödülü'nü aldıktan sonraki ilk romanı Empusyon. 1913'te Polonya’da bir sanatoryumda geçen hikâye insanlıkla doğanın çarpışmasına, gölgede kalanın hükümranlığına ayna tutuyor.
Elizabeth O'Connor’ın Balinanın Ölümü. 1930’larda Galler’deki uzak bir adanın kıyılarına vuran ölü bir balina çevresinde şekillenen hikâye dış dünyayla yüzleşmek zorunda kalan, uçurumun kenarındaki bir topluluğa odaklanıyor.
İsimsiz Kafe, Robert Seethaler. Seethaler yeni romanında bir kafe ve müdavimleri üzerinden II. Dünya Savaşı'ndan çıkmış ve küllerinden doğmanın eşiğinde bir şehirde bir varoluş anlatısı kurguluyor.
Malma İstasyonu, Alex Schulman. Hayatta Kalanlar romanıyla okurunun kalbinde taht kuran Alex Schulman yeni romanı, nesiller boyu aktarılan aile sırları, adaletsizlikler ve her şeyi değiştirebilecek gerçeğin arayışı hakkında dokunaklı bir hikâye.
Thomas Schlesser’ın Mona'nın Gözleri. Sanata ve yaşama dair harika bir romanı, görme yetisini kaybetmenin eşiğinde küçük bir kız ile büyükbabası arasındaki ilişkinin öyküsü olan Mona'nın Gözleri yirmiden fazla ülkeye hakları satılmış uluslararası bir fenomen.
Böcekleri Seven Kadın, Selja Ahava. Gökten Düşen Şeyler'in yazarı Selja Ahava bu romanında 1600'lerde toplum tarafından baskılanan bir kadının sesini kazanmasının ve yaşamın başlangıcına dair kurduğu hikâyeye ses veriyor.
Miras Toprak, Maria Turtschaninoff. Dört yüzyıla uzanan büyülü gerçekçi romanında Turtschaninoff, Finlandiya’nın ormanlarında insan ve doğanın çarpışmasını muhteşem bir kurguyla işliyor. Hakları 23 ülkeye satıldı.
Kayıp Ruhlar için Çay Partisi, Chris Vuklisevic. Otuz yıl boyunca birbirleriyle konuşmayan ikizler annelerinin ölümünün ardından, bir araya gelirler. Bir cadıyla ruh-eşlikçisini bir araya getiren bu macera insanın anlam arayışına odaklanan fantastik bir hikâye.
Zavallı Şey, Matias Faldbakken. Dışlanmayı, yalnızlığı, arzuyu ve yakınlığı konu alan özgün, eğlenceli ve sürükleyici bir roman. Tüm bu detaylarla kurduğu yapının temelinde Faldbakken travma kavramını irdeliyor.
Süper Yardımcı Sendromu: Şefkatli İnsanlar için Hayatta Kalma Rehberi, Jess Baker, Rod Vincent. Yardım etme kavramını ve psikolojisini A'dan Z'ye ele alan çalışma “yardım etme” mekanizmasının nasıl çalıştığını, bazı durumlarda neden ve nasıl yanlış işlediğini ortaya koyuyor. Merhamet ve empatinin köklerini açıklamak için psikolojik ve nörobilimsel araştırmalardan yararlanıyor.
Sarah Hart’ın Once Upon A Prime: Matematik ve Edebiyat Arasındaki Şaşırtıcı Bağlantılar. İngiltere'nin en eski matematik kürsüsünü elinde bulunduran ilk kadın olan Profesör Hart, bildiğimizi sandığımız kitaplar arasında unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor, matematik ve edebiyat arasındaki sayısız bağlantıyı ve bu bağlantıları anlamanın her ikisinden de aldığımız zevki nasıl artırabileceğini gösteriyor.
Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık - Kolektif
Yapı Kredi Yayınları olarak 2023 yılında 203’ü yeni olmak üzere, 1.137 tekrar başlıkta 5.975.107 kitap yayımladık. 2023’te Ahmet Ümit’in Kar Kokusu kitabının yayımlanışının 25. yılına özel bir baskısını yaptık. Yine İpek Çalışlar’ın Hanedan’dan Bir Sultan – Sabiha son günlerde okuyucusuyla buluştu. Ayrıca bu sene biliyorsunuz Cumhuriyetimizin 100. yılı. Bu nedenle birkaç ay önce Cumhuriyet’in İlk Yılı adlı önemli bir kitap ve sergi hazırlamıştık. Yine aynı nedenle Bir İdealin Peşinde: Atatürk ve Alaca Höyük sergisini izleyiciyle buluşturduk. Bu serginin de aynı isimli bir kitabını yayımladık. Çocuk kitaplarında ise J. K. Rowling’in Harry Potter – Sihirli Almanac’ı bu sene çıkan önemli kitaplar arasında. Birbirinden güzel çizimlerin yer aldığı bu kitap da İstanbul Kitap Fuarı’nda okuyucusuyla buluştu. Bunlar haricinde 2023 yılında çıkan diğer önemli kitaplar ise şöyle: Gülten Dayıoğlu’ndan Yüzler ve Sözler, Jean-Louis Fournier’den Dul Ölümsüz Kadının Peşinde, Füruzan’dan Akim Sevgilim, Ayla Algan’dan Yaratıcı Okuyucu, Yaratıcı İnsan, Eugene Ionesco’dan Kel Şarkıcı ve Gergedan kitapları, Anna Lowenhaupt Tsing’den Dünyanın Sonundaki Mantar, Helen Garner’dan Benim Katı Yüreğim ve Richard Yates’ten Yalnızlığın On Bir Hali.
Roman ve hikâye kitapları her zaman en çok tercih edilen kitap türleri arasında bulunuyor. Geleneksel kapaklarımızdan farklı tasarımlarıyla ilgi gören “Modern Klasikler” serimiz de çok okunuyor.
Yapı Kredi Yayınları olarak 2024’te yayımlayacağımız kitaplardan bazıları şöyle. Andre Gide Günlükler 2, Witold Gombrowicz Felsefe Dersleri, Amin Maalouf Labirent, Ömer F. Oyal Doğum Günüme Çağırmak İstediğim Tek Kişi, Roy Jacobsen Grender, Makbule Aras Eyvazi Ustam Diyorum Öldü, Maksim Osipov Taş, Kağıt, Makas, Eylem Ata Güleç Kazı Alanı, Kerem Işık Sınır. Ayrıca William Faulkner, Alberto Manguel, Javier Marias, Erlend Loe, Dag Solstad, Richard Yates gibi önemli yazarların kitapları da 2024’te raflarda olacak. Ayrıca 2024’te Ahmet Ümit’ten bir komiser Nevzat hikâyesi daha geliyor. Bu saydıklarımızla birlikte 2024 yılında 170’e yakın yeni başlıkta kitap yayımlamayı planlıyoruz.
Dosya alfabetik sıralamaya göre sıralanmıştır.
Dosyanın birinci bölümünü buradan okuyabilirsiniz.