1960'lı yıllardan itibaren, tüketim toplumunun gelişmesiyle giderek hissedilen krizlerin, gelişen teknolojinin, dönemin gelişmiş ülkelerinde çoğu insan ve sanatçılar tarafından daha yoğun kullanılır hale gelmesi ve cinselliğin özgürleşmesi hareketlerinin çıkışı gibi etkenlerle sanatta büyük dönüşümlerin yaşandığı, sanatın alt türlerinin çoğaldığı, yeni sanat akımlarının ortaya çıktığı bir döneme girilmiştir. Bu süreçte, bedenin sanat objesi ya da nesnesi olarak baş konumda olduğu sanat akımları da daha fazla gündemde olmuştur.