“Écoute Chérie”, “Les filles désir” ve “La femme à la peau bleue” gibi şarkılarıyla dinleyicilerin dikkatini çeken Charline Mignot yani bilinen adıyla Vendredi Sur Mer ile müzikal yolculuğunu, son albümü Métamorphose’u ve yaklaşan İstanbul konserini konuştuk.
Zorlu PSM, “PSM Loves Summer” konser serisi kapsamında Fransız electropop’unun sevilen isimlerinden Vendredi Sur Mer’i 17 Haziran akşamı Zorlu PSM %100 Studio’da ağırlayacak. Fotoğrafçılıkla başladığı sanat kariyeri fotoğrafların ilhamıyla müzikal yolculuğa dönüşen Vendredi Sur Mer, 2017 yılında ilk EP’si Marée basse ile dinleyiciyle buluştu. Ancak ismini duyurmasını sağlayan Premiers émois adlı albümü oldu. Çalma listelerinde bu albümden “Écoute Chérie”, “Les filles désir” ve “La femme à la peau bleue” parçaları yer aldı. Son albümü Métamorphose’u ise 2022 yılının mart ayında yayımladı. “Duyanı yolculuğa, şiire ve hayale davet eden bir isim olmasını istedim.” diye açıkladığı Vendredi Sur Mer “deniz kenarında bir cuma” anlamını taşıyor. İlhamını denizden alan müziğini sanatçıyla konuştuk.
Üç yıl aradan sonra yeniden Türkiye’de dinleyicilerinizle buluşacaksınız. İlk konser deneyiminizi nasıl hatırlıyorsunuz?
Çok güzeldi. İstanbul’u bilmiyordum ama geldiğimde şehri, insanları ve kahveyi keşfettim. Bu konserden gerçekten harika ve büyük anılarım var. Türkiye’de tekrar çalacağım için çok heyecanlıyım, üç yıl çok uzundu.
Bu yılın mart ayında son albümünüz Métamorphose’u yayımladınız. Albümün hikâyesini ve kayıt sürecini anlatır mısınız? Bu albümde dinleyicilerinizle neler paylaşmak istediniz?
Bu albümü yakın arkadaşım Sam Tiba ile başladık ve bitirdik. Métamorphose’da ilk şarkıdan itibaren daha yeni ve daha güçlü bir şey yapmak istedim. Sam, tekno müzik temelli ve birlikte çalışmak çok büyük bir şanstı benim için. Daha dürüst olmaya karar verdim çünkü insanlarla kendimden yeni bir şeyler paylaşmam gerekiyordu. Yani, bu albüm bazen daha sert ve kaba, ama daha şiirsel ve ilk albüme göre daha karanlık. Bunu seviyorum; çünkü her şarkıda daha da derine inmek istedim, insanları ağlatmak, dans ettirmek ya da daha şehvetli olmalarını sağlamak istermiş gibi…
Multidisipliner bir sanatçısınız. Bu müziğinizi nasıl etkiliyor? Özellikle fotoğraf ile başladığınız müzik kariyeriniz bugün birbirini nasıl etkileniyor?
Bence sanatın her disiplini önemli. Artık müzikte birçok fotoğraf, video vs. paylaşmak zorundayız, yani bana göre bir sanatçının her yönü önemli. Fotoğrafçılık da bunlardan biri ve bunu erken yaşlarımdan beri yapma şansına sahibim. Bu da benim için müziğim hakkında daha fazlasını anlatmama ve yaratmama yardımcı oluyor. Müzik videolarım, albüm kapaklarım vs. için çalışacağım sanatçıları seçebilmek beni mutlu ediyor.
Müzikal yolculuğunuzu bu noktada nasıl tarif edersiniz?
İlginç aslında tam olarak da bilmiyorum ama belki bu çok kişiseldir. Şarkılarımla istediğin kişi olabilir, istediğini hissedebilirsin. Paylaşmak istediğim bu. Bu bazen birini ağlatmak gibi, bazen intikam almak gibi… Bu yolculuğu seviyorum.
Dinleyicileriniz olarak şarkılarınızla istediğimiz kişi olabiliyoruz, peki siz kimleri dinliyorsunuz?
Bu çok değişiyor. Şu sıralar İsrailli sanatçı Noga Erez’le kafayı bozdum. Ve tabii ki her zaman Lorde ve FKA Twigs’e geri dönüyorum.
Yakın zamanda yeni tekli veya albüm yayımlayacak mısınız? Üzerinde çalıştığınız bir proje var mı?
Üzerinde çalışıyorum, laptopumda bazı şarkılar var. Fakat şimdilik yeni albümümden “Comment tu vas finir” ve “Désabusée” şarkılarının uzatılmış versiyonlarının yer aldığı yeni bir plak yayımladım. Kısıtlı sayıda, yani kendinizinkini almak için acele edin J
17 Haziran’da Zorlu PSM’de gerçekleşecek konser için neler söylersiniz?
Çok heyecanlıyım! Her şey hazır :) Sadece şimdi uçağa binmem gerekiyor.
Vendredi Sur Mer’i 17 Haziran akşamı, %100 Music katkılarıyla PSM Loves Summer kapsamında Zorlu PSM %100 Studio’da canlı olarak dinleyebilmek için biletlerinizi buradan alabilirsiniz.
İlk sıradaki fotoğraflar NYLON'dan alınmıştır.
Başlıktaki fotoğraf: © Charlotte Krieger