01 MAYIS, PAZAR, 2016

"Dijital Sanatın Önde Gelen Temsilcileri Digi.logue'da!"

Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde açılan ve Avrupa’nın en önemli sanat merkezlerinden Barbican Centre’ın yarattığı "Digital Revolution" sergisi, Türkiye'de gerçekleşmiş en kapsamlı teknoloji sergisi olarak nitelendiriliyor. 70'li yıllardan bu yana sanatın teknolojiyle yaşadığı dönüşümü mercek altına alan sergi; dünyaca ünlü sanatçılar, film yapımcıları, tasarımcılar, müzisyenler ve oyun üreticilerinin işlerini görme ve hatta birçoğunu deneyimlememize fırsat tanıyor.

Şimdi ise "Digital Revolution" kapsamında yepyeni bir etkinliğe, "Digi.logue Paneli"ni hayata geçiriyoruz. Zorlu PSM ve Zorlu Holding'in ev sahipliğinde gerçekleşecek olan, dijital sanatın uluslararası alanda ve Türkiye'deki en önemli temsilcilerini bir araya getiren "Digi.logue Paneli" 6 Mayıs 2016 tarihinde düzenlenecek. Panele katılacaklar, dijital teknolojinin; sanat, mimari ve moda ile etkileşime girdiğinde nasıl yenilikçi ve yaratıcı bir hale gelebildiğini, bizzat bu alanda eserler ortaya koyan sanatçıların ağzından dinleyebilecekler.

“Digilogue Paneli” iki bölümden oluşuyor. Panelin ilk bölümünde; Birce Özkan, Refik Anadol, Güvenç Özel, Ebru Kurbak, Michael Tyka, Theodore Spyropoulos gibi dijital sanatın dünyadaki önemli temsilcileri katılıyor. Panelin ikinci bölümünde ise Karnaval Media Group’un COO’su Ali Şahinbaş, Hürriyet İcra Kurulu Başkanı Çağlar Göğüş, Sony Pictures’ın başarılı animasyon direktörü Coşku Turhan ve Digiturk IT Genel Müdür Yardımcısı Hatice Memigüven gibi Türkiye’nin dijital alandaki en önemli isimleri yer alacak. Panel, 09:00’da kayıt ile başlayıp 10:00’da açılış konuşmasıyla devam edecek. Ardından 10:05’de panelin ilk oturumu, 11:35’de ise ikinci oturumu gerçekleşecek.

Teknoloji Birce Özkan ile Podyuma Çıktı

Teknolojiyi modaya ve podyumlara taşıyan, giyilebilir teknoloji tasarımcısı, araştırmacı ve küratör Birce Özkan, teknolojiyi daha yaratıcı hale getirmek için modayla birleştirdiğini söylüyor.

Dünyanın ilk interaktif elbisesini tasarlayan Özkan, aynı zamanda tez projesi olan Fall isimli elbiseyle sonbahar mevsimindeki yaprakların dökülüşünden etkilendiğini söylüyor. Özkan, mikrodenetleyici ismindeki küçük ebatlı bilgisayarı tasarladığı elbisenin içine yerleştirerek elbisenin hava değişimi ve ışığa göre yapraklarını dökmesini sağlıyor… Özkan’ın, elektronik pusula ve üzerine yüklenen uygulama ile kullanıcısını yönlendiren ‘pusula ceket”, “üzerinde kelebekler uçuşan etek”, “mekana ve harekete göre kendini değiştiren kıyafet” gibi birbirinden fantastik tasarımları bulunuyor. Çalışmalarında doğadan esinlenen Özkan, giydiğimiz kıyafetlerin sadece fonksiyonel değil aynı zamanda modaya uygun ve aynı zamanda akıllı ve interaktif olabileceğini gösteriyor. Özkan’ın açtığı bu yenilikçi pencere, moda ve teknolojinin aslında birbirinden hiç de uzak kavramlar olmadığını gösteriyor.

Birce Özkan

Dünyanın İlk Görsel Data Heykelini Tasarlayan Refik Anadol

Türkiye’de dijital sanata ilgi duyan birçok insanın yakından tanıdığı Refik Anadol’u teknolojiseverler Zorlu Center’da gerçekleştirilen İstanbul Light Festival’de sergilediği Liminal Room adlı eserinden de hatırlayacaklardır. Mekânları algılayış ve deneyimleme biçimlerimiz üzerine çalışan ve gerçekleştirdiği üç boyutlu video haritalama gibi sıradışı işleri ile bilinen Refik Anadol kendini yeni medya sanatçısı olarak tanımlıyor. “Microsoft Research” ve “Research at Google” gibi bir çok ödüle sahip olan Anadol, eserlerinde, özellikle, seyirci ile ortam arasında ezber bozan ilişkiler kurmak için sanat ve teknolojiyi daha önce hiç görülmemiş biçimlerde kullanarak dijital ve fiziksel dünyaların melez alanlarını inceliyor.Sanatçı geode kristallerine odaklanarak, algoritmalar ve 3D modelleme sistemleriyle, farklı fiziksel gerçeklikler yaratmayı ve keşfetmeyi amaçladığı Cavity isimli çalışmasıyla “Monochrome” adlı karma sergide yer almıştı. Anadol ayrıca dünyanın ilk görsel data heykeli olan 15x30 metre büyüklüğündeki Virtual Depictions adlı heykelini ABD'nin San Francisco şehrinde sergilemişti.

Refik Anadol

NASA İçin Mars Kolonisi Tasarlayan Güvenç Özel 

NASA’nın düzenlediği “Mars Kolonisi” isimli mimari yarışmada dereceye giren başarılı mimar, sanatçı ve araştırmacı Güvenç Özel, panelde yer alacak bir diğer değerli isim. Özel’in araştırmaları teknoloji, form, yapı tekniği, sanat ve bunların şehir kültürüne olan etkilerine odaklanıyor. Yaptığı ödüllü projeler ve deneysel enstalasyonlar Amerika, Avrupa ve Türkiye’de Saatchi Gallery, Bauhaus Dessau ve İstanbul Modern gibi çeşitli müze ve galerilerde sergilenen Özel, robotlar ve sensör teknolojilerinin mimariye uygulanması üzerine çalışma ve araştırmalarına devam ediyor. Birçok süper teknolojik inovasyon projelerine imza atan Güvenç Özel, dünyanın önde gelen firmalarının da aradığı bir isim. Mimari, mühendislik, yapı başta olmak üzere birçok alanda yazılım üreten ve 3D tasarım konusunda dünyanın önde gelen firmalarından biri olan Autodesk, Özel’in UCLA Mimarlık Fakültesi’nde hayata geçirdiği projelerinin en büyük destekçilerinden biri... Amerikalı mucit ve girişimci Elon Musk’ın Tesla Motors firması ile de çalışan Özel, bir süre önce sürücüsüz araçların mimari ve şehir planlarını nasıl değiştireceğini sorgulayan çok özel bir projenin hayata geçirilmesinde önemli bir rol üstlendi.

Güvenç Özel

Örgü ile Radyo, Nakış ile Bilgisayar Tasarlayan Ebru Kurbak

Mimar, sanatçı, araştırmacı ve eğitmen olan Kurbak; örgü, nakış gibi geleneksel tekstil yöntemlerini kullanarak giyilebilir teknolojik sanat eserlerine imza atıyor. Kurbak, teknolojinin kültürel ve psikolojik sonuçları ile uğraşan işleriyle tanınıyor ve çalışmalarında ağırlıklı olarak mekan algısına odaklanıyor.  Sanatçının çalışmaları daha önce Ars Electronica Festival (Linz), Siggraph (ABD), Microwave New Media Arts Festival (Hong Kong) gibi platformlarda gösterildi. Kurbak, şu sıralar “Stitching Worlds” (Dünyalar Örmek) adında bir proje yürütüyor. Avusturya Bilim Fonu’ndan kendisinin aldığı fon ile başlattığı uluslararası sanatsal projeyi, Viyana Uygulamalı Sanatlar Üniversitesi’nde ekibiyle birlikte yürütüyor. “Stitching Worlds” (Dünyalar Örmek) ile yine tekstil malzemeleri ve tekstil tekniklerini kullanarak 8 bit bir bilgisayar üretmek için çalışıyor. Kurbak’ın birkaç yıl önce de tasarladığı “The Knitted Radio” eseri ile de örgüyle bir radyo vericisi üretilebileceğini ispatlamıştı. Kurbak’ın eserlerine baktığınızda, aslında cep telefonu bugünkü yöntemlerle değil, bir ev hanımı tarafından örgü örerek de üretilebilirdi diye düşünebilirsiniz. Çünkü Kurbak bize bunu hayal ettirebiliyor, dahası eserleri ile mümkün olduğunu gösteriyor.  

Ebru Kurbak

Protein Moleküllerinden Heykelleri ile Herkesi Şaşırtan Michael Tyka 

Protein moleküllerinin büyülü dünyasını metal ve camdan heykellerle bir sanata dönüştüren Michael Tyka, panelde yer alacak bir diğer yaratıcı isim. Biyokimya ve biyoteknoloji alanında eğitim alan Tyka, heykellerinde protein katlanmalarını kullanıyor. Biyokimya, teknoloji ve estetiğin birleştiği heykeller ilham verici etkileriyle dikkat çekiyor. Yapay sinir ağları üzerine sanatsal çalışmalar yürüten Tyka, DeepDream adında bir proje gerçekleştirmişti.Tyka, Seattle'da paylaşımlı bir sanat stüdyosu olan ALTSpace'nin de kurucuları arasında yer alıyor. Tyka ayrıca Google da Connectomics (beyindeki sinir kavşaklarını inceleyen bilim dalı) adlı bir proje için bilgisayar simülasyonu yazılımları hazırlıyor.  

Michael Tyka

Deneysel Mimarinin Başarılı Temsilcisi Theodore Spyropoulos

Panelin değerli katılımcılarından biri ded mimarinin başarılı temsilcisi,  mimar ve eğitimci Theodore Spyropoulos. Londra’daki dünyaca ünlü Mimarlık Birliği’nin Dizayn Araştırma Laboratuvarı’nın Direktörü olan Spyropoulos aynı zamanda deneysel mimarlık ve tasarım stüdyosu Minimaforms’un da kurucularından. Zaha Hadid ve Peter Eisenman gibi dünyaca ünlü iki mimarın ofislerinde de proje mimarı olarak çalışan Spyropoulos, Mimarlık Birliği’nin Yeni Medya ve Bilgi Araştırma Girişimi’nin de kurucu ortaklarından. 2002’den bu yana deneysel mimari ve tasarım çalışmaları yapan Spyropoulos,  yakın dönemde iki adet tematik iskele yapısı, Atina'daki Ulusal Park için hazırladığı aydınlatma ve Emotive City adındaki kendi eseri ile dikkatleri üzerine çekmişti. 

Theodore Spyropoulos

Sıradışı Radyocu Ali Şahinbaş 

Ali Şahinbaş, radyoculuk ve müziğe duyduğu dayanılmaz heyecan sebebiyle 1999 yılından itibaren parlak iş kariyerini bırakarak başbaşka bir hayata adım attı.  Geniş müzik arşivine sahip olan Şahinbaş, profesyonel dj'liğe kendi düzenlediği geceler ile Cantina İstanbul’da başladı. Yurt dışı ve yurt içinde; Amsterdam (Queensday), Londra (Ministry Of Sound, Cable), New York (Liquid, Bar 13, Nublu), Paris (Rex), Chicago (Spy Bar), Saraybosna, Zürih ve daha birçok şehirdeki yüzlerce kulüp ve festivalde performans gösterdi. Sonrasında Chicago WNUR 89.3 FM ile birlikte radyoculuk kariyerine başladı. Bu heyecan verici kariyer, Türkiye’de kurucu ortaklığı ve müzik direktörlüğünü üstlendiği FG 93.7 FM ve Dinamo 103.8 FM ile devam etti. 2011 yılında şu anki adıyla Karnaval Media Group’a transfer olan Ali Şahinbaş, kariyerine Karnaval Media Group’un COO’su olarak devam ediyor. 

Ali Şahinbaş 

Dijital Teknolojilerde Uzman Çağlar Göğüş

Hürriyet İcra Kurulu Başkanı Çağlar Göğüş, panelin ikinci bölümünde konuşmacı olarak yer alacak isimlerden biri. 1995 yılında Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan Göğüş, eğitim hayatını Florida Üniversitesi’nde yaptığı MBA derecesi ile tamamladı. Profesyonel kariyerine 1995 yılında Coopers & Lybrand Türkiye’de asistan olarak başlayan ve ardından Arthur Andersen’de kısa dönem kıdemli analist olarak çalışan Göğüş, 1998 ve 2000 yılları arasında A.T Kearney şirketinde kıdemli danışman olarak görev aldı. 2002 yılında Peppers & Rogers Grubu’na katılarak dokuz yıl süresince Peppers & Rogers’da ortak olarak görev yaptı. 2010 yılından itibaren Peppers & Rogers bünyesinde EMEA bölgesinin sorumluluğunu üstlenen Göğüş, 2014 yılına kadar Genel Müdür ünvanı ile Peppers & Rogers Group’un uluslarararası platformda ve EMEA bölgesini hedefleyen yayılma sürecini başarılı bir şekilde yönetti. Çağlar Göğüş, şu anda Hürriyet İcra Kurulu Başkanı olarak görevini sürdürüyor.

Çağlar Göğüş 

Bilişim teknolojilerinin tecrübeli ismi Hatice Memigüven

Kariyerinin önemli bir bölümünde teknoloji alanında çalışan Hatice Memigüven 1996-2000 yılları arasında Bakü’de AzerCell Başkan Yardımcısı olarak “Bilişim Teknolojileri”, “Müşteri Hizmetleri” ve “İş Geliştirme” başta olmak üzere farklı alanlardan sorumlu olarak görev yaptı. 2000 yılında bu yana Digitürk’te çalışan Hatice Memigüven, Ürün Geliştirme, Teknoloji ve Operasyon’dan sorumlu IT Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyor. Memigüven, Türkiye’nin önde gelen yayıncısı ve hem Türk hem de uluslararası içerik portalı Digiturk’ün yenilikleri, atılımları ve değişiklikleri hakkında açıklama ve röportajlarıyla tanıdığımız, dijital sektörün önemli isimlerinden biri.

Hatice Memigüven 

Örümcek Adam Dahil Bir Çok Filmde İmzası Olan Coşku Turhan

Los Angeles’taki dev stüdyolardan Sony Imageworks’te animasyon yönetmeni olarak görev alan, Alice Harikalar Diyarı’nda Tim Burton ile çalışan genç yetenek Coşku Turhan, Bilkent Üniversitesi Grafik Tasarım Bölümü’nde eğitim gördü. Animasyon filmi Aslan Kral’ı seyrettiğinde: “Bir gün ben de mutlaka böyle bir film yapacağım” diyen Turan, kariyerinde başarılı adımlarla ilerledi. Turhan, “İnanılmaz Örümcek Adam”(2012) filminde, lise ve köprü sahnelerinin dijital aydınlatmasını ve “İnanılmaz Örümcek Adam 2 (2014)” filminin ise tüm elektro efektli sahneleri tasarladı. Ayrıca müzik çalışmalarına da devam eden Turhan, dijital sanat, animasyon, üç boyut ve özel efekt konusunda başarılarıyla tanınan University of Southern California’dan mezun. Turhan şu anda Sony Pictures’ın animasyon direktörü olarak görev alıyor.

Coşku Turhan

Alanının önde gelen sanatçı, araştırmacı ve konuşmacılarının yer alacağı 6 Mayıs'taki “Digi.logue Paneli” için, linkteki form aracılığıyla yerinizi ayırtmayı unutmayın.

0
94043
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage