Mamut Art Project 2017’de yer alan ve oldukça dikkat çeken genç sanatçılardan biri Gizem Ünlü’ydü. Yeldeğirmeni’ndeki atölyesinde çalışmalarına devam eden Ünlü, MAP’e katıldığı serisinde kentte gördüğümüz her şeyin tek ve küresel bir estetik anlayışın ürünü olmasına odaklanıyor.
Beril Ece Güler, Güney Amerika’daki yedi aylık yolculuğunun ardından çektiği fotoğraflardan oluşturduğu Familya serisiyle bu yılki Mamut Art Project’te yer alan genç sanatçılardan biriydi. Kucaklayıcı ve yapıcı dilinin yanı sıra, tehlikeli ve dışlayıcı haliyle dikkat çeken fotoğraflar fuarın dikkat çekici çalışmaları arasında yer aldı.
Hüseyin Arıcı, x-ist’te açılan “Aldanma!” isimli sergisinde gerçeklik ve yanılsama ile kurduğu ilişkiyi farklı malzemelerle taklitten öte bir kandırmacaya nasıl dönüştürdüğünü gözlemleme imkanı sunuyor. Hazır nesne kullanımını eleştiren ve sorgulayan Hazır nesne serisi fotoğraflarda görüldüğünde başka, sergi alanında ise bambaşka bir algı yaratıyor. Omurgasızlar serisi ise yine sanat içinden insani sorular soruyor.
Alt Sanat Mekânı’nda açılan “Hiçbir Şey Görememek” sergisi altı genç sanatçının yeni üretimlerini bir araya getirirken sakladıklarımızı, bilemediklerimizi, gözümüzün önünde olsa da bilemeyeceklerimizden bahsetmeyi amaçlayan ve görünmeze yaklaşan bir sergi.
Güneş Terkol’un işleri kullandığı malzemenin hafifliğine karşıt olabilecek sert masallar anlatıyor. Gerçekle hayalin, dünya ve dünya ötesinin iç içe geçtiği, Ali Akay küratörlüğünde, Krank Art Gallery’de gerçekleşen “Dünyadan Bir Işık Geçti: Hey Bekle!” adlı solo sergisi umuda son bir sesleniş niyetinde. Sanatçı “hikaye anlatıcılığı” tanımına vurgu yaparak bize hayatta kalmamız adına hikayeler anlatıyor.