BASE’ten Radarımıza Takılanlar

Bu sene ilk defa sanatseverlerle buluşan, 108 sanatçıya ait 116 yapıta ev sahipliği yapan BASE, İstanbul sanat dünyasına yoğun beş gün yaşattı. Galata Rum Okulu’nda izleyiciyle buluşan etkinlik, heyecanlandıran yapıtlar kadar panel programıyla da dikkat çekti.

Baskı, cam, enstalasyon, fotoğraf, görsel iletişim tasarımı, grafik tasarımı, heykel, resim, seramik, Türk el sanatları ve video kategorilerindeki çalışmalar; 23 kişilik kurul tarafından seçildi ve Derya Yücel kürasyonuyla sergilendi. Seçici kurulda yer alan isimler: Delfina Foundation'ın kurucusu Aaron Cezar, Borusan CEO’su ve koleksiyoner Agah Uğur, sanat yazarı ve eleştirmeni, akademisyen Ahu Antmen, koleksiyoner Aslı Bilge, koleksiyoner ve sanat yazarı Banu Çarmıklı, İstanbul Modern Sergiler ve Programlar Direktörü Çelenk Bafra, The Armory Show'un Direktörü Deborah Harris, Galerist Yönetici Direktörü Doris Benhalegua, sanatçı Ergin İnan, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı ve koleksiyoner Erol Bilecik, sanatçı Hera Büyüktaşçıyan, fotoğraf sanatçısı Murat Germen, ressam Neş’e Erdok, New York Academy of Art’ın Dekanı Peter Drake, Galerie Voss Direktörü Rudiger Voss, Daire Sanat kurucusu Selin Söl, grafik tasarım sanatçısı/art direktör Stephan Bundi, Spot Projects Kurucusu/koleksiyoner Tansa Mermerci Ekşioğlu, Piartworks Kurucusu Yeşim Turanlı, grafik tasarımcı Yeşim Demir ve heykel sanatçısı Ziyatin Nuriev.

Yeni mezun sanatçı adaylarına destek olmayı amaçlayan BASE; sanat sektörü, yaratıcı endüstriler ve medya ile buluşmalarına da aracı oldu. Mezuniyetten profesyonel sanat hayatına geçiş sürecinde etkili bir basamak sunan platform, aynı zamanda koleksiyoner, sanatsever ve yaratıcı endüstrilerin de genç yetenekler keşfetmesine fırsat yarattı.

BASE’in ardından, keşfettiğimiz sanatçı yapıtları dışında, hatıralarda kalacak bir diğer şey ise yoğun panel programıydı. Dört gün boyunca, birbirinden değerli isimleri ağırlayan BASE Talks büyük rağbet gördü. Program boyunca izleyiciyle buluşan isimler: Adnan Yerebakan, Agah Uğur, Ahmet Doğu İpek, Ahmet Elhan, Ahu Antmen, Alev Ebüzziya Siesbye, Ali Güreli, Ali Kazma, Ali Kerem Bilge, Ali Murat Ergül, Alper Turan, Arda Yalkın, Arkın Kahyaoğlu, Aslı Öymen, Aslı Sümer, Ayça Telgeren, Ayşegül Sönmez, Banu Çarmıklı, Banu Taşkın, Beyza Boynudelik, Burcu Ezer, Burcu Gürvardar, Burçak Bingöl, Can Aytekin,CANAN, Candaş Şişman, Cem Akar, Cem Sağbil,Coşar Kulaksız, Çağla Saraç, Çağrı Saray, Çelenk Bafra, Deniz Ova, Derya Bigalı, Derya Yücel, Devabil Kara, Ebru Yetişkin, Ela Cindoruk, Erdal İnci, Elvan Ekren, Emin Çapa, Emin Hitay, Emre Dökmeci,Emre Evrenos,Erim Bayrı, Esra Yıldız, Evren Erol, Ezgi Bakçay, Fatma Çolakoğlu, Ferhan İstanbullu, Ferhat Özgür, Fırat Arapoğlu, Fisun Yalçınkaya, Gamze Büyükkuşoğlu, Gökşen Buğra, Gönül Nuhoğlu, Gülay Semercioğlu, Gülsün Karamustafa, Hale Tenger, Hamit Hamutçu, Hande Şekerciler, Haro Cümbüşyan, Hera Büyüktaşçıyan, Huma Kabakcı, İdil Deniz Türkmen, İnci Furni, İnsel İnal, İpek Duben, Karoly Aliotti, Kemal Özen, Kerem Ozan Bayraktar, Korkut Avcı, Lerzan Özer, Marcus Graf, Mehmet Ali Bakanay,Mehmet Güleryüz, Mehmet Kahraman, Melih Görgün, Merve Akar Akgün, Merve Çağlar, Metehan Özcan, Mine Kaplangı, Moiz Zilberman, Murat Germen, Murat Morova, Mustafa Taviloğlu, Mümtaz Sağlam, Nancy Atakan, Naz Cuğuoğlu, Nazan Pak, Nazar Şigaher, Nevzat Sayın, Nur Koçak,Orhan Cem Çetin, Oya Delahaye, Özge Yılmaz, Özlem Büyükarman, Özlem Yalım,Pemra Ataç Açıktan, Refik Anadol, Saliha Yavuz, Saruhan Doğan, Selin Söl,Seçkin Pirim, Selim Süme, Selim Ünlüsoy, Selman Bilal, Sera Sade, Seval Yavuz, Seyhan Musaoğlu, Taner Ceylan, Tomur Atagök, Uğurcan Ataoğlu, Volkan Kızıltunç, Yasemin Bay, Yağmur Çalış, Yunus Emre Erdoğan, Veli Mert, Yusuf Sevinçli, Zeynep Sağır ve Zuhal Baysar.

BASE’te heyecan verici çalışmalarla karşılaşmanın yanı sıra sevindirici bir satış hareketliliği de gözlendi. Bu esnada yeni mezun sanatçı adaylarını desteklemek fikrinin kıymetinden ısrarla bahsetmek gerek. Ne yazık ki şanslı olmadığın ya da tanıdığının olmadığı bir sanat dünyasında fark edilmek, hele de yeni mezunsan, kabul edelim ki bir hayli zor. Dolayısıyla bu çetin şartların arasında yeni yeteneklere kucak açan platformlar da bir o kadar değerli bizler için.

Gelelim Galata Rum Okulu’nun dört bir köşesine yayılan birbirinden değerli çalışmalara. Hepsi birbirinden yetenekli 108 sanatçıdan tek tek bahsetmek oldukça güç, ancak radarımıza takılanlardan söz etmeden olmaz. Daha açılış gecesinde fark edilir bir satış hareketliliğyle karşılaştığımız BASE’te kırmızı noktaların dikkat çektiği bir köşe olarak karşımıza çıkan Ömer Sedat Yenidoğan’ın fotoğrafları cesur duruşuyla da fark edildi. Büyüklü küçüklü toplam 12 fotoğrafın yer aldığı çalışma, çıplak vücutlu ve beyaz hayan maskeli insanların toplu bir portresi niteliği taşıyor. İnsan kadar zalim, hayvan kadar savunmasız… Platformun bir diğer sosyal medyada sıkça karşımıza çıkan çalışması Selen Tokgöz Man’ın Dualite adlı heykeli oldu. Rüyalardan ilham alan heykel, bir kız çocuğunun işaret parmağıyla göstediği, bilinçaltı referanslı, yansımalı çerçeveden oluşuyor. İzleyici olarak kendi  yansımalarımızı gördüğümüz rüya boyutu ise akıllarda bir gerçeklik sorgusu yaratıyor. Büşra Çeğil’in karışık teknik enstalasyonu adından ilhamla zaman algısını vurguluyor. Nostaljik fotoğraflar çerçeveleriyle birlikte eriyip akarak zamanın akışkanlığı ve kaybolabilirliğini akla getiriyor. Eda Gizem Uğur’un Hikaye I adlı enstalasyonu, tül bir perde, üzerindeki işlemeler, eski bir radyo ve ses kaydının bir araya gelmesiyle ortaya çıkıyor. Uğur’un babanesinin gerçek hikayesini izleyiciyle buluşturduğu çalışma, babanesinin hatıralarını kendi sesinden anlatımı ve yine kendi perdesinde görselleşen cümlelerinden oluşuyor. Çağla Berkoğlu’nun Puslu Kartlar’ı görmeye değer bir başka çalışma.

Gözen Kamaz, Ay Işığı adlı hareketli kitap çalışmasıyla çocuk kitaplarına farklı bir bakış açısı getiriyor. Kübra Boy’un Trofe adlı çini panosu, Canalp Sipahi’nin Automata Whale adlı kinetik heykeli, Büşra Özdemir’in Tolf adlı tuval üzerine karışık teknik resmi seçkideki görmeye değer diğer işler arasında yer aldı. Her ne kadar biraz tekrara düştüğünü hissettirse de Buradayım adlı enstalasyonuyla karşımıza çıkan Damla Yalçın, kumaş üzerine nakışlarıyla dikkat çekti. Elif Özer ise Nowhere to Hide adlı, çocuğuna sarılmış uyuyan savunmasız bir anne heykeliyle seçkiye dahil oldu.

Sanat dünyasına yeni bir soluk getiren BASE, ilk edisyonuyla 10.000 ziyaretçiyi ağırlarken şimdiden seneye heyecanla bekleyeceğimiz etkinlikler arasında yerini aldı.