04 EKİM, CUMA, 2013

Röportaj: Dyala Nusseibeh

Geçtiğimiz ay, İstanbul birçok etkinlikle beraber bir ilke ev sahipliği yaptı. ArtInternational fuarı, 16-18 Eylül tarihleri arasında Haliç Kongre Merkezi’nde 60’tan fazla yerel ve uluslararası galeriyi izleyici ve alıcıyla buluşturdu. Her yıl gerçekleşecek bir etkinlik olmasını ümit ettiğimiz bu fuarı biraz daha yakından tanıyalım dedik ve direktörü Dyala Nusseibeh’e merak ettiklerimizi sorduk.

Röportaj: Dyala Nusseibeh

                                                                                         [scroll down for English]

ArtInternational süreci nasıl başladı? Böyle bir şey yapmaya nasıl karar verdiniz?

Bu proje üç esas kurucunun ortaklığının bir sonucu olarak gelişti; Art Hong Kong’un kurucu ortağı ve Montgomery’nin yöneticisi Sandy Angus ve Fiera Milano Interteks’in Türk ortakları Hüseyin ve Yeşim Avunduk. Uluslararası ve en yüksek kalitede bir fuarın şehirde yer alması için uygun bir zaman olduğuna karar verdiler. Apaçık ortadaki demografik ve coğrafi avantajların yanısıra, Türkiyeli koleksiyonerler ve galerilerin sayısındaki artış, İstanbul’daki gelişen kültürel inisiyatifler ve şehrin uluslararası bağlamdaki cazibe ve çekiciliği fuarın gelişimindeki anahtar faktörler oldu.

Neden İstanbul?

İstanbul şu anda içinde bulunmak için inanılmaz ölçüde etkileyici bir ortam ve uluslararası ilginin büyük bir bölümü, oradaki güncel sanat ortamında ne olduğuna doğru yönelmiş durumda. Aynı zamanda, kültürel bir varlığa da sahip; bu gelişmeler bir boşluktan ortaya çıkmıyor. Coğrafi konum, ekonomik büyüme ve hayat dolu sanatsal enerjinin faydaları ile birleştiğinde, hem bir temel yapısı, hem de uzun ömürlü olma potansiyeline sahip olduğunu görüyoruz.

Seçim komitesini nasıl oluşturdunuz? Galerileri seçmenin öncelikli sebebi sizin için neydi?

Rampa Galeri, tam bir yıl önce, bir fuar oluşturmakla ilgili ilk yaptığımız konuşmaların bir parçasıydı. Tavsiyeleri, en baştan beri bizim için kilit nokta oldu. Ursula Krinzinger’ın İstanbul’a karşı uzun süreli bir ilgisi ve Montgomery’le yerleşik bağlantıları vardı, ve Leila Heller da İstanbul’un sanat ortamını gayet iyi biliyordu. Isabelle Van Den Eynde, bu bölgeden sanatçıların tanıtımını yapmak için çok uğraşan biri olarak, Orta Doğu’ya olan ilgimiz göz önüne alınırsa uygun bir seçim gibi geldi. Seçim Komitemiz olarak, beraber, uluslararası standarttaki bir galeri katılımını kesinleştirip, aynı zamanda Türk ve bölgesel koleksiyonerlerin ihtiyaçlarına da yöneldiler.



Bir sanat fuarının bir şehre ve insanlara olan birincil faydası nedir sizce?

Açık konuşmak gerekirse, kültürel turizm her zaman yerel ekonomi için iyidir tabii ki. Birincil fayda, bir sanat fuarının iletişim ve karşılaşmaları kolaylaştırması olduğu kadar yerel sanat pazarına yaptığı destektir de. Örneğin, Pi Artworks temsil ettiği bir sanaçı olan ve işleri fuarda yer alan Mehmet Ali Uysal’ın New Mexico’da bir sanatçı rezidansı için teklif aldığından bahsetti. Ayrıca katılan Türkiye’den galerilerin bir çoğu uluslararası koleksiyonerlere iş sattılar, bundan memnun kaldıklarını biliyorum.

İlk ArtInternational’dan beklentileriniz neydi?

Galericilerin etkileşimde bulundukları koleksiyonerlerden memnun kalmalarını ve ziyaretçilerin fuardaki işlerle yakın ilişkiler kurabilmelerini hedefledik. Bunun ötesinde İstanbul’daki sanat ortamına kayda değer bir yolla fayda sağlamak, fuarın oluşturduğu platform üzerinden başkalarının da bağlantıya geçebilmesine olanak tanımak; ve ilk yılımızda sağlam ilişkiler ve bağlantılar kurarak her yıl gerçekleşecek ve uluslararası ve yerel ilgiyi çekmeye devam edebilecek bir etkinlik olmak istedik.

Bu yılın ArtInternational fuarı beklentilerinizi karşıladı mı? Fuar bittikten sonraki düşünceleriniz neler?

Evet, fuarın kurulumundaki birkaç engele rağmen beklentilerimizi karşıladığımızı düşünüyorum.

Gelecek planları neler peki?

ArtInternational 2014’ün 18 Eylül’de açılması planlanıyor. Biz de gelecek yılı ilk deneyimimizi geliştirmek üzere çok çalışarak geçireceğiz.

Last month, Istanbul hosted a first, next to a lot of artistic events. ArtInternational fair met with the audience with more than 60 international galleries, in September 16-18 in Haliç Congress Center. We wanted to know more about this fair that we hope it to be an annual thing, and asked some questions we were wondering to the fair director Dyala Nusseibeh.

How did the process of ArtInternational start? How did you decide on doing this?

This Project came about as a result of a partnership between three principal founders; Sandy Angus, co-founder of Art Hong Kong and Chairman of Montgomery, and Turkish partners Hüseyin and Yeşim Avunduk of Fiera Milano Interteks. They decided that the timing was right for an international, high-end fair to take place in the city. Aside from the obvious demographic and geographic advantages, key factors included the increasing number of Turkish collectors and galleries, the flourishing cultural initiatives in Istanbul and the immense appeal and draw of the city internationally.

Why in Istanbul?

Istanbul is an incredibly exciting environment to be in at the moment and a great deal of international interest is turned toward what is happening in the contemporary art scene there today. However, it also has cultural substance; these developments are not emerging from a void. Combined with the benefits of geographic location, economic growth and lively artistic energy, it has both the foundations and the potential for longevity.

How did you form the selection commitee? What was the essential need to select galleries, for you?

Rampa Gallery were part of the first conversations we had about creating a Fair, over a year ago now. Their advice was really key from the outset. Ursula Krinzinger had a long-standing interest in Istanbul and established ties with Montgomery, whilst Leila Heller also knew the Istanbul art scene incredibly well. Isabelle Van Den Eynde, as someone who has worked hard to promote artists from the region, seemed a clear fit for us given our interest in the Middle East. Together, as our Selection Committee, they ensured an international standard of gallery participation whilst also leaning toward the interests of Turkish and regional collectors.

What do you think is the primary benefit of an art fair to the city & the people

Broadly speaking, cultural tourism is always good for the local economy of course. The primary benefit is in the connections and encounters that an art fair facilitates as well as the support it brings to the local art market. As an example, Pi Artworks mentioned that an artist that they represent, Mehmet Ali Uysal, whose works were shown at the Fair, has just been offered a residency in New Mexico. Equally a number of participating Turkish galleries sold to international collectors, which I know they are pleased about.

What were your expectations from the first ArtInternational?

We aimed to ensure gallerists were happy with the collectors that they interacted with and that visitors engaged with the works at the Fair. Beyond that we hoped to contribute to the art scene in Istanbul in a significant way, to enable others to connect through the platform of the Fair and to establish strong enough foundations in our first year for us to become an annual event, continuing to draw both international and local interest.

Did this year's ArtInternational fulfill your expectations? How are your thoughts after the fair is over?

Yes, despite a few obstacles in the set-up of the Fair, I think we delivered on our expectations.

What are the plans for later?
 
ArtInternational 2014 is scheduled to open on 18 September and we will be working hard to improve on the first edition over the next year.


0
4142
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage