19 OCAK, CUMA, 2018

Yenilikçi ve Zamanın Ruhuna Uyan Bir Enerji: Gama Gallery

İlk kurulduğu yıldan beri kültürler arası bir köprü kurmayı ve Türkiye'deki çağdaş sanata katkıda bulunmayı amaçlayan Gama Gallery, Türk çağdaş sanatçılarının yurt dışında tanınmasını sağlıyor. Farklı lokasyonlarda sanatseverlerle buluşmaya devam eden galeri, yenilikçi ve zamana uyum sağlayan bir ruha sahip.

Yenilikçi ve Zamanın Ruhuna Uyan Bir Enerji: Gama Gallery

Gama Gallery’nin kurucusu Şule Altıntaş ile galerinin misyonu, gelecek projeleri ve güncel sergileri üzerine konuştuk. Gama Gallery’nin sergilerini kaçırmamak için takipte kalmayı unutmayın.

2009 sonunda kurulan Gama Gallery, Türk sanatçıların yanı sıra Kuzey Amerika ve Avrupa'dan sanatçıları İstanbul'da sergileyerek Türk çağdaş sanat ortamına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Kültürlerarası çalışma biçiminizin nasıl geri dönüşleri oluyor?

İlk başladığımdan bu yana amacım: Kültürler arası bir köprü kurmak, dolasıyla Türkiye'deki çağdaş sanata ufak da olsa bir katkıda bulunmak ve Türk çağdaş sanatçıların yurt dışında tanınmasını sağlamaktı. 14 senelik New York tecrübemin ve Fransa'da büyümüş olmamın tabii ki bu yönde yol almamızda çok büyük etkisi var. Sekiz senedir sayısız uluslarası fuara katıldık ve her defasında insanların bizim stantlardaki Türk sanatçılarını, bulunduğumuz bölgeye göre farklı algılamaları ilgimi çekiyor. Örneğin geçen Kasım, tanınmış Türk fotografçılarla Paris Photo/Fotofever'a katıldık. Fransız sanatseverlerin bazı işleri önyargıyla karşılaması ve Türkiye'de böyle işlerin olamayacağını düşünmesi beni çok şaşırttı ve bu bağlamda yaptığım işin çok işe yaradığı kanısına vardım. Aynı zamanda tabii ki yabancı sanatçılarla Türkiye'de oldukça farklı projelere imza attık, insanların farklı açılardan bakmasını sağladık, bunlar benim için heyecan verici. Tabii herkes için, çok pozitif ve zenginleştirici bir durum.

Gama Gallery, 8 senedir sanatseverlerle buluşmaya devam ediyor. Beyoğlu’nda konumlanan galeri, bu süre zarfında nasıl dönüşümler geçirdi?

Sekiz senelik bu süreçte, tabii ki Türkiye'nin şartlarına göre, inişler-çıkışlar yaşadık. Epey maddi, manevi fedakarlıklar yaptım, fakat değdiğine inanıyorum. Galeriyle ilgili en çok gurur duyduğum şey; hep istikrarlı bir yükselişte olmamız. Beyoğlu'nun yaşadığı değişimler bizi etkilemiyor diyemem, ama alternatiflerimiz var; 42 Maslak Shops'daki ArtSpace!'miz ve Etiler şubemiz.

Yakın bir zamandır 42 Maslak’ta da sanatseverlerle buluşmaya devam ediyorsunuz. ArtSpace! kapsamında konumlanan galerinin bir ayağı Maslak’ta sanatseverlerle buluşuyor. Örneğin Hassan Massoudy’nin pek çok çalışması şu an 42 Maslak ArtSpace’te izleyicilerin karşısına çıkıyor. Bize sergilediğiniz eserlerden biraz bahsedebilir misiniz?

42 Maslak ArtSpace!'deki galerimizi çok seviyoruz, çünkü mimari açıdan oldukça tatmin edici ve her projeye uygun bir mekân. Şu an karma bir sergi var. Üç tane soru soruyoruz: Nerden geldik? Biz kimiz? Nereye gidiyoruz? 12 sanatçıyla insanlıkla ilgili bu soruları sorup, insanları biraz düşünmeye davet ediyoruz. Hassan Massoudy çok değerli bir sanatçı, eserleri Bristish Museum’da sergileniyor ve şu an Londra'da çok önemli bir sergisi var. Üstelik Massoudy'nin tarzı ve felsefesi inanılmaz güncel, hâlbuki 50 seneye yakın bir geçmişi var. Hassan Massoudy hem göze hem de kalbe hitap ediyor. Eserleri kaligrafi olduğu için ilk etapta sadece İslami görünebilir ama aslında evrenseller, her birinde bir deyim ya da sözden yola çıkıp eserini üretiyor. Bunların içinde Baudelaire de var, Mevlâna da... Titizlikle seçtiğimiz diğer sanatçıların eserleri de sergiyi tamamlıyor, Hüseyin Arda'nın dev at heykeli gibi. Sergi, 30 Ocak'a kadar mutlaka gezilmeli.

Şubat başı da yine 42 Maslak’ta yer alan mekânınızda yeni bir sergi ile izleyiciyle buluşacaksınız. Bu sergide nelerle karşılaşacağız?

08 Şubat-12 Mart arası çok farklı bir sergiye ev sahipliği yapacağız. Ünlü sanatçı Devrim Erbil'in daha önceden görülmemiş eserlerinin yanı sıra, sanatçının sanal gerçeklikle birleştirdiği yeni bir işi sergide yer alacak. Devrim Erbil'in yeniliklere açık olması beni derinden etkiledi ve sanal gerçeklik projesi ortaya çıktı, serginin adı da: "Sanal Devrim". Muse Vr'la ortak projemiz beni çok heyecanlandırıyor. Zaten normal bir sergi Gama Gallery'nin tarzına da uymazdı, sonuçta biz de yenilikçi ve farklı bir galeriyiz. Hem yenilikçiyiz hem de zamanımızın ruhuna uyma kaygımız var.

Rıza Erdeğirmenci

Gama Gallery ana mekânında ise Rıza Erdeğirmenci’nin “Dilemma” adlı sergisi 15 Şubat’ta sanatseverlerle buluşacak. Sergide bizi neler bekliyor?

Gama Gallery Beyoğlu'nda, 15 Şubat- 19 Mart arasında Rıza Erdeğirmenci'nin farklı bir sergisi olacak. Rıza Erdeğirmenci, Türkiye'nin tek fotoğraf fuarı olan Fotoistanbul’un kurucularından. Serginin küratörlüğünü Atilla Durak üstlendi. Diptik fotoğraflardan oluşan sergide, güncel görüntülerin arkasında derin kavramsal konular işleniyor. Serginin adı "Dilemma"; “mış” gibi yapan modern insana, iç dünyasına bakarak bazı seçimler yapması gerektiğini hatırlatmak istiyor. “Kişisel gerçeklik tanımlamalarımızla, içerdikleri çelişkilerle birlikte, yüzleşmek ve bu durumu aşmaya yönelik adımlar atmak mümkün müdür?” sorusunu soruyor.

Yaşamın gizemlerine ulaşmayı hedefleyen sergi, iki farklı kişilik arasında yolunu bulmaya çalışıyor. Sanatçı sergi kapsamında nasıl bir üretim süreci geçirdi?

Fotoistanbul'un kurucuları Rıza Erdeğirmenci ve Atilla Durak ile farklı projelerde beraber çalışma fırsatı bulduk. Rıza ve Atilla bu projeyi enine boyuna aylardır tartışıyorlardı. Daha sonra Rıza Bey bu projeyi ilk bana açtığında severek kabul ettim. Rıza Erdeğirmenci’nin konusunda aşırı hassas, titiz, korkunç bilgili olması ve bütün bunları hep pozitif bir yaklaşımla yapması beni çok etkiledi. Daha önceden yayımlanan üç tane kitabı var: Rastlantılar, Kaybolan Mahalle ve Lokanta. Bu serginin, Rıza Erdeğirmenci'nin bu doğal akışta olması gereken sergisi ve yılların birikiminin yansıması olacağı kesin. Yine farklı ve iddiali bir proje.

Devrim Erbil

Galerinin yurt dışı fuarlara ve etkinliklere katılma konusunda izlediği stratejiden bahsedebilir misiniz?

Yurt dışındaki fuarları genel olarak, fuarlarla ilgili deneyimlerimiz ve fuarların konumuna göre değerlendiriyoruz. Örneğin fuarlardaki sergilenen eserlerin fiyat aralığı, bulunduğu ülkenin kültürü, bizim fuar için düşündüğümüz konsept gibi etkenler fuardaki standımızı çok önceden tasarlamımızı sağlıyor.

Yurt içi ve yurt dışında gezdiğiniz sergi ve fuarları göz önünde bulundururarak 2017 sanat piyasası hakkında yorumlarınız neler olur? Gelecek projeleriniz arasında neler yer alıyor?

Yurt içinde gördüğünüz üzere yoğun bir programımız var, farklı ve ses getirecek sergiler peş peşe devam edecek 3 ayrı lokasyonumuzda. Bu arada Etiler'de, Avant-Garde Otomobil galerisinde açtığımız Gama şubemiz, Fransız Alain Magallon'un "Ladies First" adlı sergisini sunuyor. 2018'de New York'tan Doha'ya kadar hem fuarlara katılacağız hem de güçlü sergiler açacağız. Contemporary İstanbul, beklentimizin aksine iki senedir bizim için çok iyi geçiyor. Sekizinci kez katıldığımız Contemporary İstanbul standımızda, izleyiciler değişik bir konseptte ünlü sanatçılarla buluşacaklar. 2017 oldukça tutarsızdı, tahminlerimizde oldukça yanıldık. Dünya sanat piyasası da çok belirsiz, gereğinden fazla fuar var, ekonomik kriz hissediliyor birçok yerde, başarı fuardan fuara çok değişiyor. Fakat genel olarak bizim için verimliydi ve prestij olarak önemliydi.

0
6885
0
800 Karakter ile sınırlıdır.
Yorum Ekle
Geldanlage