12 MAYIS, PAZAR, 2024

Galeri Bosfor’dan İki Yeni Sergi: “Dört Ayak” ve “Yüz Kadının Gece Geçidi”

Galeri Bosfor, Funda Susamoğlu’nun “Dört Ayak” başlıklı kişisel sergisi ile Renin Bilginer’in “Yüz Kadının Gece Geçidi” başlıklı ilk kişisel sergisi 31 Mayıs’a kadar sanatseverlerle buluşturuyor.

Funda Susamoglu’nun son bir yılda ürettiği seramik işlerden oluşan “Dört Ayak” başlıklı sergi, yarı canlı olarak tanımladığı bir ara türe odaklanıyor. Sergideki işler, bitkilerden, taşlardan, topografik unsurlardan, hayvanlardan ve insanlardan oluşan doğal varlıkların referanslarıyla keşfedilen ama onları temsil etmeyen muğlak bir forma sahip. Sergide, Susamoğlu’nun formları, canlı ve cansız arasında, hayvan ve insan arasında, bitki veya taş arasında, peyzajı andıran adlandırması zor bir alanda yer alıyor.  Ancak yaban formlarına rağmen duyumsattığı tanıdıklık hissi bizi bu formlara yaklaştırıyor. Sanatçı, yoldaş türlerin birbirleriyle iletişim kurarken dönüşüme uğradığına inanıyor; sadece bir yeniden şekillendirme değil, birbirlerini yeniden yaratma sürecine giriyorlar. Serginin adı olan “Dört Ayak”, köklenme, kendini toprağa yaklaştırma ve kendi dışındakilere yakınlaşma fikrine gönderme yapıyor. Susamoğlu’nun eserlerinin yüzeyleri dokunarak şekilleniyor, dokunmanın ihtiyacını vurgulayarak insan etkileşiminin önemini hatırlatıyor. Bu nedenle serginin atmosferi, yan yana kalmayı, birbirimize yakın olmayı, canlı ve cansız formlarla birlikte var olmayı vurgulayan bir dokunma fikriyle birleşiyor.

Renin Bilginer’in görsel dili, Doğu minyatür resimleri, Japon tahta baskıları ve Türk tekstillerinden ilham alıyor. Halı-resimler, giyilebilir parçalar ve heykel enstalasyonları olarak ortaya çıkan işlerde, el sanatlarının yeniden canlanması, kumaşların boyanması, boya pastalarının karıştırılması ve boyalı tekstillerin oluşturulması, sanatçının pratiğinin ayrılmaz bir parçası hâline geliyor. Malzemelerin ve sunum şekillerinin sürekli keşfiyle Bilginer, resmin nasıl evrilebileceğini ve anlatının bir deneyime dönüşmesi için nasıl genişleyebileceğini araştırıyor. “Yüz Kadının Gece Geçidi” sergisi isminin ilhamını, Japon resimli el yazmalarında görülen, bazen düzenli bir yürüyüş, bazen de bir isyan olarak gece vakti Japonya sokaklarında ilerleyen binlerce doğaüstü varlığın geçidinden alıyor. Bilginer için bu yürüyüş, hayal edilmiş eski bir anaerkil dünyadan gelen kadınsı varlıkların dünyamızla kendi dünyaları arasındaki perdeyi yırttığı bir anı keşfeden, disiplinler arası çalışmalar koleksiyonu sunuyor. Çıplak kadın karakterler, maskeler, görkemli taçlar, mücevherler ve tekstil unsurları ile süsleniyor. Bu nesneler, onların güçlü kadınsı varlıklara dönüşmelerine yardımcı oluyor. Bu karakterler, cinsiyet rollerinden ve kadınlara yönelik ataerkil beklentilerden uzaklaşarak özgürleşiyor; birden fazla kimliği keşfetmelerine izin veren hayali bir araziye yerleşiyorlar.

Künye:
1-2. Funda Susamoğlu “Dört Ayak”
​3-4. Renin Bilginer “Yüz Kadının Gece Geçidi”

0
881
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage