Yayıncılık Dünyasında 2019 Mercek Altında -I-

1) 2019 yılı yayıncılık dünyası için nasıl geçti?
2) Bu yıl okur en çok hangi kitaplarınızı tercih etti?
​​​3) 2020'de okurlarınızla hangi kitapları ve yazarları tanıştıracaksınız?

April Yayıncılık Editörü Nazlı Berivan Ak

1) Çok okuyarak, çok yazarak, çok paylaşarak, çok da çalışarak!

Şubat ayında 4. İstanbul Fellowship Programı yılın ilk en önemli buluşmasıydı. Tüm dünyadan yayıncılar, ajanslar bir araya geldik, kitaplarımızı anlattık, kitapları dinledik. Aslında son yıllardaki tüm Artful Living soruşturmalarında söylediğim şeyi konuştuk bu yıl da. Yeni bir jenerasyon geldi, yeni bir çağ geldi, yeni yaklaşım ve metinlere ihtiyacımız var. Kadın yazar okumak istiyoruz, kadın hikâyeleri okumak istiyoruz, LGBTİ metinleri okumak istiyoruz. Dahası karanlık felaket senaryolarından, apokaliptik metinlerden sıkıldık artık, içinde umudu da umutsuzluğu da en iyi hâliyle taşıyan distopyalar istiyoruz. Yıl yayıncıların birbirlerine özgün metinler bulma telaşıyla, kitap pazarlıklarıyla başladı, Londra ve Frankfurt yeni trendlerin tartışmalarıyla geçti, yıl boyu seçilen kitaplar da şimdi yayınevi mutfaklarında, son hâllerine getiriliyor.

Yılın ikinci önemli buluşması: İstanbul Tanpınar Edebiyat Festivali, Nisan’da “Dalgakıran” temasıyla düzenlendi. Bu seneden geriye en çok kitapçı bursiyerlerin Türkiye pazarına olan büyük ilgisi ve olası iş birlikleri için yaptığımız toplantılar kaldı. Bağımsız kitapçı meselesi tüm dünyada konuşuluyor, tüm dünyada çalışılıyor, bu yönüyle farklı ülkelerden kitapçılarla buluşmak farklı yaklaşımları anlamak için çok önemliydi. İTEF, kitapçılarla yayıncıları bir araya getirmekle sektöre çok önemli bir katkı yaptı. Selanik Kitap Fuarı yine yılın önemli buluşma alanlarından biriydi. Satış odaklı, telif alışverişi odaklı bir fuar değil Selanik Kitap Fuarı, okur dostu, ziyaretçi dostu bir kurguyla yapılıyor her yıl. Gün boyu süren şenlikli etkinlikler, söyleşiler, paneller ve akşam on civarı kapanan bir fuardan söz ediyorum. Bu yıl daha önce Artful Living için bir söyleşisini de hazırladığım BalkaNoir paneli için fuardaydım. Yunanca edebiyatta olup bitenler heyecan verici, dahası Balkanlarda yazılıp üretilenler heyecan verici, daha dikkatli izlemek gerekiyor komşuyu.

9. Zeynep Cemali Edebiyat Günleri’nde yine sektörün sorunlarının tartışıldığı önemli bir buluşma adresiydi. Özellikle bağımsız kitapçılar oturumu ilgi çekiciydi. Sektör bileşenlerinin bir araya gelip gün boyu sektör meselelerine kafa yorduğu etkinlik kurgusunun değerini her yıl daha iyi anlıyoruz.

Man Booker ve Nobel edebiyat ödülleri yıl boyunca tartışıldı. Peter Handke, Atwood ve Evaristo'ya birlikte ödül verilmesi tartışmaları bir tarafa, bu yılın benim için sürprizi Lucy Ellmann'ın Ducks, Newburyport romanı oldu. 1060 sayfa, tek bir cümle, sonsuz virgüllerle ve “İşin aslı…” diye başlayan ve neredeyse yüzlerce sayfa süren yan cümleleriyle bir metin deneyiydi yaptığı, ödül üzerine de ödül aldı.

Bu sene yeni mecralar da ortaya çıktı, yayıncıların kitaplarını paylaşabilecekleri alanlar son derece sınırlıyken bu kısırlığa ilaç olacak her türlü alternatif mecra her zamankinden de önemli. Kitapsever, Ajan Literer ve Artdog yayın hayatına 2019'da başladı. Yine bu yılın büyük haberi Yayıncılar Kooperatifi'nin ilanı ve ilk kitapçısının lansmanını yapması oldu. Fuar arası yayıncılık yaptığımız bugünlerde yine editörlerin, ajansların, okurların bir araya geldiği buluşma adresi TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı oldu. Yıl boyu belediye fuarları, şehir şenlikleri arasında koşturan yayıncı yıl sonu raporlarına fuarları nasıl kaydediyor, gelecek yılın fuarlarında yayıncıların ne kadarını göreceğiz, merak ediyorum.

Yılın en önemli festivallerinden Kara Hafta İstanbul beşinci yılında bu kez “Alfred Hitchcock” temasıyla gerçekleştirildi. Petros Markaris, Vassilis Danellis, Michael Katz, Algan Sezgintüredi, Ahmet Ümit gibi dünya ve Türkiye polisiyesinin önemli isimleri iki gün boyunca polisiye tartıştı, geleceğin suçlarının peşine düştü, Ege’nin iki yakasından edebiyatı çalıştı. Sevindirici haber, bu yıl en kalabalık senesini geçirdi Kara Hafta, salon doldu taştı. Adnan Özer’in Pax Literatura önerisi, edebiyat çatısı altında sağlanacak barış ve iş birliği ortamı daveti büyük ilgi gördü. Edebiyatı, edebiyat sohbetini, kitabı hayatın içine almaya dair projeler bu yıl da son hız devam etti. Burak Ünaldı’nın Bomontiada’da gerçekleştirdiği aylık sohbetler bunun iyi bir örneğiydi. Ortak bir tema ve farklı sektörlerden aynı meseleyi dert edinmiş insanları bir araya getirmek, iş çıkışı buluşmayı kitapla, yazarla yapmak iyi fikirdi. Kitabı ve yazarı hayatın içine, merkezine almak her zaman iyi bir fikir midir, etkinlikler buradan nereye evrilir, hep beraber göreceğiz.

​Son olarak 2019'un en önemli haberlerinden birini, OKUYAY'ı hatırlatmalı. Sivil Toplum Sektörünün Ortaklıklar ve Ağlar Hibe Programı kapsamında Türkiye Yayıncılar Birliğine verdiği hibeyle kurulan OKUYAY Platformu, okuma kültürünü desteklemeye çalışan STK’lere, aktivistlere, gönüllülere destek vererek Türkiye ve Avrupa’daki iyi örnekleri Türkiye geneline yaymayı hedefleyen bir platform. Okuma kültürünün yayılması ve yaygınlaştırılması aşamasında çalışmalarını hem yayıncıların hem okurların yakından izleyeceği bir alan olarak 2019'un en önemli haberlerinden biriydi OKUYAY.

​2) Man Booker ödüllü yazarımız Han Kang, 2016 yılında Türkçede yayımladığımız ilk kitabı Vejetaryen ile büyük ilgi gördü, edebiyatı, dili ve üslubu taze tartışmaların önünü açtı. Bu yıl yurt dışında Human Acts ismiyle yayımlanan, bizimse Korece ismini esas alarak Türkçede yayımladığımız Çocuk Geliyor ile yeni edebiyat tartışmaları başladı bir kez daha. Kore demokrasi tarihinin unutulmaz dokuz gününü konu alan Çocuk Geliyor en çok da farklı coğrafyaların insanlarını aynı duygularda buluşturmasıyla, ortak hafızanın anlamını sorgulatmasıyla önemliydi. Göksel Türközü’nün Koreceden çevirdiği kitaplar bizi çok mutlu etti, okurları da öyle. Bu yılın en ses getiren, en çok okunup paylaşılan kitabı Çocuk Geliyor oldu. Amerikalı bilimkurgu yazarımız David Walton'ın yeni romanı Süpersimetri de bu yılın ilgi gören kitaplarından oldu. Kuantum romanı Süperpoze'nin evreninde devam eden roman çok okundu, fuarın gözde kitaplarından oldu. İnteraktif okuma deneyimi sunan Şahane Hatalar serimizin uzun süredir baskısı bulunmayan Talih Kuşu adlı romanı da bu yılın sevilen kitaplarından oldu. Okurun başrolünde olduğu bir okuma deneyimi fikri yıllar geçtikçe daha da popülerleşiyor. Empati Kraliçesi olarak adlandırdığımız Jodi Picoult'nun yılı oldu 2019 bir yönüyle de. Gerek kendi dilinde, gerek çevrildiği dillerde milyonlarca okuru olan yazarın ırkçılık ve ayrımcılığı merkezine alan romanı Küçük Muazzam Şeyler'i yayımladık bu yıl. Sayısız ödüle layık görülen, çok satan listelerinin değişmez ismi Picoult'nun 'kariyer romanı'ydı Küçük Muazzam Şeyler, okuru da bizi de sevindirdi. Yine Picoult'nun sevilen romanları Ev Kuralları ve Bir Daha Bak da yeni kapaklarıyla okurlarla buluştu. İngilizce edebiyatın yükselen yıldızlarından Laura Barnett imzalı Sen Ben Biz de yılın son sürprizi olarak yayımladığımız romanlardandı. 24 dilde uluslararası çok satan olan, birçok prestijli ödüle layık görülen Sen Ben Biz, bir aşkın üç versiyonunu, seçimleri, girdiğimiz yolları, dönüm noktalarımızı anlatan etkileyici bir anlatı, henüz yılbaşı hediyesi bulamamış okurlara duyurulur.

3) 2020 programımızda hem kurguda hem kurgudışında çok severek seçtiğimiz kitaplar, bol ödüllü, yayımlandığı dillerde tartışmalar açmış, taze ve özgün çalışmalar var. Önce Türkçe edebiyatla başlayayım. Afşin Kum, Halil Babilli ve Saygın Ersin yeni romanlarıyla 2020'de okurlarla buluşuyor. Algan Sezgintüredi'den de bir sürpriz beklemiyor değiliz aslında, belki de yılın sonlarına doğru yeni bir Vedat & Tefo hikâyemiz daha olabilir, çalışmalar başladı.

Han Kang, Jodi Picoult, John Perkins, Tibor Fischer, Charles Soule, Christian White, Cory Doctorow, Elliot Ackerman 2020’nin henüz ilk aylarında okurlarla buluşturacağımız birkaç isim. Zengin bir yayın programımız var, aralarından birkaç kitabı tadımlık özetleyeyim: İlham verici bir biyografi, aynı zamanda bir başarı hikâyesi olan Astronot'un son hazırlıklarını yapıyoruz, yazarımız Mike Massimino. Armstrong'un Ay'a ayak basmasıyla uzayın hayalini kurmaya başlayan, 1996 ile 2014 yılları arasında NASA'da çalışan, Columbia Uzay Mekiği kazasında dostlarını yitiren, üç kez geri çevrilip dördüncü seferde astronot seçilen bir adamın hikâyesi Astronot, kurguyu aşan gerçek hayatın büyüleyici hikâyesi.

Brad Meltzer “Alın size benim kehanetim: Bu romana bayılacaksınız. Kehanet Yılı, sadece geleceği bilmekle değil, nasıl yöneteceğinizle de ilgili. Will Dando ile tanıştığınızda, kendi hayatınızı gözden geçireceksiniz. Eğlenceye hazır olun," diyor Charles Soule'nin romanı için, bizi en heyecanlandıran romanlardan biri yeni yayın sezonunda. Charles Soule ismini Marvel dünyasının takipçileri hemen hatırlayacaktır, romanı çok şaşırtacak okurları.

Yine yeni yayın sezonun en mutluluk veren haberlerinden, iki kadın yazarın iki önemli metni bu yıl okurlarla buluşacak: Latitudes of Longing geliyor, Shubhangi Swarup Hindistan’dan dünyaya müthiş bir hikâye anlattı ve on iki dilde okurlarını buldu. Yeni sezonda Türkçede. Bir diğer roman da XX, Angela Chadwick imzalı. Son yılların en önemli feminist distopyalarından biri sayılıyor. Her iki kitabı da okuduğum anda vuruldum, okurların da bizler kadar seveceğini, önemli tartışmaları tetikleyecek bu iki metni beğeneceklerini düşünüyorum.

​Tibor Fischer’in yeni romanı da çok severek hazırladığımız bir roman oldu. Dünyaya Nasıl Hükmedersin başrol Baxter’ın Göbeklitepe’den Orta Çağ Avrupası’na, Cennet Bahçesi’nden kıyamete kaçışının hikâyesi. Man Booker finalisti Tibor Fischer paranın ve gücün krallarıyla dalga geçiyor, dünyaya kara komedisiyle hükmediyor. Dünyaya Nasıl Hükmedersin yılın romanlarından olmaya aday diye düşünüyorum. “Şahane Hatalar” serimiz yeni kitaplarıyla devam edecek, yeni yılın Zaytung almanak hazırlıklarına da başladık bile. Kurt Vonnegut imzalı Timequake, Hocus Pocus ve A Man Without A Country yolda. Yazarlarımızın güzel haberlerinin çoğalacağı bir yıl olacak gibi görünüyor. Özgür Mumcu, Saygın Ersin, Afşin Kum romanlarıyla kısa zamanda dünyada farklı dillerde yayıncıların radarına girdiler, bu yıl da çeviri haklarının satıldığı dillerde kitapları çıktıkça okurlarımızla paylaşacağız, yeni dillerdeki maceralarını anlatacağız. İşin özeti çok yazacağımız, çok okuyacağımız, çok paylaşacağımız yeni bir yılın heyecanını yaşıyoruz, 2020 güzel bir April yılı olacak. 

Alakarga Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Suat Duman

1) Elbette ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşulların ve krizin dışında bir yayıncılık dünyasından söz edemeyiz. Kitaplara gönül vermiş, üretmekten yana olan her yayıncı için 2019 zorlu bir yıl oldu. Zaten sektörün kendi içinde, kendi döngüsünde problemli bir yapısı varken bir de ekonomik kriz ile bu sorunların perçinlendiğini gördük. Ancak direnci yüksek bir yayıneviyiz. 7-8 yıldır pek çok zorluğun üstesinden geldik, artık belli bir deneyime kavuştuk ve üretmekten, yayıncılık heyecanımızdan bir şey eksiltmedik. Sanırım bizi de ayakta tutan en önemli şey de bu.

2) Düşünce serimizde yayımlanan Rene Girard’ın edebiyatın anlam alanına dair makalelerini topladığı deneme kitabı Sanatın Dönüşümü ilgi gördü. Arzu Bahar’ın öykü kitabı Kayıp ve Faruk Duman’ın deneme kitabı Yazmalı Defter de okurların ilgisinin yoğun olduğu kitaplardı. Rasmussen’in Ten Organları Sarıp Sarmalayan Elastik Kılıftır adlı romanı basıldığından beri düzenli bir ivmeyle artan bir okur kitlesi edindi. 2019’un sonlarında yayımladığımız ünlü aktör Sean Penn’in ilk romanı olan Türlü İşlerin Adamı Bob Honey ise kendinden fazlaca söz ettirdi.

3) Önümüzdeki dönemde Alakarga Yayınları olarak güçlü eserlerle okurların karşısına çıkmaya hazırlanıyoruz. Erskine Caldwell’in Tütün Yolu, klasik İtalyan edebiyatının büyük ustası Luigi Pirandello’nun öyküleri, Faulkner’ın ardılı olarak anılan Amerikan edebiyatının önemli isimlerinden Barry Hannah’ın kitabı Büyük Yalnızlık, Arjantinli yazar Eduardo Berti'den Agua ve dünyanın önde gelen yazarlarından Kübalı Alejo Carpentier'in Aydınlanma Çağı romanı, Jean Starobinski’den Aynada Melankoli bunlardan sadece bazıları. Ayrıca yerli öykü ve roman yazarlarını edebiyatımıza kazandırmaya devam edeceğiz. 

Can Yayınları Çağdaş Edebiyat’ın Yönetici Editörü Cem Alpan

1) Genel olarak belki yayıncılık açısında çok verimli bir yıl değildi. Kriz beklentisi ve hatta kriz şartları piyasayı olumsuz anlamda etkiledi. Şu ya da bu nedenle birçok küçük yayınevi yavaşlamak ya da maalesef yayın hayatına son vermek zorunda kaldı. Pahalılık ve günbegün zorlaşan hayat şartları, özellikle çeviri başta olmak üzere yayın dünyasının her alanındaki çalışma koşullarını daha da zorlayıcı hâle getirdi. Gelgelelim tüm bu olumsuzluklar kitap ve okumak eyleminin fiili ve sembolik önemini artırdı denebilir. Belki tüm dünyada "Büyük Gerileme" başlığı altına indirgenen ahlaki, iktisadi ve kültürel aşınma karşısında insanlar ve özellikle genç nesiller kitaplara tutunmayı ve başvurmayı seçti. Nitekim okur sayısında artış olduğunu gözlemleyenler de var. Ancak nitelikli yayını niteliksiz yayından ayırma işlevi görecek eleştiri işlevini yüklenen mecralardaki azalma, bu artışa bir nebze gölge düşürdü.

Can Yayınları geçtiğimiz sene de nitelikle kitaptan yana tavır aldı. Sözgelimi yeni alt markası Tellekt'le düşünsel ve bilimsel ve sosyal alanda gündemi yakalayan kitaplara yer verdi. Edebiyat alanında da hız kesmek bir yana atak yaptı: Cemil Kavukçu, Murat Gülsoy, Müge İplikçi, Oya Baydar, Doğu Yücel, Ahmet Büke gibi köklü yazarların yeni kitaplarını yayımladık. Ayrıca yayınevimize yeni katılan genç yazarların yeni kitaplarına da yayın programında geniş bir yer ayırdık. Sözgelimi Mahir Ünsal Eriş'ten Sarıyaz ve Kara Yarısı başlıklarına sahip iki yeni öykü kitabıyla, Mevsim Yenice ikinci kitabı Bilinmeyen Sular'la, Gamze Arslan sıra dışı öykü kitabı Kanayak'la okurların ilgisini çektiler. Deniz Gezgin de kitaplarıyla aramıza katıldı, sıra dışı romanı Ahraz'ın yeni baskısı yapıldı ve oldukça ilgi gördü. Geçtiğimiz yıl da farklı hatta öncü olabilecek kitaplara da yer verdik. Sözgelimi on iki tarihçinin kendi alanında, tarihsel verilerden yola çıkarak birer öyküyle katkı sağladığı Tarihçilerden Bir Başka Hikâye'nin bunun en iyi örneklerinden biriydi. Kurucumuz Erdal Öz, Adnan Özyalçıner ve Kemal Özer'in mektuplaşmalarından oluşan Arkadaş Mektupları ise, her geçen gün önemi daha da artan 50 kuşağına ve ülkemizdeki yayıncılık serüvenine ışık tutmasıyla edebiyat severlerin ilgisini çekti.

Çağdaş dünya edebiyatında da hem nitelikli edebiyata hem de yeniliklere yer verildi. László Krasznahorkai, Patrick Modiano, Fleur Jaeggy, Edward S. Aubeyn, Mathias Enard gibi edebiyat tarihinde yer etmiş bol ödüllü yazarların eserleri dışında yakın dönemde dünya çapında hayli ilgi görmüş yenilikçi eserler de vardı. Sophie Mackintosh'un Su Kürü ve Sally Rooney'in Normal İnsanlar adlı romanları öne çıkan başlıklar arasında.

2) Dünya edebiyatında da Türk edebiyatında da genç yazarların ve kadın yazınının daha fazla ilgi gördüğü söylenebilir. Mahir Ünsal Eriş, Mevsim Yenice, Gamze Arslan, Doğu Yücel, Ahmet Büke, Deniz Gezgin yoğun ilgi gören yazarlarımız arasındaydı. Sopihe Mackintosh'un romanı Su Kürü hem erkek egemen kültürü sorgulaması hem de distopik romanın iyi bir örneği olmasıyla kısa sürede yeni baskı yaptı. Sally Rooney'in Normal İnsanlar adlı romanı da, y-kuşağının sözcüsü olması, günümüz gençliğinin kaygı ve özlemlerini dile getirmesiyle çok konuşuldu. Böylece yeni nesillerin pek kitap okumadığı tezi yalanlanmış oldu. Can Yayınları önümüzdeki dönemde bu alana daha da fazla yönelecek.

3) 2020 Can Yayınları açısında çok verimli bir yıl olacak. Ayfer Tunç, Ferzan Özpetek, Yekta Kopan, Hamdi Koç, Hikmet Hükümenoğlu, Mahir Ünsal Eriş, Birgül Özcan, Deniz Gezgin ve Sine Ergün, yeni romanlarıyla okurların karşısına çıkacak. Engin Türkgeldi uzun bir aradan sonra yılın ikinci yarısında yine sıra dışı bir öykü kitabıyla okurlarını sevindirecek. Ve yeni transferimiz Mine Söğüt'ten de yeni bir kitap var; yazar henüz başlığı belli olmayan deneme kitabıyla gündemdeki meselelere, bugünlerin ruhuna ayna tutacak.

​Çağdaş dünya edebiyatında yayımlayacağımız başlıca eserleri sıralayacak olursak: Laura Esquivel’ın büyük ilgi çeken ve filminin senaryosunu da yazarın kendisinin üstlendiği Acı Çikolata’nın ikinci ve üçüncü cildi; Salman Rushdie’nin modern zaman Don Kişot’u: Quichotte; Mahir Güven’in 2018 Goncourt İlk Roman Ödüllü romanı Ağabey; Su Kürü'yle yankı uyandıran Sophie Mackintosh’tan yine tekinsiz bir distopya: Mavi Bilet; Gabriel Garcia Marquez’in yeni kitabı; yazın hayatına gazetecilikle başlayan büyük yazarın bu deneyiminden damıtılmış bir seçki: Gazete Yazıları ve yaşayan en yenilikçi ve özgün yazarlardan Lazslo Krashnahorkai’nin başyapıtlarından Direnişin Melankolisi. Bunun dışında Isabel Allende, Mario Vargas Llosa, Patrick Modiano, Yasmina Reza gibi Türkiyeli okurların yakından tanıdığı saygın yazarların eserlerine de yer verilecek. 

Çınar Yayınları Editörü Yankı Enki

1) Üretim maliyetlerinin çoğunluğu ithal kaynaklı olan yayıncılar dövizin nasıl seyredeceğini öngöremediği için kaygı dolu bir yıl geçirildiğini söyleyebiliriz. KDV muafiyeti meselesiyle ilgili değişiklikler kısa süreli belirsizliklere yol açtı. Sektörde yerli kâğıt üretimi, sabit fiyatlandırma, yayıncıların vergi alacakları, korsan kitapla mücadele, telif hakları kanunu, e-kitap, sesli kitap gibi konular gündemdeydi, çeşitli çözümler tartışılmaya devam ediyor. Yayımlama özgürlüğü anlamında da problemler mevcut. Okuma kültürüne ve kitap üretimine ilişkin Türkiye Yayıncılar Birliği’nin yıl boyunca açıkladığı rakamlar maalesef çok iç açıcı değil. Yayıncıların son kalesi olan İstanbul Kitap Fuarı’ndaki durgunluk da bu yıl çoğu yayınevini düşündürdü. Kısacası 2019 genelde pek parlak bir yıl olmadı.

Çınar Yayınları tam da dünya edebiyatı alanında yayın yapmaya, kendine yeni bir sayfa daha açmaya çalıştığı sırada ekonomik bir krizle ve onun artçılarıyla karşılaştı. Daha başarılı ve verimli bir yıl olabilirdi ama matbaa, kâğıt gibi kalemlerin yanında çevirmen, yazar, editör, grafiker gibi profesyonelleri, kitabevlerini, kütüphaneleri ve ayrıca birçok iletişim sektörü kolunu da etkileyen genel bir çalkantının yaşandığı şartlarda yine de fazla hasar görmeden, güzel ve önemli kitapları okurlarımızla buluşturmaya çalıştık.

2) Bu yıl en çok tercih edilen kitaplarımızın başında Will Ferguson’un Neşfa Dereli çevirisiyle yayımladığımız Mutluluk adlı romanı geldi. Kişisel gelişim kitaplarının sahte dünyasından bıkan okurların çok ilgisini çekti bu roman, bir de yayın dünyasında çalışanların, yazarların ve özellikle editörlerin. Yayımlanır yayımlanmaz ikinci baskısını görmesi de bu yüzden olsa gerek. Aynı şekilde Ariana Harwicz’in Seda Ersavcı çevirisiyle yayımladığımız Geber Aşkım adlı cesur romanı da çıkar çıkmaz ikinci baskısını yaptı. Yine de çağdaş dünya edebiyatı dalında en önemli hamlemizi Luis Alberto Urrea’nın Gamze Bulut tarafından çevrilen romanı Kanadı Kırık Melekler Evi’yle yaptık. Şubat ayında başladığımız, tekinsiz eserlere yer verdiğimiz Kara Çınar dizisi de özellikle korku ve bilimkurgu okurlarının takdirini kazandı. Yerli yazarlarımız arasında Elif Türkölmez’in Her Şey Geçer adlı kitabının özel bir ilgiyle karşılandığını da eklemek gerek. Çocuk edebiyatında ise Tülin Sadıkoğlu’nun çevirdiği, Valentina Camerini imzalı Greta’nın Hikâyesi ile Michael Morpurgo’nun Arzu Altınanıt çevirisiyle yayımladığımız eseri Kurdun Ağzında, kataloğumuzda çok önemli bir yerde duruyor. Işıl Şahin ile İnci Özdemir imzalı, Pelin Turgut’un resimlediği Dedem Bir Japon Balığı, Özlem Dilber’in yazıp Gökçe Yavaş Önal’ın resimlediği Mucizevi Oscar ve Gökçe Ateş Aytuğ’un yazıp Ceylan Aran’ın resimlediği Plan Paytak en çok okunan çocuk kitaplarımız arasında yer aldı.

​3) 2020’de yayımlayacağımız kitapları düşündükçe hem yayıncı hem de okur olarak heyecanlanıyoruz. Bu eserler arasında Avrupa edebiyatının büyülü gerçekçilik alanındaki yaşayan en büyük yazarlarından biri olan Michal Ajvaz’ın Sevda Deniz Karali çevirisiyle yayımlayacağımız Altın Çağ romanı, Arjantinli usta yazar Hernán Ronsino’nun Roza Hakmen çevirisiyle yayımlayacağımız Ateş adlı romanı, Kara Çınar dizimizden Türkçede ilk kez yayımlanacak sürpriz eserler var. 2020’de bilimkurgu alanında etkin olmaya devam edip polisiye, gerilim gibi türlerde daha çok eser yayımlayacağımızı da belirtelim. Çocuk ve gençlik edebiyatında ise Lee Bacon’ın Yaprak Onur çevirisiyle yayımlayacağımız Son İnsan adlı romanı, David Ouimet’ten Seda Ersavcı çevirisiyle yayımlayacağımız Suspus, Mary Beth Leatherdale’ın yazıp Eleanor Shakespeare’in resimlediği ve Niran Elçi’nin çevirdiği, mülteciler üzerine etkileyici bir kitap olan Fırtınalı Denizler, elimize almak için gün saydığımız eserler arasında. Çocukların en sevdiği karakterlerden biri haline gelen Mortina’yı da unutmamalıyız. Barbara Cantini’nin Bahar Ulukan çevirisiyle 2018’de yayımlamaya başladığımız Mortina serisi, 2020’de yeni bir kitapla devam edecek.

Delidolu ve Desen Yayın Yönetmeni Ayşegül Utku Günaydın

Delidolu için:

1) 2019’da dünyada ve Türkiye’de pek çok şey oldu. Genel hatlarıyla bakarsak öncelikle artık ödül kurumunun ifade ettiği anlamın değiştiği bir dönemde olduğumuzu söyleyebiliriz. Bugüne kadar özellikle de belli başlı ödüllerin taşıdığı anlam büyüktü. İşte bu yıkılmaz büyüklüğün sonuna geldik. Ödülün kendi adı ya da ödül kazananın adı, eserlerin çok daha önünde artık. Nobel, salt edebiyat alanında değil, ödül verdiği diğer alanlarda da yıllar önceki temel çalışmalara oyunu vererek sağlama kaçmıştır. Edebiyat alanında verilen ödül ise çok tartışma konusu oldu. Herkes bu isimleri konuşurken bile gerçekte kaç kişinin kitapları okuduğu bir soru işareti benim açımdan. Başka önemli bir yarışma olan Man Booker’ın adayları da son iki yıldır, geçen yıllara oranla edebi açıdan daha güçsüzdü. Dolayısıyla yarışma sisteminin anlamı kadar etkisini de yitirdiği bir dönemin içindeyiz. Bu ödülleri almış olması, Türkiye’de çok okunacağı anlamına da gelmiyor.

Yayıncılık endüstrisinin en büyük ve en önemli fuarlarından biri olan Frankfurt Kitap Fuarı’nın da çehresinin son yıllarda değiştiğini söylemek mümkün. Eskisi gibi odaklanılan yazarlar yerine çeşitliliğin ön plana çıkarılmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu yıl fuarda kurmaca dışı kitaplara çok daha fazla talep olduğu konuşuldu. Salt kurmaca yayımlayan pek çok yayıncının kurmaca dışı eserlere de yönelmesi söz konusu. Bu talep, okur dinamiğini ve taleplerini analiz etmek için aslında çok önemli. Neticede yayıncılar, iyi bir kurmaca yapıt okunurken insanı ne kadar heyecanlandırıyorsa kurmaca dışı kitaplarda da böyle güçlü şekilde haz verecek kitaplar bulmanın peşinde. Çünkü bu tür kitapları keşfetmek ve okurla buluşturmak çok değerli.

Türkiye açısından bakarsak 2019’un başında yürürlüğe giren KDV istisnası, yılın önemli gelişmelerinden biriydi. Krizin ise geçen yıla oranla daha fazla hissedildiğini görüyoruz. İstanbul Kitap Fuarı’nda da yayıncıların birçoğu geçen yıllara oranla daha az ciro yapabildiler. Katılım oranında ve kitap alımında da düşüş olduğu bir gerçek.

Edebiyat ve içerik bağlamında ise yazarların tema seçimine çok daha önem verdiğini söylemek mümkün. Bu, dünya edebiyatı için de Türkçe edebiyat için de geçerli. Hatta bazen seçilen konunun üslubun, biçimin önüne geçtiğini görüyoruz. Her dönemin farklı dinamikleri var elbette ve bu işe çok nostaljik bakmamak gerekse de iyi edebiyatın artık karşılık bulamayacağı bir dönemin bizi bekleyip beklemediğini zaman gösterecek. Bir dönem edebiyat sayılmayan bir ürünün daha sonra edebiyat sayılabildiği türlü örnekler gibi klasikleşen bir yazarın önümüzdeki zaman diliminin dinamiklerine göre gözden düşerek önemini yitirmesi söz konusu olabilir. Tüm bunları zaman içinde göreceğiz.

2) John Boyne’un Çarlık Rusya’sının adım adım çözülüşünü ve 1917 Ekim Devrimi’nin ertesinde yaşanan göç ve sürgünlük sürecini anlattığı Romanovlar’ın Son Evi ile Ulrich Alexander Boschwitz’in Yahudi soykırımının başlangıcı olarak kabul edilen 1938’deki Kristal Gece sonrasında yaşanan dehşet ve çaresizliği sıcağı sıcağına anlattığı kitabı Yolcu, 2019’da Delidolu’nun en çok satan kitapları arasında yer aldı. Doris Lessing’in gerilim türünde kaleme aldığı Beşinci Çocuk adlı romanı da yine bu yılın çok satan kitapları arasındaydı.

3) Editör Ne İş Yapar?, 2020’nin en önemsediğimiz kurmaca dışı kitaplarından biri. Sanat, zanaat ve ticaret faaliyeti olarak kitap editörlüğünün temel aşamalarına, inceliklerine, sorumluluklarına, zorluklarına, imkânlarına dair fikir sahibi olmanın yanı sıra yayıncılıkla ilgili çok temel meseleleri ele aldığı için hem bu alana ilgi duyan okurlar, yazarlar, çevirmenler hem de yayıncılar için bir başucu kitabı. Bir yayınevini en öne çıkaran unsurlardan biri editörlük kurumudur. Önümüzdeki dönemde kitap seçimlerinden redaktörlük hizmetine kadar bu, daha da ön planda olacak. Bu işin klasik bir eğitimi olmadığı için bu kapsamlı kitabın yayıncılık camiası için de önemi büyük olacak.

​Yılın ilk romanı ise 21. yüzyılın önemli düşünürlerinden Ricardo Piglia’nın Türkçede ilk defa yayımlanacak olan kitabı Yok Şehir. Piglia, bu fütüristik dedektif romanında totaliter diktatörlükler tarafından hasıraltı edilen toplumsal travmaları ve dehşet anılarını anlatabilmenin olanaklarını araştırıyor. Piglia, kurmaca dışı metinleriyle olduğu kadar romanlarıyla da hem içerik hem biçimsel açıdan okuru besleyen, iyi bir yazar. Açıkçası günümüz edebiyat dünyasında insanı heyecanlandıran az kitap çıkıyor. Dolayısıyla iyi ve nitelikli okura ulaşmasını en çok arzu ettiğim yazarlardan biri.

Suriye’nin en ünlü çağdaş yazarlarından biri olan Halid Halife’nin Bu Şehrin Mutfaklarında Bıçak Yok adlı romanı da 2020’nin bizi en heyecanlandıran kitaplarından biri. Halep’i başlı başına bir karakter olarak gördüğümüz kitap, Suriye’de yaşanan toplumsal parçalanmayı, yıkılan hayalleri, şiddeti, bastırılan acıyı ve korkuyu bir ailenin üç nesil süren hikâyesi üzerinden anlatıyor. Bir başka kitabımız ise gotik ve 19. yüzyıl edebiyatını seven okurlar için. Piyasada bolca gotik edebiyat seçkileri mevcut. Fakat biz bu kitapta özel, daha önce yapılmamış bir şey yapmaya çalıştık. Gotik Öyküler- I, 1773’ten 1892’ye, yüz yılı aşan korkunun panoramasını sunuyor. Edebi değeri ve temposu yüksek öykülerin içinde fragman denen 18. yüzyıla ait türün iyi örnekleri de yer alıyor.

Doris Lessing’in Cehenneme İniş Talimatnamesi, okurla buluşturacağımız kitaplardan bir diğeri. The Washington Post Book bu kitabı “Bilincin derinliklerine yapılan ve en ilkel hâliyle bilinçdışının ulaşılabilen en karanlık yerlerinde sona eren bir gezi” olarak tanımlamış.

2020’de ayrıca kurmaca dışı kitaplarıyla kültür ve düşün alanında kendine saygın bir yer edinen Özgür Taburoğlu’nun Alışveriş Merkezinde Yaşayan Adam ve Serkan Kaya Almalı’nın Yuvarlandığım Mezarlar adlı kitaplarını okurla buluşturacağız. Taburoğlu, sosyal bilimlerin üzerine etraflıca kafa yorduğu konuları bu kez kurmaca dünyanın sunduğu yorum imkânlarından yararlanarak ele alıyor; deyim yerindeyse yeni bir “ara biçim” deniyor. Almalı ise ilk romanında insanın tekinsiz ve kucaklayıcı, zıtlıklarla dolu doğasına eğiliyor. Metin aynı zamanda edebiyattaki toplumcu gerçekçilik ve post-modern yaklaşımlar üzerinden de bir eleştiri sunuyor. 2020’de ayrıca John Boyne’un Asker Doğmayanlar adlı romanının yanı sıra Terry Pratchett’ın Disk Dünya serisinin kitaplarını tamamlamaya devam edeceğiz.

Desen için:

1)Desen, her yaş için resimli kitap, grafik roman, manga, karikatür gibi görselliğin ağır bastığı eserler yayımlayan bir marka. Grafik romanlar ve resimli çalışmalar bakımından 2019’u değerlendirecek olursak yediden yetmişe her yaştan okurun okuyabileceği, hatta zaman zaman salt yetişkinlere hitap eden resimli kitapların sayısının çoğaldığını görmek, olumlu bir gelişme. Okuma alışkanlıklarında gözlemlenebilen farklılıklar ve değişen okur ihtiyaçları, disiplinler arası çalışmalara ve görsel gücü yüksek kitaplara olan ihtiyacı gösterdi. Dolayısıyla yayıncılar da farklı anlatım biçimleri ve olanakları üzerine düşündüren kitapları daha çok yayımlamaya başladılar. Kitap artık salt içeriğiyle değil içindeki görselleri, kâğıdı, tasarımı ve farklı disiplinlerden beslenen yönleriyle de değerli. 2018’deki Frankfurt Kitap Fuarı’nda bağımsız grafik romanların ileride bazı kurmaca dışı kitapların yerini almaya talip olduğu fikri üzerinde duruluyordu. Türkiye’de de son yıllarda var olan çizgi roman kültürünün yanı sıra bağımsız grafik roman okur kitlesinin arttığını gözlemlemek mümkün. Edebi anlamda öyküsüyle roman tadı veren grafik romanların yanı sıra taciz, hastalık, iklim ya da mülteci krizi gibi toplumsal sorunların da artık bu anlatım biçimiyle sıkça kitaplara yansıdığını görüyoruz.

Kendi açımızdan bakarsak The Beats Comics Culture’ın hazırladığı son 10 yılın en iyi 100 grafik romanı listesinde Aramızda, Babalar ve Kızları, Evvel Zaman İçinde Dünya başta olmak üzere Desen’in beş kitabının yer alması bizim açımızdan çok sevindirici.

2) Her yaş için resimli kitaplarımız arasından Antonio Gramsci’nin mektubundan uyarlanan, biçimsel özellikleriyle de okurların çok beğendiği Fare ile Dağ, genç okurlar için hazırladığımız Kazu Kibuishi’nin Tılsım serisi ve Raina Telgemeier’ın Kardeşim ve Ben ile Hicabi Demirci’nin Çizgili Dünya adlı kitapları, Desen’in en çok satan kitapları arasında yer aldı.

​3) 2020’nin ilk kitabı, daha önce animasyonuyla Goya Ödülü de alan Kırışıklıklar adlı kitabını yayımladığımız Paco Roca’nın Kumdan Sokaklar adlı grafik romanı. Bir önceki kitabında Alzheimer ve yaşlılığı ele alan yazar, bu kitabında fantastik bir hikâye anlatıyor. Poe’dan Borges’e, Cortázar ve Marquez’e metinlerarasılığın hâkim olduğu kitap, heyecan dozu yüksek, keyifli bir okuma deneyimi sunuyor. Bu sene ayrıca Yalınayak Gen serisine devam edecek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. 2020’de 6 ve 7. kitapları çıkaracağız. Okuru gözyaşlarına boğarken birden odağı başka bir yere çekerek güldürebilen daha güçlü bir kitap görmediğimi söyleyebilirim. 2020’nin en heyecan verici resimli kitaplarından biri ise Shaun Tan’in üç boyutlu heykellerinin eşlik ettiği Grimm Masalları.

Destek Yayınları Genel Yayın Yönetmeni Ertürk Akşun

1) 2019 yılı tüm Türkiye için zorlu geçti. Satışların ortalama olarak %30’lar %40’lar gibi düştüğü bir yıldı. Bu sadece kitap satışları için değil, tüm perakende satışlar için geçerli sanırım. Bir çok yayıncı yeni kitap adetlerini ve çeşitlerini düşürdü veya biz böyle bir beklenti içindeydik. Biz de bu konuda bir karar alarak ne olursa olsun yayınları azaltma değil artırma yoluna gittik. Satışları çeşitlilik üzerine yaymak için... Sanırım bunda da başarılı olduk. Zor bir yıl olmasına rağmen %25 gibi bir büyüme oranıyla yılı kapatıyoruz. Ama dediğim gibi zor bir yıldı, daha çok çalışarak, daha çok üretim yaparak atlattık bu yılı.

2) Özellikle 2019 yılında listelerin neredeyse yarısını Destek Yayınları kitapları oluşturdu. Bu yıl yayımlanan kitaplardan; Bircan Yıldırım’ın Hayat Cesurlara Torpil Geçer, Anette Inselberg’den Her Şey Değişir, Hakan Mengüç Kalbin Temizse Hikayen Mutlu Biter, Guy Finley’den Vazgeçebilmek ve Sevebilmek, Beyhan Budak Kendine İyi Davran Güzel İnsan, Müthiş Psikoloji ekibinden Hayır Diyebilme Sanatı, Kahraman Tazeoğlu’ndan İntikam, Ahmet Batman’dan Başka Bir Şey, Nilgün Bodur’dan Yanlışlıktan Değil Yalnızlıktan, Haluk Tatar’dan Zafer Sızlanarak Kazanılmaz, Ezgin Kılıç’tan Bana Mutluluktan Bahset, Kinsun’dan Yol Senin İçinde, Uğur Koşar’dan Her Şeye Canını Sıkma Ey Gönül, Bülent Gardiyanoğlu’ndan Dört Sınav, Osman Balcıgil’den Putlar Yıkılırken, Esra Ezmeci’den Düştüğünde Kalkarsan Hayat Güzeldir, Epiktetos Kendinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir, Umberto Arte ile Sanat gibi kitaplarımızın hepsi yıl içerisinde çok satanlar listelerinde yer aldı.

​​3) Elbette yukarıda bahsettiğimiz yazarlarımızın yeni kitapları 2020’de çıkacak. Bunlar hariç sürpriz yazarlar var, örneğin Hikmet Anıl Öztekin tüm kitaplarıyla 2020 yılında bizlerle olacak, elbette yeni bir kitabı da yayımlanacak. Ayrıca proje aşamasında olan birçok yeni yazar bizlerle olacak. Yazar olarak değil belki ama yeni konularla da Destek Yayınları yine sürprizler yapacak. 2019'da olduğu gibi…

Doğan Kitap Genel Yayın Yönetmeni Cem Erciyes

1) 2019 senesi sizin de hatırlayacağınız üzere 2018 senesindeki kağıt krizi sebebiyle çok da iyi başlamamıştı. Döviz fiyatlarındaki artış kağıdı ve kitabı pahalı hâle getirdi. Bir süre bazı yayıncılar kitap basamaz oldu. Ekonomik kriz ve enflasyon alım gücünü düşürünce kitap satışları belirgin biçimde düştü. Bunun bir sonucunu da İstanbul Kitap Fuarı’nda gördük. Belki de tarihinde ilk defa bu yıl TÜYAP İstanbul Kitap Fuarı’na gelen izleyici sayısı bir önceki yıla göre neredeyse yüzde on daha az oldu. Dolayısıyla satışlar da düştü ve yayıncılar memnuniyetsiz ayrıldı.

Dünyada da yayıncılık piyasasında bir daralma, bir tıkanıklık var. Son birkaç yıldır eskisi gibi güçlü çok satan romanlar çıkmıyor. Bunun sebebi muhtelif ama, Netflix etkisi üstüne teoriler bana ilginç geliyor… Edebiyat dışı inceleme araştırma kitapları Türkiye’de ve dünyada daha tercih edilir oldu. Bu da içinde bulunduğumuz politik çalkantılar çağında, insanların kendilerine ve yaşadıkları dünyaya dair daha meraklı bir hâl almalarıyla açıklanabilir.

Pek çok ödül içinde en güzellerinden biri Latife Tekin’in aldığı Erdal Öz Ödülü, çıkan kitaplar arasında en heyecan vericilerden biri Murathan Mungan’ın yeni şiirleriydi. Şiir dünyasının kendi büyük isimlerini ayakta tuttuğunu görüyoruz. Romanda yeni sesler var ama gerçek canlanma sanıyorum ki öyküde. 2019’da da pek çok güzel öykü kitabı okuduk. Pınar Öğünç, Mevsim Yenice, Şermin Yaşar, Barış Müstecaplıoğlu’ndan okuduğum öyküler şimdi hemen aklıma geliverenler.

2019 sanıyorum ki en çok Nobel Edebiyat Ödülü’nün kendini itibarsızlaştırmak yolunda sağlam bir adım attığı yıl olarak hatırlanacak. Peter Handke gibi tartışmalı bir isme ödül vermeleri unutulamayacak.

Bizim için yılın en önemli olayı ise 20. yılımızı kutlamamız oldu. Bu kutlamanın hatırasına, yerli yabancı, Doğan Kitap’tan gelmiş geçmiş 35 edebiyatçının metinlerinden oluşan 20 Yaşa Mektup da sanıyorum ki geleceğe kalacak çok özel bir kitap oldu. Ayrıca Türkiye’de en çok yabancı konuk ağırlayan yayınevi olarak, 20. yılımızın şerefine Türkiye’nin en çok sevilen polisiye yazarlarından üçünü Jean Christoph Grange, Tess Gerritsen ve Jo Nesbo’yu İstanbul’da ağırladık, okurlarıyla buluşturduk.

2) Sadece Doğan Kitap’tan değil DEX ve Novus markalarımızdan da yüze yakın kitap yayımladık. Bu kitaplar arasında Zülfü Livaneli ve Elif Şafak gibi sevilen yazarlarımızın yanı sıra Gülseren Budayıcıoğlu gibi sürpriz isimler de vardı. Ayrıca Türkiye’nin yeni nesil öykücülerinden Şermin Yaşar’ın üçüncü kitabı, yine Türkiyeli okurun en sevdiği kalemlerden Canan Tan gibi isimler de okurlarıyla buluştu. Bunların yanı sıra Abidin Parıltı’nın Koz’u, Akın Aksu’nun Taşra Köpeği ve Dilşad Çelebi’nin Tomris Hatun’u gibi yetenekli isimlerin ilk kitaplarını da edebiyat dünyası ile buluşturmuş olmanın mutluluğu içindeyiz. Murat Özyaşar’ın Selçuk Demirel ile buluştuğu cesur kitabı Aslı Gibidir, Nuri Bilge Ceylan’ın ünlü filminin içeriği kadar, tasarımıyla da güzel kitabı Bir Zamanlar Anadolu’da yüzümüzü ağartan işlerden sadece ikisi. Engin Akyürek, Onur Ünlü, Feride Çetin gibi sinema ve televizyon dünyasından tanınan isimlerin aynı zamanda nasıl iyi yazarlar olduğunu kanıtladığını düşündüğüm kitaplarının yayıncısı olmak da pek güzel bir duyguydu. Ayrıca Türkiye’de öykücülük dendiğinde akla ilk gelen kıymetli isimlerden Oktay Akbal’ın eserleri de okurlarımızın sevgisi ile karşılandı. Dünya edebiyatının Murakami, Atwood, William Styron gibi çok önemli isimlerinden yeni kitapları tabii ki okurlarımızın yoğun ilgisi ile karşılandı. Gazeteci yazarlardan Saygı Öztürk’ün Menzil kitabı da yılın son bombası oldu. Yayımlandığı anda yoğun ilgi ile karşılanan kitap sadece iki ayda 50 binin üzerinde satış rakamına ulaştı.

3) Bu yıl, yukarıda da adını andığım çok sevilen yazarlarımız Zülfü Livaneli, Şermin Yaşar, Gülseren Budayıcıoğlu gibi isimlerden hem yeni edebiyat kitapları hem de okurlarını şaşırtacak sürprizli çalışmalarını yayımlamaya hazırlanıyoruz. Ayrıca Logos başlığı altında dünyadan seçtiğimiz günümüzün yakıcı küresel ve bireysel meseleleri üstüne önemli bilim insanları ve araştırmacıların kitaplarını yayımlayacağız. Oktay Akbal, Reşat Ekrem Koçu gibi klasiklerin çok önemli kitaplarını tekrar gündeme getirmeyi sürdüreceğiz. Ayrıca kadına yönelik şiddet üstüne, aktivist ve uzmanların kitaplarını yayımlayacağız. Selçuk Orhan’dan Lizst’in Türkiye günleri hakkında bir roman, Liz Behmoaras’tan Hippiler’in İstanbul yıllarına dair bir roman, Nermin Bezmen’den gri saçlı aşıkları anlatan bir roman, Cem Kalender’den gerçek ve şaşırtıcı bir hikâyeyi romana dönüştüren bir kitap, Zeynep Kaçar’ın yeni romanı, Gül Ersoy ve Nilüfer Açıkalın’ın yeni öykü kitapları üstünde uzun süredir çalıştığımız ve hemen sayabileceğimiz kitaplar arasında. İsmail Güzelsoy, Enver Aysever gibi sevilen yazarların yeni romanları da 2020’de okurlarla buluşacak. Yılın ilk sürprizlerinden biri ise Daron Acemoğlu’nun dünyada çok ilgi gören ikinci kitabı Dar Koridor olacak. Ekonomi alanında bir başka iddialı kitap, bu yıl Nobel ödülü alan Abhijit Banerjee-Esther Duflo çiftinin Good Economics for Hard Times’ı da 2020’nin ilk yarısında okurla buluşacak. Dünya çapında ilgi gören iki kitabı, bu yıl Booker Ödülü’nü paylaşan Margaret Atwood ve Bernardine Evaristo’nun ödüllü kitapları The Testaments ile Girl, Woman, Other’ı sadece birkaç ay arayla yayımlayacak olmanın heyecanını sizinle de paylaşalım şimdiden. Yılın hemen başında Jean Christoph Grange, bu kez Ankaralı okurlarıyla buluşmak üzere Türkiye’de olacak ve tabii bizim yayımlayacağımız yeni romanını imzalayacak. Murakami severlerin uzun yıllardır beklediği, en önemli romanlarından Dans Dans Dans da 2020’de okurla buluşacak. Böylelikle Haruki Murakami’den yayımladığımız eser sayısı 20’ye ulaşacak. Doğan Kitap’ın çeşitliliğini göstermek için yılın sürpriz kitaplarından birini de buradan duyurarak bitirelim, Mustafa Sandal anılarını yazdı ve Ocak ayında okurlarla buluşacak.

Başlık ve slider'da kullanılan illüstrasyonlar Maggie Chiang'a aittir.