Vinciane Despret’in insanlar ve diğer canlılar arasındaki sınırları bulanıklaştıran, bilimden felsefi düşünceye geçen çalışması Bir Ahtapotun Otobiyografisi ve Öteki Öngörü Hikâyeleri, Şule Çiltaş’ın çevirisiyle Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıktı.
Despret, bu kitabıyla hayvanların dünyasına bambaşka bir pencere açıyor; bilimsel tartışmaların ve yeni gelişen terolengüistik alanının ışığında bizi bambaşka tasavvurlara sürüklüyor. İnsanlığın kibri çoğu zaman hayvanları çok fazla hafife almasına, kendini üstün, onları değersiz görmesine sebep oldu. Hayvanların dünyasının ve iletişim yeteneklerinin ne kadar gelişkin olduğunu fark edebilmemiz için 21. yüzyılı beklememiz gerekti.
Bir Ahtapotun Otobiyografisi ve Öteki Öngörü Hikâyeleri; anlatılar oluşturmakta farklı farklı yöntemleri olan hayvanların sesine kulak vermeye davet ediyor okuru. Örümcekler belki makinelerimizin gürültüsünden rahatsız olduklarını açıkça ifade ediyor. Vombatlar dışkılarıyla ördükleri duvarlarla kendi içinde son derece tutarlı bir kozmoloji yaratıyor. Kısa ömürlü ahtapotlar belki ölümden sonrasını hayal ediyor ve farkında olmadığımız bir yazıyla metinler bırakıyor.