BİFO, Borusan Müzik Evi ve Borusan Quartet ile yine pek çok değerli solisti ve şefi ağırlayacak Borusan Sanat’ı, ikinci dönem programını, pandemi etkisindeki kültür sanat ortamını ve gelecek projelerini Borusan Sanat Müdürü Aydın Dorsay ile konuştuk.
Borusan Sanat, pandemi sebebiyle değiştirdiği ve üçe böldüğü sezon programının ocak, şubat ve mart ayını kapsayan ikinci dönemine zengin bir programla girdi. Nisan ve mayıs aylarıyla da devam edecek üçüncü dönemiyle tüm sezon boyunca BİFO, Borusan Müzik Evi ve Borusan Quartet ile yine ülkemizden ve dünyadan pek çok solisti ve şefi ağırlayacak, dinleyicileri klasik, çağdaş, yeni müzik sanatçıları ve bestecileri ile buluşturacak. 2010 yılından itibaren Borusan Sanat bünyesinde farklı birimlerde görev alan ve 2021’in Ocak ayında Borusan Sanat’ın Müdürü olan Aydın Dorsay ile yeni görevinde pandemi ile geçen bir seneyi, kültür sanat dünyamızın bugününü, borusansanat.tv’deki gelişmeleri ve dijitalleşmenin etkilerini, yeni dönem ile birlikte gelecek programa dair merak ettiklerimizi konuştuk.
Borusan Sanat, Türkiye’de sanatı yaygınlaştırmak hedefiyle hizmet veren bir kurum. Bu hedef doğrultusunda bugün Türkiye’deki sanat ortamı hakkında konuşarak söyleşimize başlayalım isterim. Hem devam eden pandeminin hem de ekonomik krizin kültür sanat dünyamız üzerindeki etkisi nasıl oldu? Bu dönemi nasıl ifade edersiniz?
Türkiye’de sanatı yaygınlaştırmak, ülkemizin klasik, çağdaş, yeni müzik sanatçılarını ve bestecilerini dünyaya tanıtmak hedefiyle çalışmalarını sürdüren Borusan Sanat, bu zorlu dönemde diğer kurumlar gibi zor zamanlar geçirdi. Pandemi ve beraberinde içinde olduğumuz ekonomik zorluklar kuşkusuz ki sanatçıları, kurumları ve sanat emekçilerinin üretirken, planlarken daha dikkatli, emin ve yavaş adımlarla ilerlemelerine neden oldu. Ancak her bir zorluğun, mücadelenin sonunda yeni eserler, projeler ve planlamalar doğar. Bizler de bu dönemde planlamalarımızı günün şartlarına uygun şekilde yapmaya çalıştık.
2010 yılından bu yana Borusan Sanat bünyesinde farklı birimlerde görev aldınız ve 2021 Ocak ayı itibariyle de Borusan Sanat’ın Müdürü oldunuz. Pandeminin kültür sanat dünyası için şartları iyice zorlaştırdığı da bir döneme denk geldi görev değişikliğiniz. Kurumun yapısını iyi bilmenizden yola çıkarak bu süreci kendi deneyimleriniz açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Açıkçası kendi kariyerimde farklı kurumlarda çalışırken de ülke olarak çok farklı güçlükler içindeydik ve bu koşullarda sanat adına üretimler gerçekleştirdik. Pandemi, benim gibi pek çok insan için bambaşka bir deneyimdi. Öncelikle alışkanlıklarımızı değiştirmemiz, bakış açımızı ve planlamalarımızı yeni ve değişen şartlara göre düzenlememiz gerekti. Bunu yaparken de her zamankinden daha zor ve yorucu dönemlerden geçtik. Ama her bir zorluk, engel veya değişim hem kişisel hem de kurumsal olarak bizlerin farklı koşullara uyum sağlama gücünü geliştirdi. Bu zorlukların üstesinden gelerek, daha sağlam adımlar ile üretmeye ve paylaşmaya devam ettik.
Haklısınız hepimiz için bambaşka bir deneyimdi. Peki Borusan Sanat’ın Müdürü olduğunuz bu bir senelik sürecin dökümünü çıkartsak.
İlk hedefimiz Borusan Sanat’ın geldiği çizgiyi korumak ve uzun vadeli planlamalar ile daha da ileriye götürmekti. Yıllar içerisinde planladığımız ancak emin adımlarla ilerleme sağlamak istediğimiz dijitalleşme sürecini, bu dönemde çok daha hızlı bir şekilde hayata geçirdik. Önümüzdeki sezonlarda planlamalarımızın etkilerini, sonuçlarını daha net görebileceğiz. Hâlen devam eden pandemi koşulları sebebiyle adımlarımızı dikkatli atıyoruz. Fiziki konserlerimizi yeniden başlatarak, bu süreçte uzak kaldığımız seyircilerimizi, hazırladığımız programlar ile güvenli ve sağlıklı bir şekilde salonlarımızda, etkinliklerimizde ağırlamak en büyük kazançlarımızdan biri olacaktır.
Pandemi sürecinin sanatçılar, müzisyenler, sahne profesyonelleri açısından da ağır bedelleri oldu. Fiziki konserlerin, gösterilerin vb. mümkün olmadığı, bir araya gelemediğimiz uzunca bir dönem yaşandı. Bunun sanatsal üretimlere ve doğrudan kültür sanat profesyonellerine yansımaları hakkında neler söyleyebilirsiniz? Bu konuda kurum olarak çalışmalarınız oldu mu?
2020 Mart’ından itibaren durdurmak durumunda kaldığımız seyircili konserlerimizin yerine hem orkestranın sanatsal bütünlüğünü koruyabilmek hem de bu zor dönemde sahne alamayan müzisyenlerimize destek olabilmek adına, normal sezonumuzda 14 olan konser sayımızı, 2020 Ekim–2021 Mayıs ayları arasında iki katına çıkararak, çevrim içi radyomuz Borusan Klasik üzerinden canlı konserler gerçekleştirdik. Böylece konser salonlarına gelemeyen izleyicilerimizin evlerine radyomuz vasıtasıyla konuk olduk. 2021 Ocak ayından itibaren de borusansanat.tv çevrim içi konser kaydı platformumuzu hayata geçirerek ekranlardan izleyicilerimize ulaştık. Hem işitsel hem de görsel olarak sanatı takipçilerimize ulaştırarak bu zor dönemin atlatılmasında herkese umut verdiğimizi düşünüyoruz.
Hayatlarımızın her ne kadar normale döndüğünü düşünsek de pandemi sürecinde hepimiz dijitalle olan mesaimizi arttırdık. Borusan Sanat da dijital mecrayla bağını güçlendirenlerden oldu ve borusansanat.tv hayata geçti. Sanat kurumlarının, merkezlerinin dijital düzlemde de var olması, kültür sanat etkinliklerinin bu kanallara taşınması hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu dijitalleşmenin kültür sanat dünyasında ve Borusan Sanat bünyesinde nasıl bir yeri oldu?
Dijitalleşme ve kolay erişilebilirlik, sanat, sanatçı, yayınlayan kurumlar için hem kolaylık hem de zorluk getirdi. Büyük kitlelere erişim, kaçıranlar için tekrar izleme olanağı, icracıların kendilerini geliştirmeleri (kayıtları izleyip/dinleyip) açısından dijitalleşmenin önemli katkılar sağladığını düşünüyorum. Ancak kolay erişilebilirlik, sanatı yerinde takip edenler ve yeni keşfedenler açısından da sanatın oldukça hızlı tüketilmesine, zaman zaman da değerinin düşmesine neden olabiliyor. Diğer bir taraftan, dijitalleşme ile kurumların ve sanatçıların arşivlerinin zenginleştiğini de söyleyebilirim.
borusansanat.tv özelinde dijital alandaki mevcut ve gelecek programınızdan bahsedebilir misiniz? Borusan Sanat’ın dijital yanını belirleyecek ve sürdürülebilir olmasını sağlayacak ne gibi çalışmalarınız olacak?
2013’ten bu yana yayın hayatını sürdüren Borusan Klasik radyomuz ve pandemi dönemiyle hızlandırdığımız ve 2021 Ocak’ta yayın hayatına başlayan borusansanat.tv ile konserlerimizin canlı ve kayıttan yayınlarına önümüzdeki yıllarda da devam etmeyi planlıyoruz. Yeni içerikler, yayınlar üzerinde ekibimiz çalışmalarını sürdürüyor. Amacımız, müziğe erişimin kolaylaşması, izleyicilerimizin farklı platformlardan da konserlerimizi takip edebilmesi. Bu çalışmalarımızı planlarken kalitenin görsel ve işitsel olarak en üst seviyede olmasına çalışıyoruz. Güncel teknolojileri takip ederek, kendimizi geliştirmeye devam ediyoruz.
Bir yandan da kısıtlamaların kalkmasının ardından fiziksel buluşmalar tüm coşkusuyla devam ediyor. Borusan Sanat’ta ikinci dönem yeni yılın ilk konseri ile başladı. BİFO, Borusan Müzik Evi ve Borusan Quartet çok değerli konuklarıyla zengin bir konser programı hazırladı. Yeni yıl programlarınıza dair paylaşımda bulunur musunuz?
Pandemi döneminde programlarımızı değişen ya da değişmesi muhtemel koşullara hızlıca uyumlanabilmek adına üç kademede açıklamayı tercih ettik. Ekim–Aralık 1. dönem; Ocak–Mart 2. dönem; Nisan–Mayıs 3. dönem... 2022–2023 sezonumuzu eğer bir aksilik olmazsa yaz sonuna doğru açıklayacağız. Ocak–Mart dönemi için, konuk şeflerimiz ve solistlerimiz ile orkestramızın müzikal ve sanatsal kalitesini en iyi şekilde icra edebilecekleri programlarımızı yaptık. 3 ve 17 Şubat konserlerimizdeki solistlerimiz ve şeflerimiz buna iyi birer örnektir. Borusan Quartet’in mart ve nisan konserlerinde Türkiye’den iki başarılı genç solist ile yapacakları konserleri, Borusan Müzik Evi’nde mart ve nisan aylarında doğaçlama, caz, çağdaş ve yeni müzik alanında birbirinden yetenekli yerli ve yabancı projeleri izleyici/dinleyicilerimizle buluşturmayı hedefliyoruz. Takipçilerimiz web sitemizden ve sosyal medya hesaplarımızdan detaylı bilgi alabilirler.
Bu yılın programları hazırlanırken neler göz önünde bulunduruldu ve önemsendi? Borusan Sanat, 2022 yılında sanatseverlerin hafızalarında nasıl bir yer edinecek? 2022 yılı programında yer alacak isimlerden, başlıklardan sizi en çok heyecanlandıranlar, merakla bekledikleriniz hangileri oldu?
Programlarımızı hazırlarken hem BİFO’nun hem Borusan Quartet’in hem de Borusan Müzik Evi’nin çizgisini, sanatsal kalitesini koruyabilmek ve daha ileriye taşımak için çalıştık. Tabii ki değişen koşullar sebebiyle programlarımızda son dakika değişiklikleri yapmak durumunda kalabiliyoruz. Öte yandan, benim için Borusan Sanat bünyesinde gerçekleştirdiğimiz ve gerçekleştireceğimiz bütün projeler heyecan vericidir. O yüzden bir tanesini seçmek zor. Kendi alanımızda farklı türlerden, dönemlerden sanatçılar, besteciler ve projeler ile izleyici/dinleyicilerimize alternatifli programlar sunduğumuzu düşünüyorum. Bu projeler ile Türkiye müzik ve sanat hayatına ne kadar çok katkımız olursa, o kadar akıllarda yer edeceğimize inanıyorum. Bunu da ekip olarak hem müzisyenler hem de takipçilerimiz ile birlikte gerçekleştirebiliriz.
Aydın Bey yılların birikimine ve tecrübesine sahip biri olarak, bu her açıdan zorlu dönem içinde sanatseverlere, sanata katkıda bulunanlara neler söylemek istersiniz? Bunun yanı sıra sizin kültür sanat dünyasının geleceğine dair beklentileriniz, öngörüleriniz nelerdir?
Zor dönemlerde sanatın ve müziğin birleştirici gücüyle, daha iyi, huzurlu ve sağlıklı günlere kavuşacağımıza inanıyorum. Bunu gerçekleştirmek için, bu alanda çalışanların, sanatçıların ve izleyicilerin bir arada olması, sanat ile geleceğe dair umudu beslemesi çok büyük önem taşıyor. Dolayısıyla sanatın bugün var olmasını sağlayan sanatçıların çalışmalarını, sanatseverlerin ise desteklerini devam ettirmelerini isterim. Önümüzdeki zamanlarda sanat, her koşulda, değişim ve dönüşümlere uyum sağlayarak varlığını sürdürecektir. Herkese müzik ve sanatla dolu bir yıl dilerim.
Borusan Sanat'ın programına dair ayrıntılara web sitesinden ulaşabilirsiniz.