Amerikalı multidisipliner sanatçı Doug Aitken’in “İçimdeki Şehir” başlıklı sergisi, Jérôme Sans küratörlüğünde, Borusan Contemporary’de sanatseverlerle buluşuyor.
Bireysellik ve özgürlük kavramlarının bugününü araştıran, sanat üretiminin olanaklarını zorlayan ve izleyicisini bilincin sınırlarına doğru kışkırtan multimedya sanatçısı Doug Aitken’in, Borusan Contemporary’de gerçekleşen Türkiye’deki ilk kişisel sergisi “İçimdeki Şehir”, sanatçının 2006-2024 yılları arasında üretilmiş eserlerini bir araya getiriyor. İnsanın bireysel tarihi ve günümüz insanlık durumuna bir bakış sunan sergide sanatçı modern yaşamın ve hiperbağlantılılığın karmaşıklıklarını ve çelişkilerini, neoliberal küreselleşmiş toplumdaki özgürlüğün anlamını ve bunun bireylerin izolasyonu üzerindeki olası etkilerini ele alıyor. Aitken’in geniş yelpazedeki sanatsal pratiğini, farklı disiplinlerle bir araya getiren sergi, ziyaretçileri pasif bir gözlemciden öteye geçerek, mekâna özgü kurgulanmış bir deneyimle kentlerin dokusu ve ritmiyle etkileşime girmeye davet ediyor.
Özellikle şehirleri merkeze alan çalışmalar, günümüzün aşırı bağlantılı dünyasını ve paradoksal izolasyonunu araştırıyor. Hareket ile hareketsizlik, hız ile yavaşlık, bağlantı ile yalnızlık arasında duran bu çalışmalar, kentsel, fiziksel, dijital ve duygusal ortamlarda insan hareketliliğini sorguluyor. Yalnızlık ve genişleyen mega şehirlerin kütlesi ile sınırsız dijital okyanusta kaybolma üzerine odaklanan sergi, insanlığın yönünü sorgulayarak varoluş biçimlerine yanıt arıyor. Doug Aitken, hızlı teknolojik ilerleme ve değişen kentsel manzaralar içinde yön bulabilmenin zorluklarına dikkat çekiyor. Doug Aitken’in “İçimdeki Şehir” başlıklı sergisi, 17 Ağustos 2025 tarihine kadar Perili Köşk’te ziyaret edilebilir.
Borusan Contemporary Müdürü Dr. Kumru Eren, sergi hakkında şunları söyledi: “Türkiye’deki ilk kişisel sergisi Borusan Contemporary davetiyle gerçekleşecek olan multimedya sanatçısı Doug Aitken’in, Perili Köşk’e özel tasarlanan sergisi İçimdeki Şehir’i sanatseverlerle buluşturmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Yeryüzüne yabancılaşan, dönecek yurdu kalmayan insanın (ve sanatın) enformasyon koridorları veya beyaz küp dışında var olacağına dair umudunu; çöllerden, okyanuslardan, Alpler’in zirvesinden, Boğaz kıyısında kırmızı tuğlalarıyla sessizce yükselen Perili Köşk’e taşıyor. Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’nun siparişiyle üretilen ve sanat tarihinin kilometre taşlarından Marcel Duchamp’ın modernist bir klasiğine de referans veren “Yükselen Merdiven” (2024) adlı kinetik heykel de sergi kapsamında görülebilecek.”
Doug Aitken ise şunları söyledi: “Buradaki çalışmalarım geleneksel anlamda doğal ya da organik olmayan bir ortamda modern yaşamla ilgileniyor. Farklı karakterlerin bir dizi anlatısı, uzayda hareket ediyor, çeşitli biçimler ve enkarnasyonlar alıyor. Bu, aslında izleyicinin bir diyalog yaratmasıyla ilgili. Yaptığım çalışmalar sorular öneriyor. İzleyicinin bir adım geri atarak kendisi hakkında düşünmesine, zaman içinde bir fikir ya da yankı oluşturmasına veya bir sanat eseriyle tartışmasına olanak tanıyor.” Aitken, Borusan Contemporary ile birlikte sergiye ev sahipliği yapan Perili Köşk’ten derinden etkilendiğini şu sözlerle ifade ediyor: “Mimarisi ve konumuyla gizemli bir kaleyi andıran bu dikey, kırmızı tuğlalı köşk beni çok etkiledi. Boğaz caddenin karşısında, köprü ise sol tarafta. Avrupa’da durup Asya’ya bakıyorsunuz. İnanılmaz bir kesişme duygusu, üst üste binen kültürlerin karmaşıklığı var. Büyüleyici ve başka hiçbir yere benzemiyor. Bu sergi için iç mekânları kullandım ve onları sonsuz hâle getirdim. Sonuç olarak, enstalasyonlar oldukça sürükleyici; her biri farklı bir mecra ve farklı anlatılar içeriyor. İçeri girip parlak bir duvarda iyi aydınlatılmış bir dizi resim görmek değil, kapıyı açıp bu girdabın içine düşmek istedim.”
Ayrıca küratörlüğünü Dr. Necmi Sönmez’in üstlendiği Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’nun yeni seçkisi, “Ebedi Prelüd”, “İçimdeki Şehir” sergisi ile eş zamanlı olarak Perili Köşk’te sanatseverlerle buluşuyor. “Ebedi Prelüd” sergisi, izleyicileri teknolojinin şekillendirdiği yeni bir çağda, sınırsız bir sanat yaratımını keşfe davet ediyor. Dijital çağın sanat üzerindeki dönüştürücü etkisi, bu sergide gözler önüne seriliyor. Sanatçılar, geleneksel sanat yöntemlerini dijital araçlarla birleştirerek yepyeni ifade biçimleri geliştiriyorlar. Serginin her adımında neon heykeller, video yerleştirmeleri, müdahale edilmiş fotoğraflar ve kavramsal çalışmalar ile sunulan görsel deneyim, izleyicilere sanatın farklı boyutlarını derinlemesine inceleme fırsatı veriyor. Uluslararası çağdaş sanatın önde gelen isimlerinin eserlerini bir araya getiren serginin, önemli bir bölümü ilk kez gösterilecek olan, farklı dijital tekniklerle üretilmiş çalışmalardan oluşuyor.
Doug Aitken’in “İçimdeki Şehir” sergisi hakkında ayrıntılı bilgiye buradan, “Ebedi Prelüd” sergisi hakkında ayrıntılı bilgiye ise buradan ulaşabilirsiniz.
Künye:
1. Doug Aitken, uyurgezerler, 2007; Sergiden görünüm: Borusan Contemporary, İstanbul, 2024,© Doug Aitken, Sanatçının izniyle; 303 Gallery, New York; Galerie Eva Presenhuber, Zürih; Victoria Miro, Londra; Regen Projects, Los Angeles. Fotoğraf: Hadiye Cangökçe.
2. Doug Aitken, 3 Modern Figür (nefes almayı unutma), 2018; Sergiden görünüm: Borusan Contemporary, İstanbul, 2024 © Doug Aitken, Sanatçının izniyle; 303 Gallery, New York; Galerie Eva Presenhuber, Zürih; Victoria Miro, Londra; Regen Projects, Los Angeles. Fotoğraf: Hadiye Cangökçe.