!f İstanbul’un bu sene iki yaşına basan “Sanat Hayat İçindir!” bölümü 2014 senesi boyunca yurt dışındaki festivallerde ilgi görmüş, merakla beklediğimiz 7 filmden oluşan bir seçkinin yanı sıra festival programımıza dahil etmemiz gereken dört etkinlik sunuyor.
Filmler
To Be Takei / Takei Olmak
Jennifer M. Kroot, ABD, 2014
60’ların fenomen dizisi Star Trek/Uzay Yolu’nda Kaptan Sulu karakterine hayat veren George Takei şimdi 77 yaşında ve o günleri adeta bebeklik günleri gibi hatırlıyor. 2005 yılında eşcinsel olduğunu açıklayan ve 2008 yılında 21 senelik hayat arkadaşı Brad Takei ile resmi olarak evlenen George Takei LGBT haklarını savunmak için yaratıcı eylemlerde yer aldı. Rol aldığı Allegiance müzikalinin promosyonu için kullanmaya başladığı Facebook sayfasının takipçi sayısı dört senede 8 milyonu aştı. Siz de göz gezdirmeyi ihmal etmeyin, Takei’in gülümseten paylaşımlarını görünce bu ilginin sebebini anlayacaksınız.
Actress / Oyuncu
Robert Greene, ABD, 2014
The Wire dizisinin Theresa’sı olarak hatırladığımız Brandy Burre hamile kalıp kariyerine ara verdikten on sene sonra oyunculuğa devam etmek istediğinde yaşadığı mesleki zorluklara bir de çatırdayan evliliği eklenmiş. Senaryo belirlemeden çekilen filmde Greene’in deyişiyle hiçbir kurmaca öge yer almıyor. Yönetmen Robert Greene ile Brandy Burre arasındaki sanatsal yakınlaşma ve iş birliği filmi son derece kişisel kılmış. Günlük yaşamda da kimliklerimizi teatral bir biçimde canlandırdığımızı savunan Greene, bu filmiyle toplumsal performans kavramına dikkat çekiyor.
Life Itself / Hayatın Kendisi
Steve James, ABD, 2014
2013 yılında kaybettiğimiz, sinema eleştirisine yeni bir boyut getiren, yıldız sistemini ilk defa kullanan, tüm zamanların en üretken ve sinema eleştirisi dalında Pulitzer Ödülü’ne sahip tek sinema yazarı Roger Ebert’ın hayatını her yönüyle ele alan “Life Itself/Hayatın Kendisi” sinemaya adanmış bir hayatı görmek için paha biçilmez bir kaynak. Uzun yıllar boyunca sinema eleştirisini televizyon programları aracılığıyla kitlelere ulaştırıp “Two Thumbs Up!” deyişini yaratan Roger Ebert ile Gene Siskel arasındaki çekişmeli mesleki ilişki belgeselde büyük yer tutuyor. 70 senelik yaşamında on bin film izleyip bunların altı bini üzerine eleştiri yazmış olan Ebert’ın yaşamı sinefillerin kaçırmaması gereken bir tutku hikâyesi.
Regarding Susan Sontag / Susan Sontag Hakkında
Nancy Kates, ABD, 2014
Çocukluk günlerinden itibaren yazmaya ve fikir beyan etmeye karşı duyduğu açlığı doyurmaya ömrü kâfi gelmeyen Susan Sontag gözünü budaktan sakınmayan, kendisine biçilen toplumsal rollere razı olmayan, tercihlerini saklamaya gerek duymayan ve yaşamını tek bir şehirde geçiremeyecek kadar tebdil-i mekanın ferahlığına inanan bir kadındı. Ona göre en ilginç yazarlar daima eleştirmenler arasından çıkıyordu. Popüler kültür, savaş, siyaset, insan hakları, cinsellik, fotoğraf, hastalık vb. pek çok konuda kalem oynatan ileri görüşlü bir yazar olarak üretmeye dair kararlılığı iki defa kanseri yenip hayatta kalmasını sağladı. Susan Sontag’ın görüntüleri, yazılarından alıntılar ve özel hayatına yakın tanıklık etmemize izin veren röportajlardan oluşan belgesel Sontag’ı daha yakından tanımamıza imkan sağlıyor.
Remake, Remix, Rip-Off: About Copy Culture & Turkish Pop Cinema / Motör: Kopya Kültürü & Popüler Türk Sineması
Cem Kaya, Almanya, Türkiye, 2014
Gökhan Bulut ile birlikte yönettiği “Arabeks” belgeseliyle 2010 senesinde Antalya’da En İyi Belgesel Ödülü’nü kucaklayan Cem Kaya’nın yeni filmi yapım aşaması yedi yıl süren bir araştırmanın ürünü. Aslen Yeşilçam’da dünya sinemasından filmlerin yeniden yapımları vesilesiyle doğan etkileşimleri irdeleyen belgesel; Türkiye’de sinemanın muzdarip olduğu sansür, arşiv yetersizliği gibi konulara da değiniyor. Metin Erksan, Halit Refiğ, Memduh Ün, Cüneyt Arkın, Fatma Girik ve Türkan Şoray filmde röportajlarını görebileceğiniz isimlerden sadece birkaçı.
La Princesa De Francia / Fransa Prensesi
Matías Piñeiro, Arjantin, 2014
Bu sene !f’in Keş!f jürisinde de yer alan Arjantinli yönetmen Matías Piñeiro’nun son filmi “La Princesa de Francia/Fransa Prensesi” babasının ölüm haberini alan Victor’un Meksika’dan Buenos Aires’e dönüşüyle birlikte çok sayıda sevgilisi, arkadaşı ve bir tiyatro oyunu arasında kalış hikayesini Piñeiro’nun özgün dilinden anlatıyor. Genç yaşına rağmen auteur sinemasının saygı duyulan isimlerinden biri haline gelen Piñeiro yine Shakespeare sevgisini sergilemekten vazgeçmiyor. Bu defa filmin merkezinde Shakespeare’nin erken dönem eserlerinden bir komedi var: Love’s Labour’s Lost/Aşkın Çabası Boşuna.
La Cérémonie / Seremoni
Lina Mannheimer, Fransa, 2014
Bugün bile kendi şatosunda düzenlediği sado-mazoşist seremonilere katılmak isteyenlerden talepler alan Fransa’nın en ünlü dominatrix’i 84 yaşındaki oyuncu Catherine Robbe-Grillet aynı zamanda Jean de Berg ve Jeanne de Berg mahlaslarıyla eserler vermiş, kitapları yakılmış bir yazar. Bir kadının cinselliğinin bir erkekten bağımsız olması ve mutlaka kendi kimliğini taşıması gerektiğine inanan Robbe-Grillet bu filmde partneri Beverley Charpentier ile birlikte rol alıyor. Kendisi gibi bir dominatrix olan Charpentier, ruhunun yalnızca Catherine’e ait olduğuna inanıyor.
Etkinlikler
Bütün Mahalleli Duysun: Bir Enstalasyon – Çiçek Kahraman
17 Şubat 2015-1 Mart 2015 (12:00-15:00), Salt Beyoğlu
“Bütün Mahalleli Duysun” yerleştirmesinde kendinizi mahallenizde hissedeceksiniz çünkü tanıdığınız oyuncular size pencerelerden seslenecek! 1960-‘80 yılları arasındaki Yeşilçam filmlerinden alınan mahalleli temsillerinden oluşan bu yerleştirme bellek tazelemek için biçilmiş kaftan.
Hayaletler I/Hauntings I - Guy Maddin
12 Şubat 2015-22 Şubat 2015, Salt Beyoğlu
Son filmi “The Forbidden Room/Yasaklı Oda”yı da !f kapsamında izleyeceğimiz Guy Maddin’in 2010 yılında hazırladığı F.W. Murnau, Fritz Lang, Hollis Frampton, Victor Sjöström, Jean Vigo ve Kenji Mizoguchi gibi ünlü yönetmenlerin yarım kalmış filmlerinden seçtiği parçalardan oluşan bu yerleştirme, yalnızca tamamlanmış değil bir vücut bulamamış filmlerin de üzerine düşünülmeye değer olduğuna inanan bir yönetmenin çağrısı sayılabilir.
‘Queer’ Seyirlik ya da Mavi Adamların Altın Çağı/Watching Queer or the Golden Age of Blue Man
13 Şubat 2015 (17:00-19:00), Salt Beyoğlu
Yazan-Yöneten: Ben Vautier
Görüntü Yönetmeni & Kurgu: A. R. Ken Subi
Oyuncular: Strap-On Arts Alliance
Dil: İngilizce / Türkçe
Başınıza ne geldiğini anlamak ve yaşadığınız deneyimi anlamlandırmaktan aciz kalacağınızı iddia eden bu etkinlik, cinselliği bir tür seyirliğe dönüştürmek suretiyle kendisine ‘queer’ seyirlik sıfatını atfediyor. Yalnızca Ben Vautier’in ismi bile bizi nelerin beklediğine dair merakımızı cezbetmek için yeterli.
Şehrin Kırışıklıkları / Wrinkles of The City – Havana, Küba
17 Şubat 2015 – 20 Şubat 2015 (11:00-18:00), İSTANBUL ‘74
Yönetmen: JR & Jose Parla, 28'
Dil: İngilizce
Siyah beyaz fotoğraf çalışmalarını dünyanın çeşitli yerlerinde kamusal alanlarda sergileyen Fransız sanatçı JR’ın çalışmalarına !f seyircisi geçtiğimiz senelerden aşina. Kübalı-Amerikalı sanatçı José Parlá ile birlikte gerçekleştirdiği bu çalışma, Küba devrimini yaşamış 25 Kübalı yaşlı insanın portresini Havana’nın duvarlarında dev ölçeklerde sergiledi. Devrimin yanı sıra ülkedeki ekonomik büyüme ve sosyo-kültürel değişimler ile Kübalıların yüzlerindeki kırışıklıklar arasında parallellik kuran proje önümüzdeki bahar aylarında İstanbul’u ziyaret edecek.