17 HAZİRAN, PAZARTESİ, 2013

Kent yapılarına iki bakış

 

Bu hafta, İletişim Yayınları’ndan iki yayınımz var. Biri, kentsel dönüşüm meselesine farklı yazar ve fotoğrafçıların perspektifinden bakan ‘Milyonluk Manzara’, diğeri ise mimarlık ve sanat ilişkisini, ‘yıldız’ mimarların yapıtlarının sanata yakınlığını ele alan Hal Foster kitabı, Mimarlık Kompleksi.

Kent yapılarına iki bakış
<p> </p>

Milyonluk Manzara

Kentsel dönüşüm kenti nasıl dönüştürüyor, neye dönüştürüyor? Kentsel dönüşümün ortaya çıkardığı manzara nedir? Hem mecazi anlamıyla, nasıl bir manzara: Nasıl bir mekânsal düzen, nasıl bir sosyal ilişki örgüsü, nasıl bir sınıfsal-toplumsal doku? Hem de düz anlamıyla, nasıl bir manzara: nasıl bir peyzaj, nasıl bir coğrafya, nasıl bir kent resmi? 

 
Bu kitaptaki fotoğraflar ve yazılar, farklı cephelerden, farklı dillerle, kentsel dönüşüm rejimine bakıyor. Fotoğraflar, kentsel dönüşüm manzarasını görkemli tekinsizliğiyle gözümüzün önüne seriyor. Akademisyenler, mimarlar, gazeteciler, kentsel dönüşümün analizini yapıyor. Edebiyatçılar, “hissedilen” kentsel dönüşümü anlatıyor.

Nar Photos kolektifinden; Serra Akcan, Eren Aytuğ, Mehmet Kaçmaz, Tolga Sezgin, Saner Şen ve Kerem Uzel fotoğrafları

Semih Akşeker, Cihan Aktaş, Hakan Bıçakçı, İhsan Bilgin, Tanıl Bora, Gaye Boralıoğlu, Funda Şenol Cantek, Haydar Ergülen, Alev Erkilet, Özgür Sevgi Göral, Pınar Öğünç, Mine Söğüt, Jean-François Pérouse, Özcan Yurdalan, Turgut Yüksel’in yazılarıyla

Milyonluk Manzara
Kentsel Dönüşüm Resimleri

Sanat – Mimarlık Kompleksi

Geçtiğimiz yarım yüzyıl boyunca, sanatın mimarlık ve tasarımla kaynaşmasına tanık olduk: Sanat eserleri, alışıldık galeri ve müze mekânlarının sınırlarını aşıp eski sanayi yapılarına, gündelik hayatın mekânlarına ve doğaya açılırken, mimarlık da yapısal, tarihsel ve toplumsal önceliklerini bir kenara bırakarak kendini gitgide bir “görsel sanat” olarak kurmaya başladı.

Bunun sonucunda, bir yandan ölçeği ve kamusal alana müdahalesi yönünden mimarlıkla boy ölçüşen bir sanat, diğer yandan görsel kültürümüzde sanatçılar kadar derin izler bırakan “yıldız mimarlar” ortaya çıktı. Bu birleşme sonucunda şirketler ve hükümetler, içerdiği eserlerden çok mimarisiyle öne çıkan ikonik müzelerle, festival ve bienal benzeri etkinliklerle şehirleri “markalaştırmak” ve iş dünyasının yatırımlarını çekmek için gözlerini sanat-mimarlık ikilisine çevirdiler. Ekonomi ile kültürün ayrılmaz biçimde iç içe geçtiği bu süreçte, her iki alan da, dünya çapında yaygınlaşan gösteri kültürüne eklemlendi ve onu pekiştirdi. Sanat da mimarlık da, neoliberal ekonomi politikalarının kültür yoluyla hayata geçirilmesinin aracı haline geldi. Hal Foster, “yıldız mimarlar”ın çalışmaları ve sanatı yeni alanlara açan sanatçıların eserleri üzerinden, “sanat-mimarlık kompleksi” adını verdiği bu kaynaşmanın tarihini ve günümüzdeki etkilerini inceliyor. Küresel gösteri kültürünün yarattığı sahte öznelliğe ve toplumsallığa direnmenin yollarını araştırıyor.


Sanat-Mimarlık Kompleksi
Küreselleşme Çağında Sanat, Mimarlık ve Tasarımın Birliği
The Art-Architecture Complex
Sanat Hayat – 27
Yazar: Hal Foster
Çeviri: Serpil Özaloğlu
Dizi Editörü: Ali Artun
Yayına Hazırlayan: Elçin Gen
Kapak Tasarımı: Suat Aysu, Özlem Özkal
Uygulama: Hüsnü Abbas
Düzelti: Asude Ekinc
Kapak: Antoni Gaudí (1852-1926), La Sagrada Famili


0
4831
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage