Şafak Ersözlü ile kültür-sanat alanında bağımsız pratik yürüten öznelerin arasında bir iş birliği zemini oluşturmanın yol ve yöntemlerini araştırmak üzere, geniş katılımlı bir arama çalıştayı olarak da görülebilecek etkinlik programıyla gerçekleşecek bir kültür yönetimi projesi olan "Komünitas-İzmir Bağımsız Performans ve Kültür Çalışmaları İş Birliği" üzerine konuştuk.
Açık Stüdyo’nun eş-kurucusu Şafak Ersözlü; Kültür için Alan kapsamında yürüttüğü çalışmalar ile Daire Konuk Sanatçı Programı'ndaki rolünün ardından, yine Kültür için Alan finansmanıyla, Açık Stüdyo’nun inisiyatifinde gerçekleşen "Komünitas-İzmir Bağımsız Performans ve Kültür Çalışmaları İş Birliği" adlı kültür yönetimi projesini koordine ediyor. 2015 yılında eşi ve Açık Stüdyo’nun eş-kurucusu Bahar Nihal Ersözlü ile Urla’ya yerleşerek kültür-sanat alanında yoğun bir üretim sürecine giren Şafak Ersözlü ile dâhil olduğu projeleri, kültür alanındaki üretimlerin ticari ve politik üretimler olarak nasıl ele alınabileceğini, yanı sıra köken olarak Latince “yoldaşlık” anlamına gelen “comitatus” sözcüğüne dayanan “Komünitas” başlığıyla planladıkları çalışmaları konuştuk.
Türkiye’de kültür ve sanata dair çalışmaların büyük şehirler ve kıyı kentlerinin odağından nasıl çıkarılıp yaygınlaşabileceğini, bu konuda neler yaptıklarını da anlatan Ersözlü, sivil toplum ve kültür-sanat kesişmesinin ortasındaki aktif duruşuyla alana yön verenlerden biri olarak öne çıkmaya ve Anadolu’da güncel sanatı yükseltenlerden olmaya devam edecek gibi görünüyor.
Komünitas’ı adından kapsamına, amaçlarından uygulama sürecine bir proje olarak nasıl özetlersin bize?
Komünitas – İzmir Bağımsız Performans ve Kültür Çalışmaları İş Birliği, Kültür için Alan mikro finansman programı kapsamında, Açık Stüdyo’nun koordinasyonunda, Ben. J. Riepe / Freiraum, Fatih Gençkal, Göçebe Akıl (NomadMind) Tasarım ve Sanat Uygulamaları Derneği, Hayy Açık Alan, Karantina İnisiyatifi, Tiyatro 4 ve Sevcan Sönmez ortaklığında, İyi Bir Şey Reklam ve Prodüksiyon çözüm ortaklığında, K2 Güncel Sanat Merkezi ve PURESPACE inisiyatifinin üretimsel katkılarıyla yürütülen bir kültür yönetimi projesi. Kökeni Latince “yoldaşlık” anlamına gelen “comitatus” sözcüğüne dayanan “komünitas” kavramı; türdeşlik, eşitlik, anonimlik, mülksüzlük, cinsiyetler arasındaki ayrımın en aza indirgenmesi, hiyerarşisizlik, dış görünüşe önem vermeme, servete bağlı ayrımlardan yoksunluk, cömertlik, genel boyun eğicilik, yalınlık, acı ve ıstırabın kabulü gibi özelliklerle belirlenen “eşiksellik” evresini paylaşanların oluşturduğu bir “eşitlik ve birlik” olarak tanımlanıyor. Kültür-sanat alanında bağımsız pratik yürüten öznelerin arasında bir iş birliği zemini oluşturmanın yol ve yöntemlerini araştırmak üzere, geniş katılımlı bir arama çalıştayı olarak da görülebilecek bir etkinlik programı hazırlıyoruz. Kendi kaynaklarımızı nasıl yaratabileceğimiz ve kendi haklarımızı nasıl savunabileceğimiz konularında ortak akıl yürütmeye çalışıyoruz. Bu alanlarda bilgi, fikir ve deneyim sahibi tarafları, kendi erişimimiz dâhilinde bir araya getirip dinlemek yoluyla bu çalışmayı gerçekleştiriyoruz. Kurucu danışma kurulu toplantıları yoluyla içerik ve biçim geliştirerek oluşturduğumuz etkinlik programı çevrim içi ortamda yayımlanarak sunum, söyleşi ve forum formatlarında gerçekleşecek. Etkinliklerimiz kapsamında kültür yönetimi, sivil toplum, güncel sanat ve performans alanlarından özneler, 17 Ekim – 29 Kasım 2020 tarihleri boyunca bir araya geliyor. Çevrim içi sunum, söyleşi ve forumlarımızın yanı sıra; Deniz Güngören, İlyas Odman, Rafet Arslan, Sevcan Sönmez ve Su Güzey tarafından hazırlanan bir gösterim ile çevrim içi etkinliklerimiz aracılığıyla toplanan bilgileri derleyeceğimiz, e-kitap formatında bir rapor yayını proje kapsamında hazırlanıyor.
Komünitas’ın tanıtım metninde; “Kâr amacı gütmeyen bağımsız sanat alanında kaynak yaratımı ve hak savunuculuğunu sivil toplum bağlamında ele alırken, ticari olanın da politik olabileceğini akılda tutuyoruz” cümlesi var. Bu önemli bir noktaya değinen, açılması gereken bir cümle. Biraz açar mısın bu konudaki düşüncelerini ve bakış açını?
Güncel sanat, performans ve kültür çalışmaları alanlarında çalışan bireyler olarak emeğimizin yeterli düzeyde bir karşılığının olmasını, kimi zaman kâr amacı gütmekle karıştırabiliyoruz. Hâlbuki sürdürülebilirliğimizi sağlamak için gerekli olan bu karşılık, ilkesel olarak büyümeyi hedefleyen, kâr amacı gütme yöneliminden tamamen farklı bir karaktere sahip. Emeğimizin yeterli düzeyde bir karşılığının olmasını beklememiz, ticari bir iş yaptığımız anlamına gelmez. Aksine, yeterli düzeydeki bu karşılık, sürdürülebilirliğimizi sağlamamız için kesinlikle gerekli. Güncel kültür, sanat ve performans çalışmaları çoğunlukla popülist yaklaşımdan uzak durmaya çalıştığından, ticari getiri sağlamak konusunda çekimserlik gösterebiliyor. Bu nedenle bu çalışmaların sürdürülebilirliği, büyük ölçüde sivil toplum alanında gelişen iş birlikleri aracılığıyla sağlanıyor. Bu durum ise, ticari çalışmaların apolitik olduğu gibi bir genel kanıya yol açabiliyor. Oysa, ticari çalışmaların apolitik olması gerekmez. Bir çalışma aynı anda hem politik, hem de ticari olabilir. Hatta, politika üzerinden popülizm üretilebilir ve ticari başarı sağlanabilir.
Avrupa Birliği’nin proje teklif çağrıları ile kültür-sanat alanında projeler hayata geçiyor, ancak senin de içinde olduğun kimi projeler pek başarılamayan boyutlarda hibeler alarak tüm Türkiye’ye yayılan etkinlikler yapılmasını sağladı. Bize Kültür için Alan ve Daire’yi anlatır mısın?
Kültür için Alan, görsel sanatlar ve gösteri sanatları alanındaki projelere kaynak sağlayan bir program. İzmir, Diyarbakır ve Gaziantep’te uygulanıyor. Goethe- Institute, Hollanda Büyükelçiliği, İstanbul İsveç Başkonsolosluğu ve Fransız Kültür Merkezi’nin öncülüğünde başlatılan proje, İKSV ve Anadolu Kültür’ün iş birliğiyle gerçekleştiriliyor. Eş-kurucusu olduğum Açık Stüdyo, bir performans araştırmaları inisiyatifi olarak; İzmir’de gerçekleştirdiği uluslararası konuk sanatçı programları, güncel performans etkinlikleri ve kültür yönetimi çalışmaları dolayısıyla, Kültür için Alan tarafından 2018, 2019 ve 2020 yıllarında desteklendi. Açık Stüdyo tarafından, Kültür için Alan iş birliğiyle yürütülen çalışmalar kapsamında, ulusal ve uluslararası düzeylerden çok sayıda sanatçı İzmir halkı ile buluştu ve buluşmaya devam ediyor.
Daire Konuk Sanatçı Programı, K2 Çağdaş Sanat Derneği koordinasyonuyla Göçebe Akıl (NomadMind) Tasarım ve Sanat Uygulamaları Derneği, Troya Kültür Derneği ve Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin ortaklığında uygulanıyor. SCCA-Ljubljana Çağdaş Sanat Merkezi de projede aktif rol alıyor. “Konuk Sanatçı Programı Aracılığıyla Kamu Kurumları ve STK’lar Arasında Ağ Oluşturmak” başlıklı proje, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen, T.C. Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı tarafından Sivil Toplum Destek Programı çerçevesinde yürütülen “Kamu Sektörü ve STK’lar Arasında İş Birliğinin Güçlendirilmesi için Ortaklıklar ve Ağlar Hibe Programı” kapsamında destekleniyor. Danışmanlarından biri olduğum, Daire Konuk Sanatçı Programı; Çanakkale, Diyarbakır, Hatay, İstanbul, İzmir, Mardin, Mersin, Nevşehir ve Sinop olmak üzere Türkiye’nin dokuz ilinde uygulanıyor.
İzmir’i tüm projelerde merkeze almanızın özel bir nedeni var mı, yoksa yalnızca orada yaşıyor olmakla ilintili lojistik bir neden mi bu?
Kültür sanat alanındaki faaliyetlerin İstanbul dışındaki, farklı şehirlerde merkezlenmesi hem sanatçı hem de izleyici deneyimi açısından daha demokratik bir ortam yaratıyor. İstanbul’u merkeze alan bir bakış açısı ile üreteceğimiz, merkez ve periferi ilişkisindense; farklı merkezlerin oluşabilmesine izin veren, çoklu-merkezli bir bakış açısı geliştirmeye çalışıyoruz. İzmir, sahip olduğu yaşam kalitesi dolayısıyla sanatçı deneyimi açısından çok cazip. Güncel sanat ve performans izleyicisi, Türkiye’nin tamamında olduğu gibi; İzmir’de de hâlen gelişmeye devam ediyor. İzleyicinin yeni ifade biçimlerine açıklığı, İzmir’de son derece üst düzeyde ve kültür sanat alanında çalışanlar arasında İstanbul’a kıyasla, iş birliğine açıklık İzmir’de çok daha yüksek. Barışçıl ve üretken bir şehir, İzmir. Bu nedenle İzmir’de yaşıyor ve İzmir merkezli projeler yapıyoruz.
Performans alanındaki çalışmaların kalıcı hâle dönüşmesi mühim bir konu. Arşivleme olmayınca suya yazı yazmak ya da yalnızca deneyimleyenlerin etkisini taşıyacağı uçucu bir alan. Siz de video ve podcastler ile kalıcı bir şeyler yaratma çabası içindesiniz. Biraz da bu kısmını konuşalım Komünitas’ın.
Performans, doğası itibariyle “şimdi ve burada” olanla ilgili. Çalışmaların kayıt altına alınması tabii ki arşivsel açıdan çok önemli; ancak kayıtlar eserin niteliğini sanatsal düzeyde yansıtma kapasitesine sahip değil. Çünkü performansın “şimdi ve burada” olmasının, deneyime dayalı bir süreç olmasından kaynaklanan temel bir nedeni var. Bu koşulları arşivsel kayıtların sağlaması mümkün değil. Video ve ses kaydı için bizzat üretilen işler ise bu kategorinin dışında kalıyor. Onları kendi medyumları üzerinden ya da disiplinlerarası olarak değerlendiriyor ve tanımlıyoruz. Komünitas ise sunum, konuşma ve forum formatlarında çeşitli çevrim içi canlı yayınlardan oluşan bir etkinlik dizisi. Bu etkinliklerin kayıtları, canlı yayınlardan sonra istendiği zaman izlenebilir ve arşivsel belge oluşturabilir. Tüm etkinliklerden derlenen bilgiye, yayımlanacak e-kitap aracılığıyla metinsel olarak erişilebilir. Deniz Güngören, İlyas Odman, Rafet Arslan, Sevcan Sönmez ve Su Güzey tarafından hazırlanan dijital çalışmaya, projenin dijital kanallarından ulaşılabilir. Güncel performans, sanat ve kültür çalışmaları alanlarına dair, Komünitas – İzmir Bağımsız Performans ve Kültür Çalışmaları İş Birliği üzerinden bir bilgi üretiliyor.
Komünitas çok sayıda etkinlik, söyleşi barındırıyor. Neler yapacaksınız, hangi isimler ve seni en çok heyecanlandıranlar neler?
Komünitas, etkinlik programına ve projeye dair bilgilere, detaylı bir biçimde “www.komunitasizmir.com” web adresinden erişilebilir. 17 Ekim – 29 Kasım 2020 tarihleri boyunca, beş farklı moderatör tarafından yürütülen yirmi beş çevrim içi etkinlik aracılığıyla, toplamda yetmiş beş kültür sanat profesyoneli, proje kapsamında izleyiciyle buluşacak. Projenin bütününü, hiçbir boyutu arasında ayrım gözetmeden son derece heyecan verici buluyorum. Proje ortaklarımıza, proje etkinliklerine davetimizi kabul eden tüm katılımcılarımıza, sanatsal çalışmalarımıza üretimsel katkıda bulunan K2 Güncel Sanat Merkezi ile PURESPACE inisiyatifine ve tabii ki finansörümüz Kültür için Alan’a, bu çalışmayı mümkün kıldıkları için Açık Stüdyo adına teşekkür ederim.
Pandemi tüm bu süreci, Komünitas ile ilgili çalışmaları ve genel olarak tüm çalışmalarınızı nasıl etkiledi? Olumlu ve olumsuz kazanımlar oldu mu koşulların getirdiği?
Komünitas aslında reel bir buluşma olarak tasarlanmıştı. Pandemi dolayısıyla dijital ortama taşındı. Dijital ortamdaki çalışmalar, deneyimin niteliği açısından fiziksel buluşmalardan farklı. Bu projenin motivasyonu, alana dair bir iş birliği zemini üretmenin yolunu araştırmak ve bu yönde bilgi üretmek olduğu için, proje çevrim içine taşınabildi. Hatta çevrim içine taşınmak, projenin kapasitesini katılımcı sayısı açısından yükseltti. Canlı yayınlar çevrim içi ortamda kayıtlı kalacağı ve sanatsal çalışmalar ile raporlamalar çevrim içine endekslendiği için, bu durum projenin izleyici sayısını da yükseltecek gibi görünüyor.
Bir sonraki adım, hedef nedir? Üzerine çalıştığın disiplinde amaçladıklarına ulaştığına inanıyor musun?
Açık Stüdyo’nun eş-kurucusu ve eşim Bahar Nihal Ersözlü ile 2015’te, İstanbul’dan İzmir’e taşınmamızdan bu yana, İzmir’de güncel performans çalışmalarına dair önemli bir farkındalık yarattığımızı görüyorum. Gerek kültür sanat alanında çalışan profesyonellerin performans çalışmaları ile ilişkisi açısından, gerek izleyicinin bu çalışmalara dair görgüsü açısından yükselen bu farkındalık, sanatçılar ve kültür sanat profesyonelleri için açılmış bir alan anlamına geliyor. Bu alanın bir hemzemin olarak tanımlanması, barışçıl bir iş birliği ortamı olarak kurgulanması, herkesin yararına ve özgürleştirici olacak.
KOMÜNİTAS - İzmir Bağımsız Performans ve Kültür Çalışmaları İş Birliği Çevrimiçi Etkinlik Takvimi'ne buradan ulaşabilirsiniz.