Fransa’nın belki de Avrupa’nın, hatta dünyanın en önemli kadın oyuncularından biri kariyerinin en üretken ve baş döndürücü dönemini yaşıyor. 63 yaşında, hiç olmadığı kadar meşgul ve ilham verici. Paul Verhoeven’in geçtiğimiz Cuma günü vizyona giren filmi Elle’in yıldızı Isabelle Huppert , filmde vahşice tecavüze uğradıktan sonra agresyonu kişisel ve cinsel açıdan bir araca dönüşen bir iş kadını rolünde karşımızda.
20. yüzyılın en ikonik müzisyenlerinden Miles Davis, 1970’lerde birkaç yıl müziksel üretim olarak sessiz kaldı. Aktör Don Cheadle ilk yönetmenlik tecrübesinde, bu sessiz dönemi alarak görsel olarak büyüleyici bir film yarattı. 12-15-16 Nisan tarihlerinde İstanbul Film Festivali’nde gösterilecek olan filmde efsane caz trompetçisi Miles Davis’in hayatını olabildiğince doğru bir şekilde anlatmak yerine, kurgusal bir biyografi yaratan Don Cheadle ile Miles Ahead sürecini konuştuk…
Benicio del Toro, kişisel tarihinin en farklı rollerinden birini, ‘iyi adam’ı oynuyor bu sefer. Yeni filmi A Perfect Day bambaşka bir Benicio del Toro çıkarıyor karşımıza.
Ülkesinin tarihi ve kültürüyle ilgili The Puppetmaster (1993), Flowers of Shanghai (1998), Three Times (2005) gibi değerli filmlere imza atan 68 yaşındaki Tayvanlı yönetmen, günümüz sinemasının en önemli figürlerinden biri olarak kabul ediliyor. Buna rağmen, yeni filmi The Assassin sayesinde hiç olmadığı kadar popüler! Cannes Film Festivali’nde En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanan Hou Hsiao-Hsien ile Fransa’daki festival sırasında tanışarak, yapımı yaklaşık 10 sene süren bu film hakkında konuştuk.
Vincent Cassel, 20 yıllık kariyeri boyunca, Mathie Kassovitz, Jan Kounen ve Gaspar Noé’nin de dahil olduğu genç Fransız film dünyasının karizmatik bir üyesi olmanın ötesine geçerek Fransa ve Hollywood’da kendine çok daha geniş ve beklenmedik bir kariyer çizdi. Maïwenn’in Mon Roi’sında (Prensim) korkutucu ve çekici Georgio karakterine hayat veren oyuncuyla !f İstanbul’da Galalar bölümünde gösterilen Mon Roi filmine ve aşka dair konuştuk.