İnsanoğlu, yüzyıllardır sağlıklı yaşam ve tedavi amaçlı doğanın uçsuz bucaksız iyileştirici gücünden faydalanıyor. Doğa gerek ilaç ve tedavi amaçlı sağlık sektöründeki yerini belli ediyor gerekse fiziksel ve duygusal anlamda ruha iyi gelişiyle eski çağlardan beri iyileştirici gücü tercih ediliyor.
Günümüzde hayalini kurduğumuz sağlıklı yaşam, dinlenme ve spa merkezi kültürü ise tahmin ettiğimizden çok daha eskilere dayanıyor. Dünyanın ilk sağlık merkezlerinden biri olarak kabul edilen ve Bergama'da bulunan Asklepion, aynı zamanda dönemin ünlü hekimlerinin yetiştiği bir tıp okulu ve dünyanın ilk psikiyatri hastanesi olarak da tarihe geçer. Müzik, tiyatro, kutsal su, çamur banyoları, su ve spa terapileri, doğal ve bitkisel karışımlar, masaj, aromaterapi ve telkin yöntemleri uygulanarak insanların sağlığına kavuştuğu merkez, şifa merkezi kimliğiyle dikkat çekerken aynı zamanda huzura kavuşma mekanı olarak da görülüyordu. Asklepion 108 metre rakıma sahip korunaklı bir bölgeye kurulmuştu. Havasının ve suyunun güzel olmasının yanı sıra bölgenin kutsal olduğuna da inanılıyordu. Viran kapıdan başlayıp Asklepion’u Bergama’ya bağlayan yol “kutsal yol” olarak bilinirdi. Yolun sonundaki anıtsal bir kapı ile Asklepion’a girilir ve “propylon” denilen kutsal alana ulaşılırdı.
Yunan mitolojisinde tıbbın ve sağlığın tanrısı olan Asklepios, Yunan söylencelerinde Apollon’un oğlu olarak geçer. Buna göre; Teselya Kralı’nın kızı Koronis tanrı Apollon ile ilişkiye girer ve ondan gebe kalır. Ne var ki, tanrının çocuğunu karnında taşırken Arkadya’dan gelen bir yabancıyı da yatağına alır. Bu haberi tanrıya kutsal kuşu olan karga verir. Apollon kız kardeşi Artemis'i Koronis'i cezalandırmak üzere görevlendirir. Artemis de kadını bir odun yığınının üzerinde diri diri yanmaya mahkûm eder. O ateş öyle büyüktür ki, o zamanlar köpükler gibi ak olan karga tüyleri, o günden sonra is karası rengi olur. Kadın alevler üzerinde can vermek üzeredir ki; Apollon çocuğunu Koronis’in karnından alır. Çocuğu yetiştirmesi için at adam Kheiron’a verir. Bu olay hekim-tanrının son anda kurtarıcı olarak yetişmesinin simgesidir.
Dünyanın ilk sağlık merkezlerinden biri olarak kabul edilen Asklepion’un hekimleri hastalarına burada çamur banyosu yaptırır, bitkilerden elde ettikleri ilaçları kullanır, ayrıca onların spor ve müzikle uğraşmalarını sağlardı. Burada rüyalar yorumlanır, telkin yoluyla ziyaretçilerin iyileşmeleri sağlanır, gerektiğinde ameliyat gibi işlemler de yapılırdı. Yüzyıllar sonra, doğal tedavi yöntemlerinin yeniden yaygınlaştığı son yıllarda Asklepion da hareketlenmeye başladı. Son on yldır dünya grup psikoterapi kongresi burada toplanıyor. Psikodrama, yoga, meditasyon (hareket meditasyonu) vs. konularında dünyanın önde gelen uzmanları burada ders veriyorlar. Asklepios adına yaptırılan sağlık şehirlerinin en ünlüleri Peloponnes’teki Epidavros (Epidauros), Hippokrates’in görev yaptığı Gökova Körfezi’nin ağzındaki Kos Adası (İstanköy) ve Bergama’daki Asklepion olarak biliniyor.
Geçmişten günümüze sağlık, terapi ve dinlenme merkezlerinin en önemli bölümlerinden olan spa’nın tarihsel olarak geçmişi ise Roma İmparatorluğu’na kadar uzanıyor. Roma’da başlayan fakat Avrupa’da farklı şekillerde gelişen spa kültürü; tarih içinde, mineral suları, deniz suyu kullanımı ve daha pek çok terapiyi kapsamış.
Spa’nın mucizevi iyileştirici etkileri ise saymakla bitmiyor. Yüzyıllar sonra hâlâ iyileştirici gücünden nasiplendiğimiz spa: Kan dolaşımını düzenler, toksinlerin vücuttan atılmasını hızlandırır, sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur, romatizmal hastalıkların iyileşmesine yardım eder, hidroterapik tedavide kullanılır, beyin yorgunluğu, zihinsel yorgunluk, stres gibi ağır iş temposunun sinir sistemi üzerindeki olumsuz etkilerini yok eder, zindelik verir. Spa tedavi edici etkisine ek olarak günümüzde sıkça rahatlama, stresten uzaklaşma, sakinleşme amaçlı da kullanılıyor.
Günümüzde de dinlenme, rahatlama, sağlıklı yaşam, spa ve güzellik merkezleri kozmopolit şehirlerin karmaşasından uzak, sessiz, doğa ile baş başa, huzur verici alanlarda kurulmaya başlandı. Merkezlerdeki gelişmiş sağlık, spor ve beslenme programlarının çağımızın az hareket eden, kötü beselenen, stresli çalışma düzenine sahip olan insanlarına ne denli iyi geleceği şüphesiz. Canyon Ranch de tam bu amaçlar doğrultusunda ilk merkezini Arizona’da açtı. Ardından Massachusets’deki ikinci tam donanımlı sağlık merkezi geldi. Şimdi ise sıra 1 Temmuz’da kapılarını açacak Bodrum-Milas’da yer alan Kaplankaya’da.
*Kaplankaya'nın katkıları ile yayımlanmıştır.