Borusan Contemporary'de Baharı Karşılamak İçin Buluşalım

“Uvertür: Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Yeni Eserler”, “Ola Kolehmainen: Sinan Projesi” ve “Günlerin Tortusu” adlı sergiler, 4 Mart tarihinde açılacak ve 3 Eylül’e dek ziyaret edilebilecek. Güneşli günlere Perili Köşk'ün eşsiz manzarasında "merhaba" demek isteyenler için gelecek sergileri inceledik. 

Uvertür: Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Yeni Eserler

Kasım 2014’te ilki gerçekleşen “Uvertür” sergisinin ikincisi olarak karşımıza çıkacak olan "Uvertür: Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Yeni Eserler" ile başlıyoruz incelememize. Küratörlüğünü Borusan Contemporary’nin genel sanat direktörü Kathleen Forde’un üstlendiği “Uvertür: Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan Yeni Eserler”, adından da anlaşılabileceği gibi koleksiyona yeni katılan ve daha önce Borusan Contemporary’de gösterilmemiş eserlerden oluşuyor. Kurt Hentschläger, Angela Bulloch, Chris Doyle, Ali Kazma, Rachel Rossin, Christa Sommerer, Laurent Mignonneu, U-ram Choe gibi sanatçıların yer aldığı sergi, bizlere koleksiyona yeni katılan heyecan verici işleri görme fırsatı tanıyor.

Koleksiyonun coğrafi, estetik ve türe dayalı yaklaşımını izleyebileceğimiz sergi, özellikle bünyesinde barındırdığı video çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Sergide ayrıca dijitalleşmiş peyzajlar, sanal gerçeklik videoları ve interaktif portreler de yer alıyor.

Sergiye Kayıp Nesil adlı ve Course of Empire’a dayalı beş animasyonuk bir dizinin ikinci işi olan video çalışması ile katılan Chris Doyle; bitkilerin ömrü, örüntü, süs, tasarım ve yapıya odaklanarak yaratıcı ve yok edici dürtüler arasındaki gerilimi irdeliyor. Rachel Rossin, veri kodlamada kullanılan entropi teriminden yola çıkarak bilgi yitimini hayatımızın her anına ve yerine yayan Meteliksiz Geldim, Meteliksiz Gidiyorum, 1. Döngü adlı çalışmasıyla, sanal ve gerçekliğin iç içe geçmişliğinin altını çiziyor. Sergide ayrıca Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’nun sipariş ettiği Yeraltı adlı Ali Kazma çalışması yer alıyor. Enerji üretimi sürecinin izlerini sürerek insanların var olma potansiyeli ve hareket kabiliyetini mercek altına alan çalışma, sanatçının dünyanın karmaşıklığına ve çelişkilerine yeni katmanlar ekleyen işlerine bir yenisi olarak ekleniyor.

U-Ram Choe, sergiye katıldığı Una Lumino Portentum adlı çalışmasıyla, alıştığımız çizgisinden şaşmayarak, zarif ve adeta bu dünyadan olmayan bir güzelliği makineler, motorlar ve çelikle buluşturuyor. 21. yüzyılda doğanın tasavvuru üzerine düşünmeye davet ettiği Ölçü adlı videosuyla karşımıza çıkan Kurt Hentschläger, doğanın doğrudan ve dolaylı deneyimi arasındaki sınırların giderek bulanıklaşmasına dikkat çekiyor. Angela Bulloch’un sergide yer alacak çalışmalarından biri olan Bakır İstifi 4 onun işlerinde kullandığı en bilindik elemanlardan piksel kutuları karşımıza çıkartıyor. Anında Portre adlı interaktif bilgisayar enstalasyonu ile sergiye dahil olan Christa Sommerer ve Laurent Mignonneu, kısa ömürlü etkileşim anları grafik çizimlerle ölümsüzleştiriyor.

Ola Kolehmainen: Sinan Projesi

Borusan Contemporary’de açılacak baharın umut verici sergilerinden bir diğeri: “Ola Kolehmainen: Sinan Projesi”. 1964 Helsinki doğumlu Ola Kolehmainen, uluslararası çağdaş fotoğraf sanatının en önemli temsilcilerinden biri olarak görülüyor. 2012 yılından beri çalışmaları Perili Köşk’te sergilenen sanatçı, ardından Borusan Contemporary siparişi ile Mimar Sinan’ın yapıtları üzerine çalışmaya başlayarak üretimlerini sürdürdü. Serginin konusu olan büyük boyutlu renkli fotoğraflar, diasec tekniğiyle Düsseldortf’ta basıldı.

Günlerin Tortusu

Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’ndan yapılan bir seçkiyle oluşturulan “Günlerin Tortusu” adlı sergi, sanat ile zaman arasındaki ilişkiyi mercek altına alıyor. Bu ilişkiyi yeni medya alanında alışılmadık bir çerçeveden değerlendiren sergi, yaşadığımız zamanların ve süreçlerin yaratıcı sanat üzerinde bıraktığı izleri farklı estetik kaygılardan yola çıkarak sorguluyor.

İlhamını Tomris Uyar’dan alan sergi, Leylâ Erbil, Tezer Özlü gibi yazarların kitaplarından yola çıkarak düzenlenen sergilerin bir devamı niteliğinde.

Günce yazmanın başlı başına yaratıcı bir eylem olduğunu ortaya koyan kitaplarıyla hafızalarımıza kazınan Tomris Uyar, çalışmalarına eşlik eden günlükler tutuyordu. Sergi de Uyar’dan ilham alarak çağdaş sanatın güncel olgular karşısında aldığı tavrı tartışmaya açacak. Borusan Çağdaş Sanat Koleksiyonu’na katılan yeni çalışmaların da gösterileceği sergiye, Tomris Uyar’ın kitaplarından yola çıkarak düzenlenecek paralel etkinlikler eşlik edecek. 

*Sergiler 3 Eylül tarihine dek ziyaret edilebilecek.