11 Kasım Çarşamba günü gerçekleştirdiği ön gösterim ile kapılarını açan Contemporary İstanbul tecrübe edilmek üzere, 15 Kasım’a kadar İstanbul Kongre Merkezi ve Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda çağdaş sanat izleyicisi için açık olacak.
Marcus Graf’ın hatırlattığı gibi 2006’da kırk ulusal ve dokuz uluslararası olmak üzere kırkdokuz galeri ile yola çıkan Contemporary İstanbul, 10. yılında yirmidört ülkeden yüziki galeriyi ağırlıyor.
Sanat alanında hala hakkını vererek tartışamadığımız bağımlılık-bağımsızlık kavramlarını unutmadan, fuar sözcüğünün alışveriş içeren büyük sergi anlamını da hatırda tutarak devam ediyorum. Elbette bu büyük sergide sanat izleyicisinin ne ile, nasıl ve nelerle birlikte karşılaşacağı sorusu düşünülmeyi hakediyor. Dünyanın her yerinde, sanat fuarı ikliminde, gösterilen işlerin aynılaşması, nefes alanını yitirmesi tehlikesi olası... Sanatçının bu durumla başetmesi çok kolay değil. Bir yanda artık tavan freski yaparken boyun omuru kaynamayan bir sanatçı modelinden sözediyoruz. Bugünün bilgisi ile işlerin görünürlüğü, satılması, faturaların ödenmesinin ve üretimin devamlılığının adı. Bu umut kırıcı dünyada yaptığımız şeyleri yapmaya devam etmenin önemli olduğunu düşünüyorum. Önizleme çerçevesinde yoğun karşılaşma ve muhabbet eşliğinde tecrübe ettiğim fuardan, o kısa aralıktan kadraja girenleri paylaşayım.
Yeni medya sanatına ev sahipliği yapan Plugin bölümü, küratör Ebru Yetişkin tarafından önerilen X-CHANGE başlıklı tema altında gerçekleştiriliyor. Bölüm mimari düzenlemesi ile bu yıl izleyiciye daha büyük bir hoşgeldiniz diyen oran-orantıda kurgulanmış. İçinde kaybolmadan genç etkinliklerin enerjisini de yadederek izliyorum.
Bu bölüm, yeni medya kültürü içindeki mübadele yollarının çoğaltılması, kendin-yap akımına dayalı üretim pratikleri, atık ve boşa harcanan malzemelerin yeniden kullanımı ve mutasyona neden olan etkileşim ilişkilerini kapsıyor. Yüksek teknolojinin basit teknolojilerle birlikte çalışması, organik ve inorganik formların bir arada işlemesi, fiziksel ve dijital gibi ikiliklerin ötesine geçen dinamikler gibi alt başlıklara odaklanan X-CHANGE, genç enerji ile karşılaşmanız için tecrübe edilmeyi bekliyor.
Bu üç saatlik turda karşılaşabildiklerimden, İhsan Oturmak’ın, Karavil Gallery’deki kişisel gösterimi, Pi Artworks’de What Something do Depends on What It Is Not diyen Nancy Atakan, Gözde İlkin, Sanatorium’da Sevil Tunaboylu ve Kemal Özen’in özellikle Beni Buradan Alın diyen tuali, Nermin Er, İnci Eviner ve Nilbar Güreş ilgiye mazhar oluyor.
Galerinin zeminini kaldırarak kendilerine alan yaratan ve strafor üzerine yattıklarından “–kalkın, üşüteceksiniz!” deme duygusu yaratan ancak sorularınıza cevap vermeyen, yatay pozisyonda şarja takılı telefonlarını karıştırırken gördüğümüz performansçılar değişen dünyayı hatırda tutmaya, artSümer, Galeri Zilberman, GALERİST, C24 galeri, The Empire Project ve Galeri Nev ise çarpıcı karşılaşmalara alan açıyor.
Rampa Galeri’den o gün devri daim olsun diyerek uğurladığımız Cengiz Çekil Hoca'ya selam etmeden geçilmiyor.
Ziyaret Saatleri: 12-14 Kasım 2015 11:00-20:00 / 15 Kasım 2015 11:00-19:00