Bir dünya hayal edin... Yüzyıllar evvelinden gelen ve günümüzde üretilmiş Etemenanki isimli özel bir aşının genlerinde bulunduğu çocukların kolonilerde yaşadığı, dünyanın kontrol edilemez bir hızda yıpratıldığı bir sistemde sadece varlıklarıyla yeni bir yaşam yarattığı bir dünya... 

Başta çılgınca gelen bir kurgu deniyor kitap için... Oysa hiç de öyle değil bence. Derinlere indikçe, aslında hayal ettiğimiz bir umut dünyasını keşfe çıkıyor insan. Acıyı, yeni çağın çocuklarının her biri diğerinden özel olan güçleriyle takas ederek daha güzel bir yaşam kurgulamış yazar Çiçek Sekban Tüfekçi bu kitabında.

Çiçek'le Facebook aracılığıyla, her ikimiz de yazar olduğumuz için birbirimizin kelimelerinin ışığına çekilince tanıştık. Adı gibi çiçek, rengarenk bir insan o.  Kendisine özgeçmişi sorulduğunuda "Çiçek işte...Düşünen Çiçek... Sizlerden biri... " diyor. İki çocuğu var, Melek ve Can. Kendisini bildi bileli benim gibi, kelimelerin sihrini kalbinde duyumsamış her zaman. Bu onun ikinci kitabı ve Goa Yayınları'ndan çıkardığı bu kitapla yeni çağın şafağını duyuruyor tüm okuyucularına.

Kendisine kitabı yazarken sahip olduğu en belirgin hissin ne olduğunu sorduğumda, "YAZARKEN MANYAK BİR UMUTLA YAZDIM" diyor Çiçek. Hepimizin tam da bugünlerdeki dünyadan sıkıldığı bir zamanda hayal ettiği ortak şeyin, daha iyi bir dünyaya giden yolun umuduyla...

Şimdi sizler Etemenanki ne demek diye merak ediyorsunuzdur. Etemenanki, 5000 yıl önce Babil'in asma bahçelerinde inşa edilen en büyük Zigguratın adı. Yeni çağın çocukları bugün bunu yeni bir dünyaya geçit kapısı olarak inşa ediyorlar.  Hepimizin ihtiyacı olan bir dünyaya... Yazarın kanımca hiçbir mantık hatası yapmadan ördüğü romanı okurken, gözümün önünde bir sinema ekranı canlandı sıklıkla. Beyaz perdeye çok keyifle uyarlanabilecek bir roman olan Etemenanki'ninkurgusu adeta bir Dan Brown kitabında bulabileceğiniz kurguya paralel ilerliyor.  Zaten kendisi de Dan Brown’ın ilk kitabını okuduğunda benzer şeyleri düşünmüş. Bir zihnin böyle bir kurguyu nasıl yapabileceği sorusuna cevabı yine kendisi vermiş Çiçek kitabında. Kitap okurlarına bir de mesajı var: 

"Ancak dolu, donanımlı bir zihin fantastik kurgular yapabilir. Bunun bir tık üstü de mitlere ve dinlere dayalı bulgular üzerinden tutarlı fantastik kurgular yapmak. Ki bu çok daha zor. Gençlere tavsiyem piyasanın bilinen yayınevlerinin üzerlerindeki hegamonyadan kurtulsunlar. Dayatılanları okumasınlar. Farklılıkları görsünler. Farklı eserleri görsünler. Çünkü piyasanın içinde biri olarak edebiyat dünyasının da kirletildiğini söyleyebilirim. Elmayı ve armudu ayırt edebilmek için kenarda köşede duran kitapları da okusunlar. Onlarda büyük cevherler gizli." diyor. 

Çok okuyanlar bilir, kitaplar başka bir dünyanın anahtarlarıdır. Hayal ettiğimiz, sorguladığımız, yarattığımız, düşlediğimiz, var olduğumuz başka başka dünyaların... Yazarlık sürecine benim gibi çok küçükken başlamış Çiçek de. Şöyle diyor:

"Çok küçük yaşlarımdan itibaren sorgulama lüksüne sahip bir çocuktum. Haşarı ve araştırmacı ruhlu bir yapıdayım. İşletmecilikten yazarlığa geçiş nedenim de bu esasında. Çocuk ruhumun arayışı, sorgulayışı devam ederken ben sistemin bir parçası olamazdım. Bu nedenle de sistemin dışına çıktım. Uzun seneler boyunca derin araştırmalarım oldu. Ve sanırım bilgi; geniş perspektiften kelimelerle taşınca da ortaya benim gibi sıradışı bir yazar çıktı. Sorumluluk duygum ve empati yeteneğim beni toplum ve insanlığa faydalıişler yapmaya yöneltti. Bu nedenle son romanım Etemenanki’de insanları “neden var?” sorusunu sormaya teşvik ettim. Okurken hem keyif almalarını ve aynı zamanda ruhlarını okşarken zihinlerini zorlamayı da seviyorum."  

Bizler, acı dolu bir dünyanın umut ve sevgi dolu çocukları olabiliriz. Bizler yeniyi yaratanın bir parçası olabiliriz. İşte o zaman, önümüzde hiçbir engel duramaz. Tıpkı Çiçek'in şu sözleri gibi:

"Ha sen, ha ben özümüz aynı. Allah adıyla Allah’ın yarattığına zarar verme gafleti, aymazlığı çok can acıtıcı boyutlarda. Bunun üstesinden öncelikle içsel bir sevgiyle gelinebilir...Çünkü içsel devrimini tamamladığında ‘TEK’sindir. Devrimin topluma yayıldığında ise ‘BİR’ olursun.” 

1800’lerde Louis Pasteur ve yardımcısı, günümüzde Profesor Can Marque Özcan ve taşıdıkları güçleriyle Gabrielle, James, Levent ve minik Evrim gibi pek çok yeni dünya çocuğuyla tanışma şansı yalnızca bir kitap kapağı kadar uzağınızda....Ve güzel haber! Etemenanki 2 yolda!...

Aşkı, evrimi, bilimi harmanlayan bu kitap, özetle, bir ruhsal devrim ve bu devrime uyum gösteren bir neslin yükselişinin, yepyeni bir dünya başlangıcının hikayesi Etemenanki...Haydi sizler de Etemenanki'nin büyülü dünyasında harika bir yolculuğa çıkın, pişman olmayacaksınız.