“Caz; Her Seferinde Kendini Yenileyen, Hiç Tekrara Düşmeyen Müzikal Zenginlik”

Kariyeri boyunca yayımladığı albümlerinin yanı sıra yurt içi ve yurt dışında katıldığı caz festivalleriyle de tanınan Şenay Lambaoğlu, müzikal yolculuğunu yeni anlayışlar ile zenginleştirerek devam ettiriyor. Müzikal anlayışını her seferinde daha da ileri taşımayı, geliştirmeyi amaçlayan Lambaoğlu, “Çiçekli Perdeler” şarkısındaki hikâye ile güçlü kadın figürünü daha yerleşik bir zemine kavuşturuyor. Sanatçının sözü ve müziğinin kendisine ait olan son iki teklisi “Çiçekli Perdeler” ve “Bilirim”in prodüktörlüğü ise aranjör Genco Arı üstleniyor.

Geçtiğimiz günlerde “Çiçekli Perdeler” isimli yeni teklinizi müzikseverlerle buluşturdunuz. Şarkının hazırlık sürecinden, ortaya çıkış hikâyesinden konuşarak başlayalım mı?

Hayat Defteri albümü üzerinden yaklaşık bir yıl geçmişti ve yeni bir müzikal yaklaşımla dinleyicilerimle buluşmaya karar vermiştim. Bu noktada yıllar öncesinden çok sevgili Genco Arı’ya birlikte müzik yapmak üzerine birbirimize verdiğimiz söz gündeme geldi. İlk ortak çalışmamız, “Bilirim”di. Yaklaşık bir ay kadarlık bir aradan sonra ise “Çiçekli Perdeler” şarkımız dinleyiciyle buluşmaya hazır hâle geldi. Tüm tuşlu enstrümanları, davulu ve bas gitarı sevgili Genco çaldı. Flugel Horn’da Tolga Bilgin, akustik gitarda ise Metehan Köseoğlu gibi şahane isimler de yer aldı.

Son iki şarkınız “Bilirim” ve “Çiçekli Perdeler”de kadınların hikâyelerine odaklanıyorsunuz. Bu hikâyelerin kaynağı neler, siz ya da çevrenizdeki kadınlar mı?

Kadının adına konuşan, yerine karar veren, ahkam kesenlere tahammül edemediğim bir zamanda yazdığım bir şarkı “Çiçekli Perdeler”. Kadın olmak başlı başına bir neden aslında bu şarkıları yazmak için. Kadının üzerinden ellerini çekmeyen bu sisteme bir karşı cevap diyebiliriz.

“Çiçekli Perdeler”in prodüktörlüğünü daha önce “Bilirim” isimli şarkınızda da birlikte çalıştığınız Genco Arı üstleniyor. Yeniden birlikte çalışmak, üretmek nasıl bir deneyimdi sizin için?

Genco Arı çalışması son derece keyifli bir yol arkadaşı. Çalışma disiplini, işine duyduğu aşk ve gösterdiği özen her zaman hayranlık uyandırıyor bende.

Şarkılarınızın sözleri ve müzikleri size ait. Merak ediyorum bu şarkıların yaratım süreci nasıl işliyor? Bestelerinizi oluştururken sizi neler besliyor, neler ilham veriyor?

İnsan en büyük ilham kaynağım. Yaşanmış hikâyeler beni çok etkiliyor ve kendim bir resim çizmeye başlıyorum hayal dünyamda. Her bir şarkı, iç dünyamda yarattığım bir resim aslında.

İlk albümünüz İçimde Aşk Var’ı 2012 yılında yayımladınız. 10 yıl gibi koca bir süreçten bahsediyoruz aslında. O günden bugüne baktığınızda müziğinizde neler değişti, gelişti? Müzikal yolculuğunuzu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İlk solo albümüm üzerinden 10 yıl, profesyonel müzik hayatım ise yaklaşık 20 yıla dayanıyor.

​Endüstri içinde var olmaya çalışmak hiç de kolay değil. Dikenli bir yoldan yara almadan kendimce ilerlemeye çalışıyorum. Her yeni projede sorumluluğunuz artıyor çünkü dinleyicinin beklentisi büyüyor. Aynı özen ve heyecanla ilk günkü gibi yeni şeyler üretmeye devam ediyorum.

Günümüzde festivaller, farklı projeler ve albümler ile git gide caz müziğine olan ilgi artmış gibi görünüyor. Siz Türkiye’deki caz müziğin gidişatı ve caz dinleyicisi hakkında neler düşünüyorsunuz? Dünya ile kıyaslandığında Türkiye’deki cazı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de caz müzik dinleyicisi daha seçici ve özel. Ben en azından öyle düşünüyorum. Belirli bir olgunluğa ulaşmış müzikal zevke sahip kişilerden oluşuyor, o yüzden global müzik dinleyicisinden oldukça ayrışmakta. Müziğin daha ulaşılır olması, popüler müzik tarzlarıyla oluşan ortak projelerin ortaya çıkması bu bağlamda dinleyici sayısını da olumlu etkilediğini düşünüyorum. Bu da festival programlarına yansıyor. Caz müziğinin kulüplerden çıkıp geniş festival alanlarına taşınması çok heyecan verici.

Peki caz müziği sizin için ne ifade ediyor? Cazı nasıl tanımlarsınız?

Benim için başta özgürlük, müzikal anlamda sonsuz olasılığın tıpkı hayatımızda olduğu gibi var olması. Her seferinde kendini yenileyen, hiç tekrara düşmeyen müzikal zenginlik.

Şarkıcı, besteci ve söz yazarı kimlikleriniz ile müziğin her alanında bulunuyorsunuz. Bir dinleyici olarak seçici misinizdir? Şu sıralar kimleri dinliyorsunuz?

Oldukça seçici olduğumu söyleyebilirim. Fakat yeni çıkan grup ve müzisyenleri elbette takip ediyorum. Zamanın ruhunu yansıtan müzikler her zaman ilgi alanıma giriyor. İsim vermesem de çağdaş müzikleri sevdiğimi belirtmek isterim.

Acaba art arda gelen bu tekliler yeni bir albümün habercisi mi? Gelecek projelerinizden bahseder misiniz?

Genco ile müzikal birlikteliğimiz yeni dostluğumuz eski. Biriktirdiğimiz bu şarkıları yıl sonunda bir albüm olarak tekrar paylaşmayı diliyoruz.