Marcus Graf küratörlüğünde Akbank Sanat’ta açılan “Düzenli Delilik” sergisi bilginin üretimi ve paylaşımı konusuna eğiliyor. 19 sanatçının izinde çoğulcu ve bütünsel bilgi anlayışını irdeleyen sergi alışılmışın ötesini sorguluyor.
21. yüzyılda değişen, dönüşen hayatlardan alışılmış kavramların anlamları da nasibini alıyor. Geçmişte bambaşka anlamlarda kullandığımız kelimeler hayat şartları, insanların bakış açısı ve teknolojinin etkisiyle farklı ifadelere bürünüyor. Delilik de bu evrilen kelimelere verilebilecek en güzel örneklerden biri. Temel anlamıyla akıl sağlığını yitiren bir kişi için kullanılan “deli” kelimesi günümüzde aslında pek çok ifadeyi daha karşılıyor. Çılgın, taşkın birine de deli diyebiliyoruz, dâhi anlamını ifade ederken de kullanabiliyoruz, sanat ve üretim sektöründe ise âdeta bir kompliman olarak algılıyoruz. Hepimizin biraz deli olduğuna, deliliğin aslında kötü bir şey olmadığına ve özellikle bu hayat şartlarında akıl sağlığının korunmasının zor olduğuna ikna olmuş durumdayız.
Akbank Sanat’ta Marcus Graf küratörlüğünde açılan “Düzenli Delilik” sergisi de delilik kavramının evriminin izinde bilgi, bilginin üretimi ve paylaşımına referans veriyor. Farklı birçok alan ve disiplinden çağdaş sanatçıları bir araya getiren sergi, çoğulcu ve bütünsel bilgi anlayışını önümüze seriyor. Sergi kapsamında yurt içinden ve yurt dışından birçok sanatçı bir araya geliyor: Ana Adamovic, Anna Fausshauer, Basim Magdy, Buğra Erol, Fischli & Weiss, Joseph Beuys, Kerem Ozan Bayraktar, Komet, Lars Breuer, Nasan Tur, Özlem Günyol - Mustafa Kunt, Marcus Popp (Oval), Robert Barta, Rudolf Reiber, Serhat Kiraz, Thomas Baldischwyler, Yeşim Uzunöz.
Günümüzdeki bilgi anlayışının çok değiştiğine vurgu yapan serginin küratörü Marcus Graf, eskiden mutlak bilginin geçerliliği söz konusuyken günümüzdeyse postmodernizm ile birlikte geçici ve göreceli bilginin varlığının güçlendiğini belirtiyor. Sergi kapsamındaki çalışmalar da nesnel ve rasyonalist bilginin yetersizliğini eleştiriyor. Sanatçılar da bilgi temelli kimlik ve tarih kavramlarını sorgulayarak tartışmaya açıyorlar.
Kaos içindeki düzeni arayan, akıl içindeki deliliği bulan sergi dünyayı nasıl algılayabileceğimiz konusunda sanatçıların öncülüğüne inanıyor. Deli bir dünyada artık bizim de “deli” olmamız gerektiğini vurguluyor. Sergi kapsamında bir araya gelen eserler çok dilli bir söyleme sahip olmalarıyla dikkat çekiyor. Özellikle farklı alanlardan bu konuyla uğraşan, bu konulara kafa yoran sanatçıları bir araya getiren Graf, bilgi ve hakikat kavramını sanatçılarla birlikte tartışmaya açıyor. Bambaşka alanlardan ve üretim pratiklerinden sanatçılar sergi kapsamında düzensiz bir uyum yakalıyor. Örneğin Mamut’ta çalışması sergilenen genç sanatçı Yeşim Uzunöz ile vefat etmiş başarılı sanatçı Joseph Beuys’un çalışmaları aynı seçkide buluşuyor. İsviçre’nin ünlü çağdaş sanatçıları Fischli & Weiss’in çalışmaları, Nasan Tur’un üretimleri ve Ana Adamovic’in videosu serginin dikkat çeken çalışmaları arasında yer alıyor.
Biraz kafanızı kurcalayacak bir sergi “Düzenli Delilik”, değerli yanı da bu aslında. Felsefeden sanata, tarihten bilime uçsuz evrenlerin kapılarını aralayabileceğiniz bir deneyim için 11 Ocak’a dek Akbank Sanat’ı ziyaret etmeyi unutmayın.